100 takipçi olmuşummm💝💝💝
🌼🌼🌼
Hoca hasta olduğundan dolayı resim dersi boştu ve on iki kişi olarak sınıfta boş boş oturuyorduk. Dersin ilk yirmi dakikası test çözmüştüm fakat sıkılmıştım sonra. Zaten sürekli çözüyordum, beynim yorgundu. Sınıftakilerin bazıları çalışırken bazıları da konuşuyordu. Halil ise bambaşka bir alemdeydi. Boş kağıtları kesmiş kendi kendine katlayıp duruyordu. Öyle dikkatli duruyordu ki, ders çalışırken bile böyle olduğunu sanmıyordum. Sonunda bir tanesi bitmiş olacak ki bana döndü.
"Feride bak." dedi elindeki kağıttan yaptığı kediyi göstererek. "Kedi yaptım." dedi mutlulukla. Sınıftakiler de zaten sessiz olan sınıfta Halil'in sesini kolayca duyarak bize döndü. Halil elindeki kediyle sınıfa bakarken biraz utanmıştı.
"Güzel olmuş Halil, tebrikler." dedi Emir. Sonra sırıtarak baktı Halil. "Bunları Feride'yi etkilemek için mi yapıyorsun yoksa?"
Emir'in söyledikleri Halil'i utandırmamış hatta gülümsetmişti. "Ben zaten Feride'yi etkiledim." dedi gurur duyar gibi. Bunun üzerine kahkaha attı Emir ve sınıftakiler. "Feride etkilendin mi?" diye sordu.
"Çoook." diyerek Halil'in yanağını sıktım. Halil de eğilip başıma bir öpücük kondurdu. Sınıftan bir oooo sesi yükselirken Halil bu sefer hiç utanmamıştı. Galiba artık sevgisini göstermekte zorlanmıyordu.
"Feride bu çocuk sana fena aşık ha, kıymetini bil. Bazen derste Halil'i yakalıyorum, gözü hiç hoca da değil hep senin üzerinde." dedi Emir göz kırpıp.
Halil'e bakıp sırıttım. Rahat görünüyordu. "Doğru diyor." deyince gülmeye başladım.
Biz kendi aramızda gülüşürken bir grup öğrenci ise durmadan bir şeyler konuşup duruyordu. Emir merak edip sordu. "Ya sabahtan beri ne anlatıyorsunuz orada merak ettim." Arkasından Baha 'da aynı şekilde merakla "Harbi ha ne anlatıyorsunuz?" diye sordu.
İçlerinden biri sınıfa döndü. "Bu güne kadar gördüğümüz en ilginç rüyaları anlatıyoruz."
Güzel aktiviteydi. Bu yüzden o kadar hararetli konuşuyordular. "Ulan ben bir keresinde babamın arabasını evin içinde sürdüğümü görmüştüm, hayatımın en saçma rüyası olabilirdi." dedi Emir.
Sınıftakiler gülüşürken Esra da anlatmaya başladı rüyasını. "Benim bir rüyanda sevgilim benden ayrılıyordu, sebep olarak ayakkabılarının bağcığını ters bağladığını söylüyordu. Ben de mal gibi ağlıyordum. Gördüğüm en saçma rüyaydı."
Sınıf kahkaha ile gülerken ben de konuştum. "Kesinlikle daha saçması gelemez." dedim kahkaha atarak.
Esra sırıtırken "E sen anlat." dedi birden. "Yok mu saçma sapan rüyan?"
Aklıma rüyalarım gelirken gülememeye çalıştım. Mantıklı rüya gördüğüm yoktu benim. "Var ama en saçması hangisi seçemiyorum." dedim düşünürken.
"Anlat hadi rastgele bir tane." dedi Emir. Bunun üzerine Halil'e bakıp güldüm. "Bir keresinde Halil'le evlendiğimi görmüştüm." dedim ama devamını getirmeden gülmeye başlayınca sınıfta bir sessizlik oluşmuştu.
"Feride bu saçma mı?" diye sordu Halil. Yüzü düşmüştü birden.
"Yok lan." dedim yanlış anlamasın diye. "Evleniyorduk ama sen aşiret ağasıydın rüyamda. Bana töre möre bir şeyler diyordun. Konak senindir deyip kendi evime götürüyordun beni."
Halil çatık kaşları düzleşirken sınıfta kopan kahkaha duyuldu. Halil dudağını ısırıp gülememeye çalışıyordu. "Kız bu ne alaka?" dedi Esra. Ellerimi bilmem dercesine havaya kaldırdım.
"Halil senin en saçma rüyam neydi?" diye sordu Emir Halil'e bakarak.
Halil'in gülen suratı bir anda söndü. Sinirlenmiş gibi görünüyordu. "Bana sormayın." dedi önüne dönerken.
"Halil'im ne oldu?" diye sordum omuzuna dokunarak.
Halil yeri izlemeye başladı. "Gördüğüm en saçma rüya o kadar saçma ki anlatamıyorum bile. Yani saçmanın saçması." dedi üzerine bastırarak. Ne görmüştü de böyle düşünüyordu merak etmiştim.
"Sen anlat Halil, ben de merak ettim şimdi. Hem sadece rüya işte ne olacak."
Halil omuz silkti. "Gülersiniz anlatamam." dedi. Şimdi daha çok merak etmiştim.
"Hadi anlat Halil." dedi İrem. Herkes duymak istiyordu şu an. Halil yandan bana baktı. Gülümseyerek göz kırptım. İşaret parmağını sınıfa doğru salladı. "Aramızda kalsın ama, müzikçiler duymayacak." dedi korkutucu olduğunu zannettiği bakışlarını atarak.
"Sınıfın neredeyse tüm sorunluları orada, ne anlatacağım onlara." dedi Emir burun kıvırarak. İrem de "Aynen." diye onayladı.
"İyi." dedi Halil. Yerinde dikleşerek bize baktı. " Ben rüyamda Serkan'ı gördüm." dedi yüzünü buruşturarak.
Serkan'ı gerçekten hiç sevmediği o kadar belli oluyordu ki rüya da bile katlanamıyordu. Emir tatmin olmamış gibi "Ee oğlum ne var bunda okulda da görüyorsun." deyince Halil derin bir nefes aldı.
"Beni istemeye geliyordu." dedi bir anda ve elini yüzüne kapattı. Sınıfta ani bir sessizlik oluşmuştu. Birkaç saniye ardından Emir "Amk Serkan'ı, yavşamadığı bir sen kalmıştın." deyince sınıfta kahkaha koptu. Halil bile gülmüştü.
"Oğlum ne alaka lan?" diye sordu Aysun. Halil bilemem dercesine dudak büzdü. "Rüyama bile sızmış, kötü adam." dedi gözlerini kısarak. Tatlılığına dayanamadığım için kafasını kendime çekip sarıldım. Bir an ısırasım gelmişti ama canı acımasın diye yapmadım. Halil de fırsat bulmuş gibi çekildiği yerden kalkmadı. Ders bitene kadar göğsümde sınıftaki sohbeti dinledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anlaşmalı Arkadaş - Yarı Texting
RomanceSınıfın sessiz, asosyal çocuğu Halil ve Umursamaz, haşarı kızı Feride. Text-metin karışık. BU HİKAYE 13.3.2022 TARİHİNDE YAYIMLANMIŞTIR. Bölümler kısa aralıkla gelecektir.