70. Bölüm Ölüyorum

2.1K 84 37
                                    

Dün gece Doğaç dizimde öyle yatarken içimden geçirdiğim sözler geldi aklıma. Bütün söylediklerim her zamanki gibi iki dudağımı delip geçmeye yetmemişti. Aklımdan başka yerde dolanmıyordular..
Sesli söylemeye cesaretim yoktu benim bunları. Bunu düşünmeye bile bu kadar korkarken Doğaça nasıl söylerdim...

O anlardan birkaç saat sonra İstanbula geri dönmüştük. Doğaçın annesiyle ilgili söyledikleri aklımdan bir an olsun çıkmazken ona bir darbede benim vuracak olmam yakıyordu en derinimi.

"Sevgilim"

Açık olan filmi her ne kadar izliyor gibi gözüksemde kafamdaki teraneler buna izin vermiyordu...

"Doğaçım"

"Telefonun çalıyor duymuyormusun?"

"Şey, duydum bakıyorum hemen."

Deyip masada duran telefonu elime aldım. Dalmıştım.

Seda Doktor arıyor-

Yutkundum. Kapatacakken Doğaç aldı elimden

"Niye açmıyorsun güzelim belki ciddi bir şeydir?"

"Şey, vitamin ilaçlarımın bittiğini söylemiştim onu evimize göndereceğini haber vermek için aramıştır mesaj da atmış çünkü"

Demeye kalmadan açıp

"Seda Hanım?"

Dedi. Korkudan bayılacakken aklıma konaktan ayrılırkenki Berfinin sözleri düştü.

"Karışmak bana düşmez yenge, söyle bi an önce herşeyi. Olup biteceklerden önce çözüm yolu bulacaktır inan bana."

Yutkundum defalarca.

"Size de" dedi kapatırken.

Kaşları kalkık bana bakıyordu

"Seninle konuşmak istediği bazı kadınsal şeyler varmış uğrayabilirsek bizi çağırdı ve vitaminlerinle ilgili hiçbir şey söylemedi garip."

Dudaklarımı yaladım.

"Unutmuştur belki! Uğrarım ben"

"Beraber güzelim. Kadınsal ne konuşacak olabilir seninle? Gizli saklımızı mı var sanki"

Yoktu. Daha düne kadar hastaneye Doğaçsız gitmek istemeyen ben şimdi tek gitmek için bahaneler uydurmaya çalışıyordum. Ne acıydı...

"Öyle. Beraber gideriz o zaman."

Gülümseyip belime sarıldı. Elimde ki elmadan ısırıp filmi izlemeye devam etti.

Yanayanayken bile hasrettim kara çocuğuma, koca adamıma. Göğüsüne yaslamışken uyuyakaldım.

2 Hafta Sonra

"Hadi güzelim şunu da ye"

Ağzıma tıkıştırdığı şeylerden daha fazla yiyemiyordum.

İki haftadır her boşlukta söylemek istemiştim doğumla ilgili gerçeği, bir türlü cesaret edememiştim. Bütün istediğim çok tepki göstermeyecek olmasıydı. Bu mutlu hallerini gördükçe bütün hevesim kaçıyordu, aklıma pelesenk olan bütün düşüncelerim boğazıma koca bir yumru oluyor susturuyordu beni sanki..

Paramparça olurdu, olurduk. Tükenirdi bütün benliği, korkuyordum..

Lokmalarımı yutarken kapı çaldı. Doğaç anında kalkıp açarken su içip ellerimi başıma koydum. Son zamanlarda o kadar çok ağrıyordu ki. Düşünmekten patlayacaktı artık kafam. Geceleri uyuyamıyordum, ancak Doğaç oramı buramı öpünce mayışıp uyuyakalıyordum.

Karanlığın Küçüğü (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin