Dear Kakashi (+18)

55. Bölüm (smut)

Suyu kapatıp üzerime havlu yerleştirirken dikkatlice banyodan çıktım. Hava çok sıcaktı ve Naruto'yu uykusundan zorlukla uyandırıp gönderebilmiştim.

Mutfağı toparlamam gerekiyordu ve ardından Tsunade-sama'nın yanına gidip yeni görevler almam gerekiyordu. Son zamanlarda dağınık düşüncelerim henüz yeni yeni toparlanmaya başlamıştı. Odamın kapısını araladığımda yatağımda uzanan Kakashi'yi görünce durakladım.

"Ya... Neden seni yalnız bulamıyorum?"

Yatakta dikleşti ve ayaklarını yatağın kenarından sallandırdı. "Çünkü çoğu zaman Naruto ile birlikte oluyorum," Odamda ilelerken dolabıma yürüdüm. "Zamanlamamı çok güzel yaptığımı düşünüyorum," Tatlı bir dille gülümseyerek benimle konuşmaya başladı. Başımı salladım. Dolabımın kapağını açarken "O akşam neden ağlıyordun? Ve son zamanlarda neden beni görmek istemedin? Ve asıl önemlisi İruka'nın bile bildiği bir şeyi neden ben bilmiyorum?"

Bu soruları sormta haklıydı. Sonuçta bizim ilişkimiz sevgililikti. Sanırım. Sevişiyorduk, ileride evlenmeyi düşünüyorduk ve çocuk sahibi bile olmayı hayal etmiştik. Fakat çocuk sahibi hiçbir zaman olamayacaktı. Onu böyle bir duruma sürüklemek istemiyordum.

Ona baktım. Dirseklerini dizlerine yaslamıştı. Parmaklarını birbirine geçirmişti. Gömleğinden gözüken çıplak teninde sertleşen damarlarını gördüm. Bakışlarım kabaran erkekliğine takıldı. Sadece banyodan çıktığım için mi bu hale gelmişti. Dolabın kapağını kapattım ve ona yaklaşıp önünde durdum. Bana bakarken ellerini çözdü. Dizlerinin arasına yerleşip parmaklarımı pantalonuna uzattım.

"Dur bir dakika,"

Fermuarı açtım ve pantolununu çekiştirdim. "Konuştuğumuzu sanıyordum,"

"Modumu düşürmek istemezsin," diye ona karşı çıktım. Pantolununu indirdim ve bakstırından penisini dışarıya çıkardım. Öne eğilip dilimi ucuna sürtüp deliğe baskı yaptım.

Ağzından iniltiler çıkmaya başlamıştı bile. Ağzımın içine alıp hareket etmeye başladım. Onu iyice sertleştirip dikleşmesini sağladım. Ağzımın içine dağılan sıvı çoktan hazır olduğunu belli ediyordu. Üzerimde ki havluyu indirdim ve penisini göğüslerimin arasına alıp mastürbasyon yapmaya devam ettim. "Ah! Ouka..." Arzulayan sesi bana ulaşırken düşünmeden başımı eğdim ve dilimi çıkarıp penisinin ucunu yalamaya devam ettim. "Geliyorum..." diye dişleri arasında sızlanırken bir kaç damla dışarıya sıçramaya başlamıştı.

"Henüz çok erken," diye sızlandım. Nefes nefese kalmıştı. Ona bakarken parmağımı deliğin ucuna bastırdım. "Bir haftadan fazladır yapmıyoruz," Parmağımı hareket ettirdim ve avuç içime alıp ovalarken bilerek sert hareket ediyordum. Beyaz sıvı içinden tamamen çıkarken kendisini sakince yatağın üzerine bıraktı. Göğsü inip kalkarken ayağa kalktım. "Bugün neden böylesin?" Bu sorunun cevabını ben de bilmiyordum. Belki onunla aramızda ki ilişkiyi bitirmeden önce onu son bir kez daha içimde hissetmek isteğişimdi.

Yüzünde ki maskeyi indirdi. Kalbimi paramparça edecek şekilde gülümsedi. "Ouka buraya gel," Elini bana uzatırken istemsizce gülümsedim. Bacaklarımı ikiye ayırdım ve üzerine yerleştim.

"Gitmen gereken bir ders yok mu?"

Parmakları göbeğimden yukarıya tırmandı. Göğsümü kaldırıp sıkarken "Bunu en başlattın," diye konuştu. Sanırım her yere geç gitmeyi gerçekten alışkanlık haline getirmişti. "Geç kalacaksın."

Dikleşti ve bana uzanıp dudağımı öpmeye başladı. Dili ağzımın içine girmek için uzanırken ağzımı açtım ve onu karşıladım. Uzun bir öpücüğün ardından geriye çekildi. "Bunlar fazlalık değil mi?" Gömleğini çekiştirip gösterirken uzandım ve çözmeye başladım. Beyaz teni ortaya çıkarken bedenini tamamen çıplak bıraktım. Parmaklarım omuzlarımda dolaşırken dudakları boynumda ve köprücük kemiklerimde dolaşmaya başladı.