Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Eh, bu sadece senin hayal dünyanda olan bir şey değildi.
Uykulu halinizde, farkına varmadan ışınlanma tuhaflığınızı etkinleştirmiştiniz ve şimdi rastgele bir insan'ın yatağındaydınız. Gece neden mi ışınlandın?
Kendi odanda, elin kalçalarının arasında, o koca aptal parmakların boğazına dolanmasının ne kadar sıcak olacağını düşünürken aklına geldi ve bir sonraki şey-
"Ah lanet olsun hayır."
Farkına varınca, yatakta oturur pozisyona geçtin ve çevreni taradın. Odadaki tek ışık kaynağı, açık pencereden parlayan aydı ama duvarları süsleyen daha önce hiç duymadığınız heavy metal gruplarının posterlerini, masanın üzerinde All Might'ın minyatür bir heykelciğini görebiliyordun.
Odanın uzak köşesinde el izi şeklinde bir yanık mı vardı? Sınıfınızda böyle bir yanık izi bırakabilecek iki kişi vardı ama bunlardan sadece biri bu kadar sinirlenip bunu yapabilirdi ve o da dün gece onun hakkında pis şeyler düşündüğün kişiydi.
Katsuki Bakugo, onu bir hafta önce erkek banyolarından sadece bir havluyla çıkarken yakaladığından beri aklını işgal etmişti. Kaslı göğsünden aşağı sular damlıyordu ve o ilahi bedenden akan her damlayı yalamaktan başka bir şey istemezdin.
Havlu ayrıca Bakugo'nun bacakları arasındaki şişkinliği gizlemek için çok az şey yapmıştı ve neredeyse anında ıslanmıştın. Şimdi bile onun seni duşta duvara çarptığı ve o kalın penisinin uyluklarının arasından hazır ve bekleyen amına kaydırdığı düşüncesi, uzanıp yatağında tekrar kendinle oynamaya başlamak istemene neden oluyordu.
Ne yazık ki, tenininle dantel iç çamaşırının ince kumaşı arasına bir elini sokmayı düşünemeden, ağır ayak sesleri ve çevrilen kapı kolunun sesi kulaklarınızda yankılandı.
Panik içinde kendinizi yataktaki yastıklara doğru attınız ve tuhaflığınızı harekete geçirmeye çalıştınız ama faydası olmadı, nereye gitmek istediğinize odaklanamadınız ve sonuç olarak onun yatağında öyle kalakaldınız.
Ne kadar çıplak olduğunu saklamak için büyük bir çabayla arkandan bir yastık alıp önüne koydun.
Sadece Bakugo'nun yatağında değildin. Üstünde, önünde sadece "şeftali" yazan ince beyaz bir üst ve ne kadar tahrik olduğunu gizlemek için çok az şey yapan siyah dantelli bir tanga vardı.
"Pekala, burada ne işin var?" Kızıl gözler seninkilerle buluştu ve sen yoğun bakışları altında bir ciyaklama bıraktın.
"Ben um şey, belki de yanlışlıkla kendimi senin yatağına ışınlamış olabilirim." diye mırıldandın, bakışlarını yatağa indirdin ve yastığı kendine daha sıkı çektin.
"Tch." Kapının kapanma sesi ona bakmana neden oldu ama aranızdaki mesafeyi kapatmıştı ve şimdi senin üzerinde yükseliyordu.
İçgüdüsel olarak yatak başlığına doğru geri çekildin. Gözlerinin onunkiyle bir kez daha karşılaşmadan önce yavaşça vücudunda gezinmesine izin verdin. Saniyeler içinde kalkan olarak kullandığın yastık odanın diğer ucuna fırlatıldı ve Bakugo bir bacağını kalçalarının arasına, diğerini de destek almak için yatağın yanına dayadı.
