La Douleur Exquise

Rengarenk

Konu ilhamı ve cr; Instagram - meryxlycris 🤍

Hello! Bu kurgu fantastik olacaktır,ilham kaynağım bir yana,üstüne eklemeler de yapılacak,izleyenler varsa eğer hikaye video serisinin bittiği yerde kalmayacak,devam edecektir. Aşağı yukarı 2 ya da 3 part sürecektir,sizi seviyoruuum!

Ayrıca hikayedeki her karakter,benim evrenimde yazılmıştır, diziyi unutuyoruz ve bölümü okuyoruz! Keyifli okumalar!

Bölüm Şarkıları,

Aya Nakamura - copines
Dua Lipa - levivating

**
Aybike Eren

Saçlarımı kendimle kavga ederek düzleştirirken, boyamalı mıyım diye düşündüm bir an. Ama saniyesinde vazgeçtim. Şu an giydiğim şeyler sıkıcıydı, saçlarım boştu,etraf kasvetliydi.

Şanssız doğanlardan olmalıyım. Her zamanki gibi. Hayatım siyah beyaz film şeridi gibi geçiyor, renklere uzağım,onlarla hiç tanışmadım. Bulunduğumuz şehirde ailelerde şanslı iki kişi belirleniyor,onlar da ruh eşini bulana kadar dünyaya siyah beyaz bakıyor işte. Bizim şanslı kişiler kim mi? Kadir abim ve ben.

Neyse ki o erkenden ruh eşini bulacak kadar şanslı,hem de bizim okuldan. Bense hala aynıyım. Okuldakilere de hiç farklı gözle bakmadım,hepsi benim için aynı enerjiyi veriyordu çünkü. Tanımadıklarım da vardı muhakkak ama durum bundan ibaret işte. Ha bir de eğer bunu karşındaki hissetse de kendinden kaçarak kabullenmek istemiyorsa,onda aynı etkiyi yaratmıyordu. Oldu canım,yıllarca böyle kalayım, sonra üstüne karşımdakini inandırmaya uğraşayım. Ne güzel dünya!

Oflayarak son tutamı da bitirip saçlarımı saldım.

"Naber Yeşilçam güzeli?"

Yan tarafımdan gelen neşeli sesle kim olduğunu çok iyi anlamıştım. Kapıya yaslanıp beni izleyen yakışıklı kuzenim Ömer tabi ki. Bıkkınca nefesimi üfledim, durumdan faydalanıp üstüme bu lakabı yapıştırmıştı. En çok benimle o uğraşıyordu,çünkü en çok ona kıyamayacağımı biliyordu. Sinirimi görüp gülümsedi.

"Çok güzel olmuşsunuz hanımefendi."

"Dalga geçiyorsunuz şu an beyefendi."

Elini kalbine bastırıp dramatik bir tavır takınmıştı.

"Siz bir de kendinizi benim gözümden görebilseydiniz,öyle demezdiniz."

Sonra şeytani bir gülüş atarak bana baktı. "Pardon,siz renkleri göremiyordunuz değil mi? Unutmuşum."

"Ömer!" Çantamı fırlatınca kaçtı,yere düşen çantamı sinirle alarak peşinden koştum. Asiye ve Oğulcan'ın kahkahaları eşliğinde klasik bir sinir gününe daha başlamıştım.

"Yine neye sinirlendin, yürüyen sinir?" diye bağırdı Oğulcan arkamdan.

"Sana ne! Karışma arada sen de kaynarsın."

"Huysuz şirin ve neşeli şirin sahalarda!" diyerek Oğulcan'a destek verdi Asiye de. Vermese şaşarım.

Ömer gülerek hızlıca yürümeye devam ederken konuştu.

"Neşeli şirin,huysuz şirinin gazabına uğramaktan çok korkuyor!"

Sinirle biraz daha ilerledim ama Ömer'i göremedim. Etrafıma bakınıyordum ki, belimden tutulup havaya kaldırılmamla çığlık attım. Asiye ve Oğulcan gülerken Ömer debelenmeme izin vermeyerek yanağımı öpünce anında sakinleştim. Beni indirip şirince yüzüme baktı.