Bölüm Şarkıları,
Sema - fikrimin ince gülü
Berk Baysal - yaralarını ben sarayımUzun zaman sonra geldiğim için,önceki bölümü okuyup buraya devam etmenizi öneririm 🥰
Bu bölüm Merve'm için!! 🍯🌸
**
Aybike gözlerindeki yaşlarla yoğun bakımın arkasındaki camdan,sevdiği adama bakıyordu. Oradaki haykırışları ve çırpınışlarını hayal meyal hatırlıyordu. Onu kurtarmak için verdiği çabayı,elini hiç bırakmayışını...İyi olacağım. Sen de iyi ol,sevgilim.
Ama iyi değildi. Kıvırcığını kurtarmayı başarmıştı ama o yorgun düşmüştü. Aybike onu kaldırabilecek miydi? Doğum gününü kutlayamadan,yeni yaşına giremeden bırakıp gidecek miydi? Olmazdı. Bunu kabul edemez,kaldıramazdı.
Ürpermiş gibi kollarına sardığı ellerinden birinin üstüne bir el dokundu. Yavaşça kafasını sol tarafa çevirdi,Oğulcan buruk bir tebessümle kardeşine bakıyordu. Biraz daha sıktı,sevdi elini.
Ben olmasam bile... Aybike'nin elini bırakma...
Tıpkı söz verdiği gibi sıkı sıkı tutuyordu kardeşinin elini. Ama ona ihtiyacı da vardı,biliyordu. O da sevmişti,o da güvenmişti. Şimdi o güveni boşa çıkarıp gitmezdi,öyle değil mi? Aybike geri gelmişti,Berk de geri döner miydi?
Herkes oradaydı. Doruk duvarın dibine çökerek arkadaşından haber bekliyordu,Asiye kafasını sevgilisinin omzuna yaslamıştı. Ömer biraz geride durmuş,olanları hüzünle izliyordu,bir doğum günü sürprizi nelere yol açmıştı böyle? Aybike için korkarken,o gözlerini açmıştı ama sevdiği adamın korkusunu yaşamıştı, Berk'in uyanıp uyanmayacağını bile bilmiyordu.
Tam 2 gün olmuştu. Derin bir nefes verdi,her şeyin üst üste gelmesi de onların laneti olmalıydı. Korkmuştu. Ama dimdik durmaya çalışıyordu.
Süsen de bir kenarda bekliyordu,arkadaşının bu hali onu çok üzüyordu,bu hale ne ara gelmişlerdi? Kimse kalmamıştı yanında. Talya gitmişti,Harika kaçmıştı,yapayalnız zamanlarında yanında bir tek Berk varken,şimdi onu da mı kaybedecekti? Kafasını iki yana salladı ve her şeyin güzel olacağına inanmak istedi.
Aybike kardeşinin elini daha sıkıca sardı,öğrenmişti hikayeyi. Oğulcan'ın elini bırakırsa,Berk verdikleri sözü tutmadığını görürse diye korkuyordu. Bile isteye göz ardı ettiği ihtimal ise şuydu,Berk onlardan bir söz almıştı,Aybike iyi olacağını söylemişti, Oğulcan Berk olmasa bile Aybike'nin elini bırakmayacağını söylemişti. Ama kızıl çocuk onlara bir söz vermemişti. Kafasını iki yana sallayarak bunu beyninden kovmayı tercih etti. Berk uyanacaktı,başka ihtimal yoktu, olamazdı. Dudaklarını sıktı ağlamamak için. Berk üzülürdü,çok üzülürdü. Ağlamaması için sıkı sıkıya sarardı kızı kollarına. Kıvırcık saçlarını okşardı. Bir an düşündü. Kendini tutmayıp ağlasa,Berk yine koşa koşa sarılmaya gelmez miydi?
Tüm kalbiyle gelmesini diledi. Ama Berk gelmemişti. O da tüm gücüyle umuduna sarıldı. Kalbi attığı sürece,umut hep vardı,Berk var olduğu sürece onun da umudu kalbinde yaşayacaktı.
Saniyeler geçti,Aybike'nin kirpikleri bile titreşmedi. Dakikalar saatleri kovaladı, gözyaşları hiç dinmedi.
Gözyaşları yavaş yavaş akmaya başladı, Berk uyanmadı.
Anıları geçti gözünün önünden,bir bir.
Uyanmadı. Oysa ne çok istemişti onu uyurken izlemeyi ama böyle değildi. Uyurken saçlarını okşamak isterdi mesela,titreşen kirpiklerini izlemeyi,yüzündeki gülümsemeyi görmeyi,tam da kızıl şeytana yakışır bir şekilde uyumuş taklidi yapmasını,Aybike'nin bunu asla bozmayacak olmasını,eğilip öpmesini,kızıl çocuğun gülümsemesini görmeyi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
La Douleur Exquise
Teen Fiction'Her şey değişir ama hiç bir şey yok olmaz.' Aybike ve Berk. Birbirlerinden çok uzak,biri yaptıklarından pişman,diğeri yaşadıklarından acılı. Onu içimde öldüreceğim,birini sevmeyi bıraktığında içinde ölmeye başlar. (Şeker Portakalı) Her kurgu 2,3 bö...