49. Bölüm

507 42 52
                                    

Gördüğüm ızdırap dolu rüyalardan irkilerek uyanmıştım. "Ouka Teyze..." Duyduğum endişeli ses ile sakinleşebilmiştim. İçime derin derin nefes doldururken elimi sıkıa tutan Naruto'ya baktım.

"İyi misin?"

Başımı sallarken gülümsemeye çalıştım. Demek Kakashi bunları hissetmişti. Gözlerim dolarken akmaması için gözlerimi kırpıştırdım. "Kakashi Sensei ve sen... Nasıl bu hale geldiniz?"

"Sharinganın gücü Naruto," diye konuştum. "Fakat Kakasi Sensei'de de var." Başımı salladım.

"Sharinganı olsa bile bir Uchiha olmadığı için sıkıntılar yaşıyor." Başını anlıyorum der gibi salladı. "Ouka-chan artık iyi olduğuna göre biz gidiyoruz,"

Jiriaya Sensei konuşurken odanın diğer tarafına baktım. "Nereye gideceksiniz?"

"Jiriaya Sensei bana yeni şeyler öğreteceğini söyledi." Naruto heyecanla odanın içinde zıplarken hemen Jiriaya Sensei'nin yanına gitmişti. "Ve bulmamız gereken birisi var..." Diye açıklama getirdi. Başımı salladım. "Eğer onu bulup getirirsek Kakashi'ye fazlasıyla yardımı olacaktır.  O en iyi sağlıkçı ninja."

Kimden bahsettiğini merak ettim. Yatakta dikleşirken "Dikkatli olmalısın Naruto." diye konuştum. Aklımda hala İtachi vardı. "Jiriaya Sensei seninle konuşmam gereken bi şey var."

Naruto'yu apar topar dışarıya gönderdi. Fakat hala aramızda uzun bir mesafe vardı. "İtachi... Buraya Naruto için gelmiş. Öğrenebildiğim tek şey bu," Başını düşünceli bir şekilde salladı. "Anlıyorum... Fakat İtachi bu bilgiyi nasıl verdi?"

Şüphelenmekte fazlasıyla haklıydı. "Sensei biliyorsun ben çakra verebiliyorum. İtachi çakramı istiyor. Ve Naruto'yu da tilki için istiyordur eminim. Fakat neden? Ne planlıyorlar?"

Kollarını birbirine bağladı. Yere bakarken ses tonu sakin geliyordu. "Tüm bunları düşünme. Naruto'yu yalnız bırakmayacağım. Sen sadece dinlenmene bak," Gülümsedim.

"Teşekkürler Sensei..."

Odadan çıkarken pencereden dışarıya baktım. Kakashi nasıl hissediyordur? Bedenim onun yanına gitmek isteyecek kadar iyi hissetmiyordu. Ayağa kalksam bile hemen yere serilirdim. Bu yüzden yatağa yeniden girdim. Biraz daha güç toplayıp onun yanına gidebilirdim.

Acaba Naruo iyi olacak mıydı? Hayır kötü düşünmeme gerek yok Jiraya Sensei bir Sannin'di ve çok güçlüydü. Eminim onu güzel bir şekilde eğitecek ve koruyacaktı. Gözlerimi kapatmaya çalıştım. Fakat beynimde bir sürü düşünce vardı. Ve ben anlamadığım bir anda uykuya düşmüştüm. Gördüğüm karışık mekanlar ve insanlar beni rüyada olduğumu anlamamı sağlamıştı.

Sokakta yürürken gördüğüm kırmızı renk ile midem bulanmaya başlamıştı bile. Bu koku kan kokusuydu. Adımımı attıkça ölü bedenler görmeye başladım. İlerledikçe kan kokusu ve kan arttı. Çığlıklar susmuyordu. Başımı kaldırıp dümdüz baktığımda birbir üzerine yığılan bir şey gördüm. Ve o yığının üzerinde dimdik duran birisi. Güneş öylesine parlaktı ki gözlerim ışığa alıştıktan sonra fark etmiştim.

O büyük yığıntı ölü bedenlerden oluşuyordu ve onların üzerinde duran ise Kakashi'ydi. Bu an ile midem öylesine altüst olmuştu ki.

Bu bir rüyaydı. Uyanmam gerekiyordu. Bu gerçek değildi. Kakashi'ye baktım. Beni gördüğü zaman tepedn yavaşça inmeye başladı. Elinden damlayan kanı gördüm. İki eli de kanlar içerisindeydi. İstemsizce geriye çekilmek istedim. Fakat bu bir rüyaydı. Bu İtachi'nin bana anlattıkları yüzünden gördüğüm bir yansıma.

"Ouka..." Ağlamaklı bir ses duydum. Bana yaklaştı ve hemen karşımda durdu. Her yer kan içerisindeydi. Elini havaya kaldırdı ve avuç içerisinden çıkan çakrayı gördüm. 'Arkadaşının kalbini sökerek öldürdü!'

Dear Kakashi (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin