65: Düzen 19 ⚔️

1.3K 187 128
                                    

İnanmayanlar olmuş bi tık incindim

Tamam anladım unuttunuz evet unuttunuz bende unuttuğunuzu biliyorum unuttuk diye yorumlar dolacak evet biliyorum unuttunuz tamam

>>>>>>>>>>>>>>

Eğer koruma büyüsü varsa üstünde hipnoz ve bilinç büyüleri de işe yaramamalıydı. Kendisi başlı başına bir kalkan olmalıydı.

Yine de deneyecektim tabi ki.

"Merhaba, ben Kayla." Dedim yüz ifadesini ölçmek için dikkatle bakarken. Dudağının üstü hafifçe seğirirken yüz ifadesini duygulu bir ifade aldı.

"Merhaba, ben Vera." En azından ismi hakkında doğruyu söylüyordu, tam adı olmasa bile.

Memnun oldum gibi saçma bir cümle kurmayacaktım tabi ki de. Gözlerini yanımdaki Kayla'ya dikti. O da ismini söylesin diye bekliyordu muhtemelen.

"Ekin." Dedi Kayla bana uyarak. Diğerleri de şaşkınca bize bakıyordu.

"Bu kim demiştiniz?" dedi arkamdan giren Daniel ve yanındaki prens.

"Araştırmam esnasında karşılaştık. Zaten açığa çıktığımız için buraya getirdim."

"Ve bu araştırma tam olarak?" diyerek kaşımı kaldırdım. Topluluğu araştırdığını biliyordum. Ethan da bildiğimi biliyordu. Amacımı anlamasını umarak gözlerine baktım. Nitekim anladığını kurduğu cümlelerle göstermişti.

"Ya Rena insanlarını almaya giderken her seferinde birileri ile karşılaşıyorduk ya, hatta eski evimize saldırı falan oldu. Onları araştırıyordum, toplanma alanlarından birine girdim. Vera ile orada tanıştık. Çok kötü bir haldeydi, topluluk hakkında bildikleri var gibi duruyordu bende getirdim."

Bu cümlelerden benim çıkardığım, Ethan'ın onları araştırdığının farkındaydı. Bu yüzden onun girebileceği bir açık kapı oluşturdu ardından kendini içimize sokabilecek küçük bir de rol. Mahvolmuş haldeyse muhtemelen ne kadar kötü muamele gördüğüne dair bir şeyler uyduracaktı.

"Yorgunum." Diyen prens konuşmaları umursamayarak merdivenlerde kayboldu. Daniel kendini koltukta Eve ve Sua'nın ortasına attı.

"Dağ ayısı mısın bu nasıl oturuş?" diyen Eve Daniel'in koluna vurdu.

"Öyleyim." Diyen Daniel, Eve ile çoktan laf dalaşına girmişti. Çocuk resmen kaostan besleniyordu.

Kayla ayakta kalmamızdan rahatsız olmuş olacak ki beni çekiştirerek koltuğa oturttu. "Sizinki nasıl gitti?" diye sordu Ethan. Mükemmel rol becerilerimi kullanarak havaya sıkıntılı bir nefes verdim.

"Bizden önce davrandılar. Jette arıza çıkınca 42 dakika kadar geç çıktık yola. O sırada topluluk da kişiyi aldı zaman avantajıyla. Artık nereden haberleri olduysa." Dedim kaşlarımı çatıp Azra'ya bakarken. Üstüne alınması gerekeni alabilirdi. Düzen'in içine sızmışlardı ve artık Düzen'e de güvenmiyordum. Yine de Rena insanlarını toplayıp onlara verecektim çünkü onları da umursamıyordum. Ne halleri varsa görebilirlerdi.

"Onları elinden ikinci kere kaçırdığın anlamına mı geliyor bu?" Alayla kaşlarını kaldırmıştı. Ağzına laf vermek istemezdim fakat şu anlık öyle olacaktı.

"Evet." Dedim kabul ederek. Vera sessizce etrafı izliyordu. Bizi çözmeye çalışıyor gibi havası vardı. İzleye izleye çözebilecek kadar açık değildik. Eve öyle olabilirdi gerçi.

"Ben acıktım." Diyen Gopse'ye baktım.

"Siz hala bir şey yemediniz mi?" diye sordum diğerlerine. Başlarını olumsuz anlamda salladılar. Hafiften bende acıkmış gibi hissediyordum.

Rena (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin