Karanlığın Küçüğü (Tamamlandı)

66. Bölüm Acı Haber

Doğaç fısıltıyla adımı tekrarlarken

"İlsa"

Yere akan kana bakıyordu. Gözlerimdeki doluluk yanaklarımda azalırken gözlerimi karşımdaki adama çevirdim. Elim karnımda olmayan yarayı arıyordu. Üzerime düşmüş gibi duran adamın karnına dokunmamla çığlık atmam bir olmuştu.

Koca adamım anında kollarımı tutup geri çekerken eli silahlı adam sırt üstü yere düşmüştü. Karnında ki iki kurşun yarası gördüğüm korkunç şeylerden en iğrenciydi. Elimde ki kanı elbiseme sürerken Doğaç iki elini yanaklarıma koymuş beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Küçüğüm sakin ol kendisi yaptı senin bi suçun yok!"

Başımı salladım olumsuzca.

"B-ben bastım, ben vurdum Doğaç. Ben, ben adamı öl-"

Dudaklarımı öperek susturdu. Ağlıyordum. Bi insanın canına sebep olmuştum dahası var mıydı! Ama bunu yapmasaydım bizim canımıza kast edecekti. Dudaklarımı bırakırken elime baktı.

"Doğaç-"

"Şşh temizleriz gel."

Elimden tutarken içeri Ahmetler girdi.

"NERDESİNİZ LAN SİZ!"

Ahmet arkasında ki adamlara dönerken yerdeki adamı çoktan kaldırmış kanın üzerinide bir şeyle örtmüşlerdi.

Koca adamım kanlı elimi bileğinden çekiştirip banyoya sokmuştu. Musluğu açıp elimi yıkıyordu sabunla.

"Ben yapmasaydım bize sana bir şey olacaktı."

O kadar nefes alarak konuşmuştum ki kekeliyordum anın şokuyla.

Doğaç büyük elleriyle ellerimi yıkarken başını salladı.

"Evet bebeğim o ölmek zorundaydı senin bi suçun yok o bize zarar verecekti."

Doğruydu. Kendimi bununla avutmak ne kadar pislikçede olsa böyle olmak zorundaydı. Ellerimi kağıt havluyla kuruturken kucağına aldı bedenimi.

Arkada şarkı son ses çalarken çıktk. Bir sürü insan vardı burada! Kimse duymamışmıydı silah seslerini? Bunu düşünürken Doğaçın kucağında araca binmiştik. Gözyaşlarım durmuş kendimi avutuyordum, en azından buna çalışıyordum.

.....

Az önce eve gelmiştik. Doğaç yine beni kucağında yatak odamızda ki banyoya kadar taşımıştı. Üzerimi çıkartıp su dolu küvete soktu ikimizide. Belimden sıkı sıkıya sarılırken öpüyordu omuzlarımdan başladığı boynumu.

"İyimisin sevgilim!"

Başımı salladım.

"Kimdi? Bizden ne istedi?"

Bir kaç kez daha öptü ıslak boynumu.

"Bilmiyorum bebeğim. Ama bulacağım kimin yaptırdığını"

Yutkundum. Nasıl uyuyacaktım bu vicdanla bilmiyordum, sadece yutkundum. Arkamı yavaşça dönerken kucağına oturmuştum koca adamın. Dudaklarını öptüm. Doğaç büyük kollarını sırtımda birleştirirken beni kendine bastırdı.

Erkekliğinin sertliğini bedeninde ki ürpertiyi hissediyordum. Günlerdir uyumaktan başka bir şey yapmamıştık normal degilmiydi!

Dudaklarını bırakıp esmer boynuna gömüldüm. Emip kızarttığım yerlere erkeksi sesi eşlik ediyordu. Sıktığı kalçamda parmak izlerinin çıktığına emindim.

Yavaş yavaş aşağı doğru inerken küçük meme uçlarını dişlerim arasında ezdim. İnliyordu erkekçe.

Eli saçıma geçerken