Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bana senin olduğumu söyle, bana tekrar güzel oğlun olduğumu söyle, lütfen. Tanrım- tatlım lütfen Y/n, bana bundan hoşlandığını söyle"
Todoroki'nin kolları acıyla beline dolandı, çenesi omzuna yaslandı. Pis fantezilerini kulağına fısıldamaya devam etti ve onları gerçekleştirmen için yalvardı.
Tam şu anda kucağında oturuyordun, sert siki, kalçalarını seninkilere sürterken tamamiyle içine kadar gömüldü. "Bana tekrar kahramanın olduğumu söyle-mmph-l-lütfen"
Bu onun hatası değildi. Todoroki tüm hayatı boyunca yakışıklı olarak adlandırılmıştı, ama asla birinin övgü dolu sözlerini gerçekten önem verecek kadar umursamadı, bu yüzden onları görmezden geldi ve sadece gününe devam etti. Tüm bu iltifatları, senin dudaklarından döküldüğü güne kadar gerçekten umursamıyordu.
Hiçbir zaman bir iltifata böyle bir tepki vereceğini düşünmemişti. Yurtta seninle çalışırken, senin ağzından iltifatı ilk duyduğunda solgun yanaklarına koyu kırmızı bir renk yayıldı, her zaman yaptığı gibi bu övgüyü görmezden gelemedi.
Aslında, düşünebildiği tek şey haline geldi, bu da sadece bağımlılığın büyümesine yol açtı.
"Sen çok tatlı bir çocuksun Todoroki" Yatağının diğer ucunda otururken, bacaklarınız çapraz ve önünüzde birçok kağıt varken dudaklarınızdan yumuşak bir kıkırdama çıktı.
Todoroki, ciğerlerindeki havanın çekildiğini hissetti ve bir an için nefes alamadı, sana kocaman gözlerle bakakaldı.
Sol tarafı tuhaflığının vücudunu kapladığını hissetti ve kızarmış yanaklarından bir buhar bulutu oluştuğunu görebiliyordu. "Ben neyim?" Seni gayet iyi duymuş olmasına rağmen sordu.
"Çok tatlısın dedim, Shoto"
Küçük bir kıkırdama ile yatağa doğru eğildin, yanağını avuçladın ve baş parmağını elmacık kemiğini nazikçe ovuşturdun.
Todoroki'nin gözleri doğrudan seninkilere baktı, tuhaflığını kullandığı tarafını dokunuşunla daha da harladı. "B-bana mı dedin.. tatlı çocuk diye?" Nefes nefese fısıldadı, bilinçsizce yüzünü seninkine yaklaştırdı.
Tekrar kıkırdadın ve olumlu bir şekilde başını salladın, Todoroki'nin gergin bir şekilde yutkunmasına neden oldun.
"Hadi ama Todoroki sana böyle seslenen tek kişi olamam." Shoto'nun gözleri utançla açıldı ve gergin bir şekilde yan tarafa baktı.
"Şey, hayır, ama bu farklı" Sessizce mırıldandı, sonunda sana baktı. "Sen farklısın, Y/n"
Bu konuşma aranızda birkaç ay önce geçmişti, ama o noktada takılı kalmıştı. Shoto sadece sana daha da bağlı, övgülerine daha da muhtaç hale gelmişti.
