Asıl Suçlu Kim

Bölüm118 Leroy'la Yüzleşme

Ben böyle bir çocuğun canını yakmak istemediğim için onunla buluşmaya karar verdim.

Nerede olduğunu bilmiyorum ama örgütte olduğundan yaşadığımı biliyor olmalı.

Öyleyse ona örgütün sitesini hackleyerek ulaşmak en mantıklısı.

Böylece ona mesaj attım ve buluşma ayarladım. İçimde beliren uğursuz hisle gitmeye karar verdim.

Phoenix beni gitmeden önce durdurdu.

-Ben de geliyorum.

-Ama saklanman gerek. Yoksa Leroy bunu bir tehdit olarak kabul edebilir.

Anlaştıktan sonra belirlenen yere gittik. Issız bir yer tabi ki.

O artık bir varis yani ortalık yerde görünemez.

Belirlenen yere gittiğim de o çoktan oradaydı. Ona yaklaşınca gülümseyerek merhaba dedi.

-Leroy şimdi bunun sırası değil! Sen neden örgüte girdin!?

-Ahh o konuda... Neden olmasın?

Gerçekten mi?

-Hayatına hiç değer vermiyor musun? Varis olmak özellikle tüm dikkatleri üzerine çekecek ve...

-Ve...? O kadar tehlikeliyse sen neden buradasın?

Örgüt tarafından kaçırıldım ve hayatta kalmak için çalıştım şimdi de intikam arıyorum? Yeterli bir sebep bence...

-Leroy anlamıyorsun. Sen ve ben aynı değiliz.

-Ha tabi ki değiliz! Birimiz kanlı bir katil ve diğeri intikam arayan bir masum!

İntikam hikayemi biliyor mu? Hayır kendine neden kanlı bir katil desin ki?

Bu...yani Leroy intikam mı arıyor?

-Ne intikamı?

-Annem bazı kişilerin aç gözlülüğü nedeniyle öldü. Şimdi sıra bende intikamımı alacağım.

-Kimlerden bahsediyorsun?

-Babamı kaçıran sizlerden tabi ki! Babam gidince annem hastalandı ve öldü! Sırf sizin güç arzunuz yüzünden...

Dur annesi mi öldü? Benim yüzümden mi?

-Bu nedenle sıra sende. Benim için öl lütfen Katherine.

Sözleri üzerine üzerimde bir sürü kırmızı nokta belirdi.

Ahahaha... Bu iş ciddi sanırım.

Hemen kenara yuvarlandı silahlardan kaçmak için kör nokta aradım.

Açık bir alan olmadığı için şanslıyım.
Leroy bundan kaçabilecğimi düşünmemiş olmalı.

Dur... Phoenix nerede!?

En son geride kalmıştı, Leroy önceden geldiğinden beri saklanamazdı.

Umarım o iyidir.

Leroy'a filmlerdeki gibi sen bu değilsin konuşması yapsak düzelir mi acaba?

Ya da kimin umurunda beni ilk öldürmeye çalışan oydu neden aynısını yapmıyorum?

Ateş eden kişiler kenarındaki çalılara pusmuşlar.

Keskin nişancı değiller ve uzaklık yeterli yani tabancam işe yarar.

Silahımı çıkardım ve nişan aldım. Yaklaşık beş kişi var.

Leroy benim kaçtığımı görünce korunmak için kenarı geçti.

Dezavantajım sadece beş kişinin yerini biliyor olmam daha fazlası da olabilir.

Silahımı çalılara doğrulttum ve ateş ettim. 'bang' Sanırım bir kişi vuruldu. Bu onların dağılması için iyi bir şey.

Ateşin sesiyle irkilen birinin kafası ortaya çıktı. Heh~

'bang'

Etti iki. Tam diğer üçünü vuracakken Leroy ve iki koruma Phoenix'le birlikte geldi.

Demek iki tane daha var. İkisinden biri Phoenix'i tutuyordu.

Pfft.

-Katherine silahını bırak yoksa bu kişi ölür.

Leroy kararlı bir şekilde konuştu.

-He..hey Phoenix sen yakalandın mı? Pfft...haha..

O adamlar Phoenix'i bağlamamış bile. Sadece tek kişinin onu tuttuğunu saymıyorum bile.

Phoenix gülümseyerek bana baktı.

Leroy ve diğerleri şaşkın görünüyordu.

-Hadisene silahını bırak! Bu blöfünü yer miyim sandın?

Peki. İstediğini düşün.

Phoenix'e baktım ve aynı anda kafalarımızı sallayıp harekete geçtik.

Ben kalan iki kişiyi vurdum ve Phoenix onu tutan adamı çoktan omzundan aşağı atmıştı.

Sona kalanda benim mermime kurban gitti.

-Leroy sana bu ortam tehlikeli demiştim.

Pekiii şimdi bu çocukla ne yapmalı?

________
Yazar:Villainesssss