62: Düzen 16 ⚔️

2.6K 288 75
                                    

Yiaaa bölüm yazmam niye bu kadar uzun sürüyor anlamıyorum ki... (Yeni 23894320 tane kurguya başladığı için)

Neyse valla daha sık yazmaya çalışcam 🥺 Bi tur da Sarsılmaz yazdım mı tamamdır ALLAHIM SEN BANA GÜÇ VER

Neyse valla daha sık yazmaya çalışcam 🥺 Bi tur da Sarsılmaz yazdım mı tamamdır ALLAHIM SEN BANA GÜÇ VER

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Özür dilerim... 😩

>>>>>>>

Asya'nın tamamını bitirdiğimizde artık rahat bir nefes alarak geri dönebilirdik. Bu iki haftamızı almıştı ve ben artık buna devam edebileceğimi sanmıyordum.

Biliyorum, sonradan benim başıma bela olacaklar. Ve yine biliyorum bir şekilde ertelesem bile bunu ben yapmak zorunda kalacağım.

Ama gerçekten Rena insanlarından çok daha önemli işlerim vardı. Müdürün bu dünyaya gelip gidebildiğini biliyorken öylece yerimde saymaya devam edemezdim.

Rena insanlarını toplama işini Düzen'e devredebilirdim. Bu seferde diğer tarafa kendi ellerimle onları vermiş olurdum. Düzen'den başka yapacak insan da yoktu.

Ya önce Düzen'in içindekileri temizleyecektim ya da ben diğer taraf ile ilgilenirken Rena insanları biraz daha bekleyecekti. Yani iki ucu da boklu değnekti elimdeki. Sıkıntıyla bir iç çektim. Bu hemen yanımda duran Kayla'nın gözünden kaçmamıştı tabi ki de.

"Ne oldu?" diye sordu parmağı hafifçe ensemde gezerken. İtiraf etmeliyim ki bunu yapmasına bayılıyordum. Vücudumun hiçbir yeri değil, sadece enseme dokunurken böyle hissediyordum. Sırf bu yüzden saçlarımı kesmiştim, pişman değildim. Aslına kesmemin birkaç sebebi vardı. İlki Kayla'nın rahat dokunması içindi. İkincisi ise kontrolünü kendimin sağladığı bir şey yapmak istemiştim. Şu anda hayatımda o kadar çok yönetemediğim, o kadar çok kontrolüm dışında şey vardı ki bu yaptığım bir nebze de olsa iyi gelmişti.

"Bir şey yok." Diye yanıtladım onu. Sırt üstü yatakta uzanıyordum, sabahın erken saatinde yola çıkıp Ethan'ların yanına dönecektik. Asil'in yumuşak tüylerini özlemiştim.

"Sen onu külahıma anlat." Diyen Kayla'nın 'Yemezler' ses tonunu duydum.

"Her şeyi siktir edip bir yerlere kaçsak mı?" dedim kafamı ondan tarafa çevirerek. Dirseği ile dirediği elini başına yastık yapmış yan bir şekilde uzanıyordu. Diğer eli de ensemde geziyordu. Ben gerçekten bunun bu kadar rahatlatıcı bir şey olduğundan bir haberdim.

Kaşlarını kaldırarak bana baktı. "Kaçarken beni de yanında götürmek isteyecek kadar büyümen gözlerimi yaşarttı." Deyip sırıttıktan sonra devam etti. "Niye böyle bir şey yapıyoruz?"

Ona gözlerimi devirdikten sonra yanıtladım. "Hiçbir şeyle uğraşmak istemiyorum çünkü. Bir ada satın alıp o adaya yerleşmek, bütün dünya ile bağlantımı koparıp sen, Asil, bilgisayarım ve kitaplarımla münzevi bir hayat yaşamak istiyorum."

Rena (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin