Naruto Shippuden 32 ve 33 bölümleri izleyin. Gerçekten efsane. (Smut bekleyenler için geliyor gelmekte olan.)
Üçümüz birlikte Kakashi ve Naruto'nun arkasından giderken büyük anneyi sırtıma aldım ve o şekilde hareket etmeye başladık. Sakura'da yarılıydı bu yüzden onu çok fazla yormak istemiyordum. Kendisini daha iyi iyileştirsin diye alnına bir öpücük kondurup çakramı daha hızlı akmasını sağlarken "Çakra istediğinde sana vereceğim," dedim ve gülümsedim.
"Teşekkürler, Ouka abla."
Kendisini ve büyükanneyi iyileştirirken hareket etmeye devam ettik. Uzun bir yolun sonunda geçtikleri yerleri tahmin etmemek elde değildi. Çünkü burası yolda bazı yerler patlama ile yıkışmışa benziyordu. Sonunda onları yakaladığımız zaman Naruto'nun titrediğini ve Kakashi'nin de başında durduğunu gördüm.
"Ouka teyze! Sakura-chan!"
"Sonunda sizi bulduk." Sakura konuşurken Naruto'ya ilerledim ve ona destek verdim. Kakashi'nin de hali berbat gözüküyordu. Sharinganını kullanmıştı. Çakrasının ne denli bittiğini anlayabiliyordum. "Bizi bulmanıza sevindim,"
"Az önce ne oldu?"
"Büyük bir sarsıntı hissettik," Sakura devamımı getirmişti. O büyük sarsıntı neydi gerçekten? Ve burası da yıkılmış durumdaydı. Demek diğer Akatsuki elemanını yakalamışlardı. Başımı kaldırıp ağaçların tepesine 332bakınca Gaara'yı geri aldıklarını görmüştüm. Naruto'nun iki klonu onu tutuyordu.Sasori'nin işini hallettiğimizi söylediğimiz zaman ormandan çıkan gürültü ile ne olduğunu anlamaya çalıştık. "Gai ve takımı geldi," derken şimdi anlaşılmıştı. Büyük ihtimalle sarı saçlı çocuğu bulmuşlardı. Onu yakalamak için dövüşmeye başladılar. İki kolu da kopmuştu. Sanırım ikinci kolu yeni kopmuştu. Sarı çocuk kolaylıklar onlardan kaçarken Kakashi yanlarına gitti ve seslendi.
"Bedeninden çıkardığı tuhaf patlayıcılar çıkarıyor, dikkat edin."
Siyah gölge ağaçların arasında hareket etti ve sonunda kanatları kopmuş kilden yapılmış kuşun yanına gitti ve bir parça ısırıp çiğnemeye başladı. Kilin dokusu aklıma geldiği zaman dişlerimin sızladığını hissettim. Bu herifin nasıl bir yeteneği vardı böyle. Az önce de sürekli sanattan, sanat eserinden, patlamalardan bahsedip duruyordu.
"Size son şaheserimi göstereceğim." Çiğnedikçe bedeni şişmeye ve tuhaf bir hal almaya başladı. "Millet herkes geriye çekilsin!" diye bağırırken Neji ne olduğunu anlayamamıştık bile.
"Sanat bir patlamadır!"
Sanki bir bombanın patlama anı gibi ses yükselirken iyice şişti. Ondan uzaklaşırken kendimizi patlamanın etkisi ile nasıl koruyacağımızı bilemedik. Koşsak bile bundan kaçamayacaktık. Koşmaya devam ederken birden duran Kakashi yeniden sharinganını kullandığını anladım. Patlama bir kara deliğin içine çekilirken bizi bundan kurtarmıştı. Bu taktiğini biliyordum fakat ilk defa kullanırken görüyordum. Demek bahsettiği şey buydu.
Kakashi yere serilirken hareket edip onu yakaladık Naruto ile birlikte. "Patlamayı başka bir boyuta gönderdim. Herkes iyi mi?" Gaara'nın bedenine bakarken Sakura'ya döndük ve iyileştirme yeteneğini kullanıp kullanamayacağını sorduk.
Ardından onun üzerinde yeteneğini kullanmaya çalışan Sakura'nın yüzü hiç iyi gözükmüyordu. Kakashi hafifçe bana yaslanırken elini sıkıca tuttum ve ona sakince çakramı vermeye başladım. Sharinganı kullanmak onun için çok zorlayıcıydı ve bugün gereğinden fazla kullandığını hissediyordum. Hepimizin dikkati Sakura'nın üzerindeydi. Başı yere eğikti bir süre daha kontrol ettikten sonra ellerini kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dear Kakashi (+18)
Fanfiction***Bu hikaye Naruto animesi evrenin içerisinde geçmektedir. Eğer Naruto animesinde olsaydım neler olurdu? Hikaye anime ile birlikte ilerlemektedir.*** Omuzlarında duran ellerimi düşünmeden uzattım ve yüzünü kapatan maskeyi aralarken gözlerimi kapatt...