33. Bölüm Geçmişin Yaktığı Hayatlar

4.2K 110 4
                                    

Yazar'dan

Küçük kız gözlerini yorgunluktan, ağrımasından dolayı açarken zorlanmıştı ama dün ki kadar acımıyorlardı artık. Şiş hissediyordu. Kendini bi anda yana doğru çekti. Enisin evinde yatıyordu en son kimdi bu ona sarılan. Çekilmesiyle tekrar geri çekti koca adam onu. Anlamıştı İlsa Doğaç olduğunu içinden "Sana güvenmiştim Enis" dedi. Neden insanlar onun güvenini sürekli boşa çıkarıyordu ki? Kokusu burnuna dolunca derin bi iç çekti. Elini yüzünde gezdirdi. Göğsüne dokundu. Doğaç gözlerini açıp birden mavi gözlü kıza baktı. İlsa uyandığını gördüğü an kalkmaya çalıştı ancak kalkamadı.

"Doğaç bırak beni. Sana hala çok kırgınım, kızgınım."

Doğaç sevgi dolu sesiyle konuştu.

"Biliyorum bana çok kızgınsın ama benden uzaklaşma, benden kaçma yanımda dur. Yanımda ver cezamı. Senden uzak kalmamı bekleme benden İlsa."

"Doğaç"

"Evet büyük bi hataydı yaptığım. İnan ki sana çok sinirliydim. O gece öyle bitsin istemedim. Üzgünüm. Beni kolay kolay affetmeyeceğini biliyorum ama yanımda kal. "

Küçük kızın gözlerinden yaşlar peyda olurken Doğaçta ağlamaya başladı.

"Ağlama dayanamıyorum."

İlsa ağlak sesiyle

"Dün saatlerce ağladım. Senin yüzünden. Bunu biliyordun ama yinede ceza vermek için gittin."

"Evet kahretsin ki gittim. Neden o ite sarıldın İlsa? O şerefsiz yüzünden öldü herşey onu orda gebertmeliydim."

Hala ağlıyorlardı.

"Başkasının suçu değil tamamen bizim suçumuz."

Doğaç ellerini küçüğünün belinden çekip yüzüne sardı.

"Evimize gidelim. İstediğin cezayı verirsin. Her şey kabulum ama benden kaçma."

İlsa'nın gözündeki yaşları parmağıyla silerken İlsa titrek nefesiyle araladı dudaklarını.

"Seni affetmedim."

"Biliyorum."

"Sadece senden ayrı kalamayacağımı bildiğim için geliyorum."

Doğaç'ın gözlerinden bir kaç damla daha düşmüştü. Ona yaptığı şeylerden sonra bile ondan gitmediği için şükürler ediyordu. Başkası olsa iki dakika durmaz giderdi. Sevgi ne büyük bi nimetti. Ne gidebiliyordun ne kalabiliyordun. İlsa da bu durumu yaşıyordu. Aklı git kurtul derken kalbi gidersen biteriz diyordu...

Doğaç gözlerindeki yaşları silip oturur hale geldi. Yerdeki gömleğini alıp giydi. Üzerine de ceketi geçirdikten sonra İlsa'sını izledi. İlsa saçlarını eliyle düzeltip gözlerini terkar sildi. Üstünüde toparladıktan sonra kapıya yöneldi. Doğaç arkada küçük kız önde aşağı indiler. Enis eşofmanlarıyla koltukta kafasını tavana dikmiş oturuyordu. İlsayla Doğacı görünce ayaklandı. İlsa yüzüne öfkeyle bakıyordu.

"İlsa"

"Söylemeyeceğim demiştin"

"O söylemedi ben geldim. Sonra kapıdaki adamlardan biri burda olduğunu söyledi."

Yalan atmıştı Doğaç ama bir gün kavga ederlerse Enisin yanına gelmesi daha iyi olacaktı. Onada güvenmezse nereye giderdi? Asla abisine bırakmazdı onu. İlsa şaşkınca olanları dinleyince Enise sıkıca sarıldı. Doğaç bir şey demek istemiyordu ama seslice öksürdü. Enis anında geri çekilip gülümsedi.

"Tekrar görüşmek üzre İlsa barışmanıza sevindim."

"Onu hala affetmedim."

Enis kaşlarını kaldırarak baktığında Doğaç İlsayı belinden dış kapıya doğru çekti. Kurtulmak istesede koca adam karşısında bir şey yaptığı söylenemezdi. Pes etti. Doğaç incelik yapıp aracın kapısını açtı güzel kıza. Umrunda değilmiş gibi yaptı küçüğü ama hoşuna gitmişti. Araba hızlandıktan sonra İlsa şarkı açtı.

Karanlığın Küçüğü (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin