Anlaşmalı Arkadaş - Yarı Texting

BÖLÜM 73

🌼🌼🌼

Sınıfa girdiğimizde her zaman ki gibi gürültülüydü. Sınıfta birbirinin peşine düşenler olabildiğince insanı rahatsız edip, asla dikkat etmeyerek oraya buraya çarpıp koşuyordu. Bunlardan birisi de Serkan'dı tabii. Asla geri kalmazdı. Halil'le yerimize geçmeye çalışırken zorlanıyorduk. Halil önden ben arkasından ilerlerken, arkadaşının telefonunu alıp kaçan Serkan, sıranın üstünden tabiri caizse Halil'in üstüne atlayıp yere çakıldı. Tabii Halil de öyle. Gözlerim şokla açılırken Halil'e uzandım hemen. Elini tutup kaldırırken, Serkan'ı da başka birisi kaldırdı. 

"Ulan götüm kırıldı." diye hayıflandı Serkan. Harbiden kırılmış olabilirdi. 

"Oğlum madem düşeceksin, Halil'i niye götürüyorsun git kendin düş." dedi bir arkadaşı kahkahalar atarak. 

Serkan yarım ağız sırıtırken Halil "Ben biliyorum niye öyle yaptığını." dedi. 

Bakışlarımız Halil'e dönerken yüzündeki o sinirli ifadeyi net görebiliyordum. "Neymiş sebebi." dedi Serkan gözlerini kısarak. 

"Bu Serkan bana aşık, habire dokunmak istiyor ondan." 

Halil'in cevabı üzerine sınıftakiler kahkahalarla gülmeye başlarken ben ise gülmekle şaşırmak arasında bir yerde kalmıştım. Serkan yüzünü buruşturup "Salak mısın oğlum, ne saçma sapan konuşup güldürüyorsun milleti kendine." deyince Halil alayla baktı ona. 

"Bence sana gülüyorlar Serkan, büyük ihtimalle sen benimle uğraşmaya devam ettikçe bu iddialar güçlenecek."

Serkan'ın   suratı kızarırken etraftakiler  hala gülüyordu. Halil elimi tutup yukarı kaldırdı. "Ama şansına küs, benim sevgilim var." deyince ben de kahkaha atmaya başladım. 

Serkan küçümser gibi baktı Halil'e. "Eminim seni çok seviyordur, sen kendi hür ifadesi ile sana aşık olabilecek birini tanıyor musun Halil?"  dedi. Onun canını sıkmak istediğini biliyordum fakat ileri gidiyordu. Yine de karışmayacaktım. Halil'in kendi sözleriyle kendini savunmasını izlemek istiyordum şu an. 

Halil derin bir nefes alıp bana, sonra da Serkan'a baktı. " Aslında tanıyorum. " dedi başını sallayarak. İşaret parmağıyla   beni gösterdi. "Birisi Feride." derken Serkan alayla güldü. 

Sonra da parmağıyla Serkan'ı işaret etti. "Birisi de sensin işte." 

Serkan için son nokta olmuş olacak ki Halil'e doğru atak yaptı ama arkasından onu yakalayan Emir çektiği gibi yan tarafa fırlattı. "Oğlum asıl seni kendi iradesiyle seven birisi var mı diye baksana, şu sınıfta seni seven bir kişi bile yok. Arkadaş dediklerin korkudan duruyor yanında." 

Emir'in aşağılayıcı sözleri Serkan'ı bozguna uğratırken, sınıf sessizleşmişti. Açıkçası Emir'in Serkan'ı sevmediğini en başından beri fark etmiştim. Ona bakışları bile kötüydü. Halil'le bir iki kere konuştuğunu görmüştüm sadece, genelde iyiydi bize karşı. 

Serkan yapıştığı duvardan ayrılarak Emir'in üstüne yürüdü yavaşça. "Kendi kuyruk acın hala sönmedi diye bana bulaşma. Zamanında kimin beni sevdiğini iyi biliyoruz." 

Aralarında geçen şeyden hiçbir halt anlamamıştım ama çok eğlenceliydi. Şu an Halil ve ben yan yana durmuş dizi izler gibiydik. Halil kulağıma eğilip  "Serkan Emire de aşık olabilir bence." deyince omuzuna vurup susmasını işaret ettim. 

"İnsanların sevgilisine aşık olmak hobin olmuş değil mi Serkan. Önce ben sonra Halil. Yeni kurbanlarını da merak ediyorum. Ama o seni sevdi diye Feride'nin de seveceğini mi sanıyorsun. O ayran gönüllüydü, beni de, seni de, başlarını da aynı anda sevdiğini söylüyordu. Ama Feride'nin öyle olmadığını o kadar iyi biliyorsun ki bu canını sıkıyor. Şansına küs oğlum. Feride Halil'i seviyor, ona aşık. Çünkü o senin gibi şerefsiz bir insan değil."

Emir öyle bağırarak konuşmuştu ki Serkan bile korkmuştu. Arada benim için söyledikleri canımı çok sıkmıştı. Serkan'ı bana aşık olduğunu söylüyordu. Böyle aşkı ilk defa görüyordum. 

Halil gözlerini Serkan'a dikmiş bakarken yerinden doğrulup Emir'in yanına gitti. Elini omuzuna koydu. "Emir sen git bir yüzünü yıka, dersin başlamasına var daha. Bununla da uğraşma, değmez." dedi son cümlesinde Serkan'a dik dik bakıp. 

Serkan sabır dileyerek yerine otururken Emir de birkaç arkadaşıyla lavaboya gitmek için sınıftan dışarı çıkmıştı. Sınıf hiç olmadığı kadar sessizdi. Herkes çaktırmadan Serkan'a bakmaya çalışıyordu. Hazır kimse buraya bakmıyorken Halil'e uzanıp yanağına bir öpücük kondurdum. Yüzü anında gülmüştü. Eğilip elimi öptükten sonra yan bir şekilde oturup duvara yaslandı ve hoca gelene kadar sadece beni izledi.