K.K2 243 Gün Bölüm 6

1.4K 62 10
                                    

Bir Ay Sonra

İlsa nefes almakta zorlanıyordu artık. Zaman algısını tamamen yitirmişti. Gece-gündüz, saat, ay hiçbir şeyden haberi yoktu. Artık kendini kaybediyordu bu odada.

O günden sonra Alessiayı odaya girerken hiç görmemişti. Uzun zamandır işkence görmüyordu. Sırtındaki kırbaç yaraları yavaş yavaş kapanıyordu. Derince nefes aldı küçük kız. İğrenç kokuyordu. Odanın bir köşesinde kabın içinde duran dışkılarının bu kokuda büyük etkisi vardı.

Sırtını yasladığı duvardan zoraki ayağa kalktı. Kalkmasıyla beraber yere yapışmıştı. Başını kaldırır kaldırmaz Alessianın sesi yankılanmıştı bütün odada.

"İl-sa, sana çok güzel bir haberim var."

İlsa başını geri yere koydu. Ne ayağa kalkmaya ne konuşmaya mecali yoktu. Nasıl nefes aldığına o bile şaşırıyordu artık. Ölmek istiyordu bir an önce çünkü artık bu kadının elinden bir kurtuluşu olmadığının kanaatine varmıştı. Doğaçın kendine yeni bir hayat kurduğunu düşünüyordu Aslanla beraber. Bu onu her gün biraz daha kahrederken şimdi tek dileği son nefesini bir an önce vermekti.

"Bak bak bak buraya bak"

İlsa Alessianın sesiyle yarı açık gözlerini odanın bir duvarını kaplayan siyah ekrana çevirdi.

"Leone(Aslan) anneye merhaba de!"

İlsa oğlunu Alessianın kucağında görür görmez ayağa kalkmış ekrana yapışmıştı.

"Oğlum!"

Alessia ekranın arkasında gülerek izliyordu bu anları. Birkaç bin avroya başka bir bebeği İlsanın oğluna benzetip videoyla oyanamak zor değildi onun için. Bu kadar uzun sürmesinin sebebide yurt dışında işlerinin olmasındandı. Bu güne nasipmiş diyordu kocaman gülerken.

İlsanın yaş çeşmeleri bir an olsun durmazken bağırdı.

"Ona zarar verirsen sana yemin ederim öldürürüm seni."

Sesi zoraki çıkıyordu.

"Yalvarırım ona bir şey yapma, beni öldür. İstediğini yap."

Alessia mikrofondan tekrar konuştu.

"Ne kadar tatlı bir erkek."

İlsa hala videoyu izliyordu. Bu kadar kötü haldeyken düşünemiyordu bu kadının bir oyun yapmış olabileceğini.

"Yalvarırım ona bir şey yapma"

Video bittiği gibi karşısına tekrar siyah ekran çıkmıştı. Başını defalarca vurdu ekrana.

"Çok özledim seni annecim, seni çok özledim."

"Tik tak tik tak sabrım kalmadı, istediğimi verecek misin?"

Alessia odaya girmişti. Ağzından çektiği lolipopla İlsa yere çöktü.

"Eğer bunu yaparsam oğluma bir zarar vermeyip onu babasına vereceğine yemin ediyormusun?"

İlsa yerden yukarı doğru başını kaldırmış esmer kadının tam gözlerinin içine bakıyordu. Alessia gözlerini siler gibi yaptı.

"Çok duygulandım bir dakika lütfen-"

İlsayla bu haldeyken bile dalga geçiyordu. Ufakça düşünür gibi yapıp başını salladı.

"Böyle bir soruyu sorma lüksün olduğunu sanmıyorum ama o kadar vicdansız değilimdir heralde, çünkü oğlun çok yakışıklı."

İlsa başını yere çevirip gözlerini sildi defalarca. Akan yaşları durduramıyordu. İçi titriyordu oğluna bir zarar gelecek diye. Alessia haklıydı onun böyle bir durumda ne seçme nede seçim sunma lüksü yoktu. Tek çaresi karşısında ki piskopat kadın ne isterse onu yapmaktı.

Karanlığın Küçüğü (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin