71: Düzen 25 ⚔️

1.2K 143 38
                                    

Şimdi hep beraber bu bölümü hızlıca okuyoruz VE SONRA UNUTUYORUZ sanki hiç yaşanmamış gibi bu bölüm asla var olmamış gibi davranıyoz yorum falan da istemiyorum unutalım yeterli tamam mı hiç yokmuş gibi davranalım tşk

Şimdi hep beraber bu bölümü hızlıca okuyoruz VE SONRA UNUTUYORUZ sanki hiç yaşanmamış gibi bu bölüm asla var olmamış gibi davranıyoz yorum falan da istemiyorum unutalım yeterli tamam mı hiç yokmuş gibi davranalım tşk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

>>>>>>>>>>

Kayla'dan

Ekin'den uzak durmak oldukça zordu. Sevgim kırgınlığımın önüne geçiyor, içimde bitmek bilmeyen bir arzuyla ona gitmek istememi sağlıyordu. Ama ne yaptığını da bilmesi gerekiyordu.

Ekin'e göre ben gerçekten kolaydım. Gelecek benden özür dileyecekti ve her şey hallolacaktı. Çok şey istemeye başlamıştım, Ekin bana kendinden yer verdikçe aç gözlülükle daha fazlasını istemeye başlamıştım.

İstemeyeceğimi söyleyen bendim. Yine de kendimi isterken buluyordum. Yeterli diye düşündüğüm hiçbir şey artık yeterli gelmiyordu. Bunda Ekin'in bir suçu yoktu. Ekin'in suçlu olduğu tek kısım beni bile isteye üzmeye göz yummasıydı. Basit bir özürle halledebileceğini düşünüyordu, doğru düşünüyordu.

Yine de hatasını gerçekten anlamasını istiyordum bu yüzden özür dilese bile ona tavır almaya devam edecektim.

Hiçbir şey düşünmemek için kendimi spora vermiştim. Bir saniye bile otursam aklım anında Ekin'e gidiyordu. Çok geçmeden kapım açılmış ben onda gitmeden Ekin bana gelmişti.

İnatla sporumun bitmesini bekliyordu. Sanırım biraz mızmızlanmak istediğimden biraz da ona istediğini hemen vermek istemediğimden bırakmadım. En sonunda dayanamayıp seslenmişti. Yaptığım şeyi bırakıp yatağa oturdum.

Gözünü karnımda dolaştırıyordu. Daha yeni şınav ve mekik çektiğim için kaslarım kasılmıştı. Duyguları konusunda kötü olabilirdi ama arzularını asla saklamıyordu.

Gözümü zorlukla boynundan ayırıp yüzüne dikmiştim. Tam tahmin ettiğim gibi konuşmaya başladığında kuru bir özür diledi. Üstelediğimde devam etti ama hatasını anladığını sanmıyordum. Bu yüzden kaldırdığı kolları arasına girmemek için kendimi güç bela tutarken ona açıkladım.

Sonra ben kollarımı açarak bekledim. Kollarımın arasına girmesi demek beni tam anlamıyla kabul etmesi demekti. Bunu o da çok iyi biliyordu, yine de tereddüt etmeden bana gelmesi içimi sadece mutlulukla dolduruyordu. Kırgınlığım falan çoktan geçmişti.

Sabahtan beri yapmak için ölüp bittiğim şeyi sorunca onay vermişti. Kucağımdayken onu kaldırdım ve banyoya doğru götürmeye başladım. Ona dokunamamak sanırım beni en çok zorlayan şeylerden biriydi.

Ekin kollarını boynuma dolayıp bana biraz daha yaklaştığında kendimi daha fazla tutamayacağımı anlamıştım. Onu tek seferde önüme alıp sırtının duvara yaslanmasını sağlamıştım. Bana uyan bacakları anında belimin etrafını sarmıştı.

Rena (GirlxGirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin