Bu akşam resmi olarak Axel'in eğitimine başladım.
Koşu ile başlayıp ısınma ile devam eden başlangıç süreci bitince vücut ağırlığıyla yapabileceği güçlendirme hareketlerini yaptırdım.
Şınav, mekik gibi. Vücut kondisyonu fena değil. Sonrasında temel duruşları gösterdim. Bu Klasik bir dövüş sanatları kursu gibi.
Yumruk atarken elini nasıl tutması gerektiği veya tekme atarken dengesini nasıl koruyacağını gösterdim.
Tabi bunlar zamanla oturacak şeyler. Şuan biraz da olsa nasıl dövüşeceğini biliyor ve sezgileri kuvvetli. Eğer düzgün bir eğitim alırsa gelecekte iyi bir dövüşçü olabilir.
Yumruk atarken yumruğunu doğru sıkıyor ama sadece bileğinden güç alıyor. Nasıl güç aktarımı yapacağını öğrenmeli.
-Usta bana o üç yüz altmış derce dönerken attığın tekmeyi öğretir misin?
-Her şey sırayla. Sen önce gösterdiğim şekilde yukarı tekme atmayı öğren. Vücudun güçlü olsa da yeterince esnek değil. Sana diyeceğim hareketleri her gün evde yapmalısın.
-Evet usta!
Neyine bu kadar hevesli anlamıyorum. Eğer bana bir şans verselerdi kesinlikle bunları öğrenmeme gerek kalmayacak bir hayatı seçerdim.
Şimdi yeni bir bedene sahip olmama rağmen yine de eski hayatımdan kurtulamıyorum.
Çok acınası biriyim. Güçlü olmak mutluluk getirmez. Zenginlik mutluluk getirir ama bir şekilde bana getirmedi.
Büyük bir servetim vardı. Eğer anlatacak olursam şöyle olurdu.
Ben hikayelerde ki hazineyi koruyan ejderha gibiyim. En sonunda prens beni öldürüp yıllarca biriktirdiğim hazineyi alır.
Bu benim hayatımın kısa özeti. Sanırım yan hikayede ejderha intikamını alıyor gibi bir şey olurdu.
Dediğim gibi çok zengindim ama hiç birini kullanamadım. Her ülkede düşmanlarım vardı ve tonlarca kişi beni arıyordu.
Olmayan bir insandım. Bir sürü farklı kimliğim vardı. Açıkçası kaldığımız yetimhaneyi yakmışlardı ve yerimize bir kaç yanmış ceset koymuşlardı.
Yani ölüydük. Böyle bir hayat yaşamaya zorlandık hayatta kalmak için suç işledik.
Sonra da insanlar bize lanet etti. Bunu biz sevmedik doğru ama yanlış yaptığımız da bir gerçek. Sonunda öldürmek hayatın bir normali haline geldi.
Sonunda dışarı rahat çıkamaz oldum. Gecenin karanlığında dolaştım ama gölgelerde gözlenirken bile beni arayan baykuşlar vardı.
Bir yerden sonra gerçek yüzümle dışarı çıkamaz oldum. Makyajla her seferinde yeni bir yüz yarattım. Göz rengimi değiştirmek için lens taktım.
Bir şekilde bir süre sonra ne kadar saklanırsam saklanayım o görünüşüm de ortaya çıkıyordu.
Sürekli şehir değiştim. Tabi ki sabit bir telefon numaram veya dijital bir aletim yoktu. İçinde GPS olan şeyleri çok fazla yanımda tutmam tehlikeli.
Hedeflerim arasında bir ülkenin hükümdarı da vardı. O günü hatırlıyorum.
Burada hala kraliyet vardı ve oğlu kendi babasını öldürmemi istemişti. Küçük bir ülke olmasına rağmen bir hükümdarın güvenliği düşük olamaz. Görev başarıyla tamamlanmıştı.
Parası çok iyiydi ama paradan ziyade burada ihtiyacım olan bir bellek vardı.
Bunun içinde benimle ilgili bilgiler olduğu duyumunu almıştım. Ama sadece yıllar öncesinden kalan bir fotoğraftı ki bu sadece sahte bir görünüşümdü.
Gerçek yüzüm dünya tarafından bilinmiyor ama içinde sesim kayıtlıydı. Değiştiremeyeceğim bir şey.
Bu nedenle onu yok ettim. Gerçi dünyadan silinmek üzere yaptığım tüm bu eylemler artık gereksiz.
Bir şekilde bu bedeni de ölmüş gibi gösterip gölgelere geri döneceğim. Ait olduğum yerden çok fazla ayrı kaldım.
Işık bana umut vermiyor daha çok gözlerimi yakıyor. Çünkü ışıkta kaldığım küçük dönem boyunca mutlu olduğunu hatırlamıyorum.
-Usta!
Ses beni derin düşüncelerimden uyandırdı.
-Şimdi ne yapmalıyım.
-Bu günlük bu kadar yeter yarın devam ederiz eve gitmeden önce soğuma hareketlerini yap.
-Peki usta.
Ben eve doğru yürümeye başladım. Hava çoktan kararmıştı. Birinin beni izlediğini hissediyorum.
Evimin olduğu sokakta etrafa baktım. Karşı evin camın da bir mercek var. Etrafa baktım ve daha fazla kamera buldum.
Bundan sonraki olay bir kaç adam köşeden çıktı. Bu gizli kameraları herhangi biri karşılayamaz.
Bunu o dedektif koymuş olmalı. Bina da olan olaydan sonra kimliğinden şüphelenmiş olmalı.
Önceki olduğum kişiyi tanıdığını sanmıyorum. Yani bunun eski hayatımla ilgili olduğunu düşünmüyorum ama yine de bir dedektifte görüntülerimin olmasını istemiyorum.
Şu ana kadar hiç bir kameraya direk olarak bakmadım. Yerlerini hemen bulduğumu anlarlarsa daha fazla şüphe duyarlar.
Adamlar karşıdan bu tarafa yürürken ben de onların olduğu taraftaki evime doğru yürüyordum.
Ne yapmalıyım? Dövüş tarzım doğal olarak yetiştirildiğim suikastçi gurubuna özgü. Önceden öğrencilerle dövüştüm ve sadece bir kaç hareketti yani tamamen anlaşılması imakansız ama deneyimli adamlarla dövüşürken hele ki bu kadar güçsüzken kesinlikle ferkedilirim.
Yolun ortasında durdum ve çantamı karıştırdım. Sonra bir iç çektim. Bir şeyimi unutmuş gibi telaşlandım ve geri yürümeye başladım.
Benim buraya gelişimi izleyen biri olmalı yoksa o grup tam zamanında köşeden çıkamazdı.
O zaman doğal olmalı ve olanları farketmemiş gibi parka gitmeliyim. Giderken Axel'i aradım.
-Alo usta bir şey mi oldu?
-Axel parka dön.
-Neden?
-Bir şeyimi düşürdüm ve yardımına ihtiyacım var.
-Peki usta hemen dönüyorum zaten daha eve varmamıştım.
Parka doğru yürüdüm. Grup arkamdan geliyordu.
Etrafta kamera olmadığı sürece onlarla ilgilenebilirim.
İlerledim ve parka girdim. Burası daha çok ailelerin piknik yapması için bir yer. Burada bir heykel var ve nedenini bilmesem de buranın insanları onu çok seviyor.
Ben vardığımda Axel'in arabası da orada durdu. Burada polis gibi bir şey sokaklarda gezmediğinden Axel arabayı kullanıyordu.
İnmek üzereyken elimi dur dercesine kaldırdım ve arabaya atladım.
-Peşimde adamlar var beni bu gece kalabileceğim bir yere götür.
-A..adamlar derken usta...
-Merak etme senle bir ilgisi yok. Bir yer biliyor musun?
-Bizim evde annemler var ama istersen ağaç evimde kalabilirsin. Orada bir yatak ve bir ısıtıcı var. Sonra ışık bile var yani...
-Peki ağaç ev nerede?
-Evimin yakınında ama evden gözükmüyor merak etme.
-Öyleyse sür.
Axel gaza bastı ve ilerledik. Bu konu hakkında bir şeyler yapmalıyım. Kasten eve gitmediğini farkettiklerin de ne olduğunu anladığımı anlayacaklardır.
Ahh neyse bu geceyi geçirdikten sonra yarını da düşünürüm.
________
Yazar:Villainesssss
![](https://img.wattpad.com/cover/303061837-288-k931385.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asıl Suçlu Kim
БоєвикиYa dünyanın bir numaralı suikastçisi 'normal' bir kızın bedeninde reenkarne olursa? Aradığı intikamı bulabilecek mi? Ya da bu küçük kasabadaki sırlar onu engelleyecek mi? *Bahsedilen olaylar tamamen kurgudur. Anlatılanları denemeyin veya örnek almay...