75: Düzen 29 ⚔️

948 140 70
                                    

Ay cidden bitiyo galiba elhamdüllillah bi bölüm kaldı neyse buna bir sürü yorum yapın da kısa zamanda yazma şevkim gelsin mesela hemen yarın yazim nolur

>>>>>>>>

"Savunmaya hazırlanın." Dedim ikisine.

Kayla anında kalkıp yanıma gelirken küçük pencerenin dışına göz attı. Bende gördüğüm kadarıyla kaç kişi olduğunu saymaya çalışıyordum. Görmediğim kısım içinde bir tahmin yürütürsem 40 kişi civarında olduklarını söyleyebilirdim.

"Büyü güçleri olanları canlı bırak, gerisi keyfine kalmış." Dedim Kayla'ya. Şahsen ben öldürmesini isterdim. Bir sonraki savaşta %100 tekrar karşımıza geleceklerinden emindim çünkü.

Eve'e döndüm. "Kafana göre takılabilirsin yolumuza çıkma yeterli." Bana göz devirdi. Bu hikayede sadece ben göz devirebilirim, kendine gel.

En güzel savunma saldırıdır. Bu yüzden uçağın kapısı açılır açılmaz saldırmaya başladık. Hazırlıksız yakaladığımız için birkaç kişiyi sorunsuz indirebilmiştik. Hızlı toparlandıkları için kalanı biraz zorlayacaktı. Sayıca fazlaydılar ve ben büyük çaplı bir büyü yapamazdım çünkü dikkatleri anında üstümüze çekerdik her ne kadar şehirden uzak bir pistte olsak da.

Göz önünde olma riskini alamazdık. Düzen'i çökertirken Kayla ve benim tüm bilgilerimizi Dünya'dan silecektim. Sanki hiç var olmamışız gibi istediğimiz herhangi bir kimlikle yaşamaya devam edecektik. Bu yüzden ne olursa olsun izimizi kolayca kaybettirebilirdik.

Aralarından birkaç tanesi güçlüydü. Yendiğim büyücünün büyüsünü depolayıp anında bilekliği kırıyordum bu yüzden büyü döngü halinde bana dönüyordu. Sayılarını bir hayli azaltmıştık. Kayla pek yorulmuş gibi görünmüyordu ama ben kendimi tuttuğum için ve hareketlerime fazlasıyla dikkat ettiğim için yorulmaya başlamıştım.

Eve bir soyluya yakışanı yapıyor ve önüne geleni ezip geçiyordu. Biraz da sinirini atmak ister gibiydi. Öldürdüğü her kişiyi Luts olarak da düşünüyor olabilir. Çoktan buraya özel kuvvetlerin toplanmama sebebi muhtemelen Düzen'in manipülesiydi. Dışarıya hiçbir sorun yokmuş gibi gösteriyor, kamera kayıtlarını siliyordu.

Derin bir nefes aldım. "Kayla devam edebilir misin?"

"Elbette." Diye yanıtladı beni.

"Bana 3 dakika kazandır biraz soluklanmam gerekiyor."

"Zevkle." Bitmek bilmeyen dayanıklılığına gerçekten hayrandım. Yere çöküp biraz soluklandım. Düzen'i çökertmek için gerçekten güçlü bir bilgisayara ihtiyacım vardı ve şu anki koşullarda öyle bir bilgisayarı bulmam imkansızdı. Bu yüzden herhangi bir Düzen şubesini basacak bize saldırdıkları için misliyle ödetecek, sonuna kadar bana bulaştıkları için pişman olmalarını sağlayacaktım.

Planını da sikerdim, amaçlarını öğrenmeyi de. Artık gram umurumda değildi. Kayla'nın dediği gibi her şeyi bilmeyi bırakıp bir seferliğine bodoslama dalmayı deneyebilirdim. Sonrasını sonra düşünürdüm.

Elbette beynim buna izin vermeyecek her saniye her koşulu ve o koşulların sonuçlarını düşünerek beni yönlendirecekti. Yine de herhangi bir plana sadık kalmayacaktım. Tek planım ne olursa olsun Kayla ile ikimizi yaşatmaktı.

Kayla ikisiyle birden baş edemiyordu bu yüzden tam dediğim süre kadar dinlenip doğruldum. Bir tanesini Kayla'dan ayırarak daha uzak bir noktaya ittim. Böylece Kayla rahat rahat hareket edebilirdi.

Bana bulaşmasalardı gerçekten aceleye getirme gibi bir amacım yoktu. Yine de ne kadar dikkat edersek edelim, bir şekilde Rena'dan dönenlerin biz olduğumuzu ve onlara engel olmaya çalışacağımızı anlamış olmalıydılar.

Rena (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin