36. Bölüm

618 49 24
                                    

"Beni eve bıraktığın için teşekkür ederim İruka-kun. Fakat gerçekten bunu yapmanıza gerek yoktu,"

"Yine de... Teklifimi kabul ettiğin için teşekkürler..."

Kızarmış yanaklarını gizlemek için başını eğdi. Gerçekten çok tatlı gözüküyordu. Parmaklarımı ağzıma yerleştirip gülümsedim. Fakat içimi sıkan bir şey vardı. "İkinci aşamanın üç gün sürmesi gerçekten çok uzun bir süre değil mi? Çocuklar orada güvende olacaklar mı?" 

"Merak etmeyin. Bir problem olmayacaktır."

Eve girmeden önce onunla vedalaştım ve kapıyı kapattım. Sakince bir nefes verirken çok uzun bir gün olduğunu düşündüm. Üzerimde ki hırkayı asarken adımlarımı sürterek eve girdim. Banyo etmek istiyordum. Ve sonra da yalnızca uzun uzun televizyon izlemek... 

Üzerimde ki eşyaları çıkarmaya başlayıp odama girdiğimde yatağımda uzanmış ve kitabını okuyan Kakashi ile yüreğim ağzıma gelmişti. "Ah... Korkuttun beni..." Kendime gelmek için bir süre tanıdıktan sonra odanın içine ilerledim. Kitabı indirip elini kaldırdı. "Ya! Hoşgeldin Ouka-chan!"

Göz devirdim. Yine aynı yerde kalmıştık. Dolabımın kapağını açıp eşyaları hazırlamaya başladım. "İkinci görev üç gün sürecekmiş," Onunla konuşmaya başladığımda banyodan sonra giyeceğim eşyaları ayarladım. Halbuki sadece iç çamaşırlarım ile durmak istemiştim. Neden bunu yapamıyorum? 

"Chunnin sınavları her zaman buna benzer sınavlar ile yapılır. Hepimiz bu sınavlardan geçtik."

"Ben değil... Ben bir genin bile değilim."

Onunla dalga geçerken odadan çıktım. "Ben banyoya giriyorum." Onu bilgilendirirken girdim ve sıcak suyu açtım. İçimde hala endişe vardı. Banyodan hemen sonra Naruto'nun çakra seviyesini sürekli takip etmem gerekecek. Banyonun kapısı açılırken "Neden beni davet etmiyorsun?" diye seslendi. Göz devirdim yeniden. "Çünkü rahat durmayacaksın!"

Su bedenimden akarken perdeyi çekti ve bana baktı. Çoktan üzerindekilerden kurtulmuştu. Ona bakarken beni duvar ile kendi arasına sıkıştırdı. "İruka ile neden bu kadar yakınsın?" Su saçlarına düşüyor ve bir yol alarak yüzünden aşağıya iniyordu. Sharingan olan gözü kapalıydı. Bana ciddi bir bakış atarken yutkundum. Neden bu kadar yakışıklı olmak zorundaydı?

"Bunu yapma haksızlık,"

Yüzümü eğsem bile şekilli vücudu beni buluyordu. Bu adam sanki özenle yontulmuş gibiydi. Yüzüm kızarırken "Haksızlık olan neymiş?" Gözlerim banyonun içini dolaşırken "Bu kadar yakışıklı iken beni sıkıştırıp sürekli mağlup etmen,"

"Peki bana yaptığın haksızlık değil mi?"

Ona baktım. Ona karşı nasıl bir haksızlık yapmış olabilirdim. "Ne yaptım? Sana ne yaptım ben?" Bana yaklaşırken nefesi yüzüme vuruyordu. Islak saçları alnıma dokunurken içim ürperdi. "Neden sen İruka'ya yakınlaştıkça ben tedirginleşiyorum?"

"Bunu yapman çok saçma. İruka-kun ile yalnızca arkadaşım."

Ondan kaçınmak için hareket ettim. "Kakashi... Banyo etmeme izin vermelisin!" Onu iterken kendimi tutmam gerekiyordu. "Tamam seni daha fazla sıkıştırmayacağım," Banyodan çıkarken bu sefer neye sinirlendiğini merak ettim. Onu durdurmak yerine hemen banyomu tamamladım ve havluma sarıldıktan sonra odaya girdim. 

Yatakta yatıp kitabı okumaya devam ediyordu. Kurulandıktan sonra eşyaları üzerime giymeye devam ettim. Nasıl yani benimle yapmak istemiyor muydu? Ya da onu geriye çevirdiğim için sinirlenmiş miydi? Tam olarak neye sinirliydi? Yanına yaklaşıp ona doğru eğildim. Kaşlarını hafifçe çatmıştı. Parmağımı iki kaşının arasına yerleştirdim. 

Dear Kakashi (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin