Çok beklettiğimi biliyorum ama inanın bu aralar kafamı kaşıyacak vaktim bile yok. Maalesef bir süre daha böyle gidecek. Mayıs sonunda eski düzene döneriz diye düşünüyorum:/
Bölüm şarkısı Temas-Kusursuz Bir Gün. Eğer bu şarkıyı dinlediğinizde sizin de aklınıza spor salonunu temizleyen Zeynep ve Kerem geliyorsa gelin sarılalım :')
İyi okumalar:)
Kahvaltı masasını topladıktan sonra odama gittim. Annem çoktan işe gitmişti. Evde yapacak bir şey aklıma gelmediğinden kitabımı alıp her zaman oturduğum cafeye giderim diye düşündüm. Hava önceki güne oranla daha sıcak olduğu için bir şort-tişört işimi görürdü. Çantamın içine kitabımı da attıktan sonra ayakkabılarımı giydim. Kapıyı açar açmaz karşıma duvara havalı bir şekilde yaslanmış, güneş gözlüklü bir adet Kerem Sayer çıktı.
"Kerem?!"
"Hı?" Kafası yere doğru eğikti -ki bu duruşu ve güneş gözlüğünün etkisiyle onu daha da çekici gösteriyordu- Beni görünce gülümsedi. Hah işte şimdi muhteşem üçlü tamamlanmış oldu. Gülümseme-gözlük-poz.
"Ne zamandır buradasın sen?"
"Yarım saat falan oldu."
"Yarım saat mi? Neden burada bekliyorsun?"
"Evden çıkmanı bekledim işte."
"Yarım saat bekleyeceğine ne kadar tercihim olmasa da içeri gelseydin ya da daha güzel bir fikir gitseydin ya."
"Dün sen kızınca bir de bunu deneyelim dedim."
"Yani ben sinirlenmeyeyim diye yarım saattir burada bekliyorsun belki evden çıkarım diye."
"Evet."
"Neden?!"
"Çünkü eve gelirsem bir ton şey söyleyecektin. Ben de evden çıkarken yakalarsam daha kolay olur diye düşündüm."
"Üzgünüm ama ben gidiyorum."
"Tıh. Beraber gidiyoruz."
"Ben sana dün ne dedim Kerem?"
"Ben sana ne dedim peki?"
"Resmen baş belasısın."
Bıyık altından güldü.
"Mızıkçılık yapma da gel hadi sana bir sürprizim var." Dedi ve önden yürümeye başladı. Ben de arkasından.
"Eee sürprizin nedir?"
"Bu."
Önünde durduğu Vespa'ya baktım.
"Nasıl yani?"
"Ben bunlardan birine binmek istediğini biliyorum. Sonra araba kiraladığım yere gittim ve bir anda bu motor gözüme çarptı. Ben de arabayı geri verip bunu aldım."
"Bunu aldın?"
"Evet. Hem sen yapmak istediğin bir şeyi yaparsın hem de biraz gezeriz diye düşündüm." Dedi ve göz kırptı.
"Benim için?"
"Zeynep tutuk tutuk konuşmasana."
Kafamı hızlıca salladım.
"Pardon ben şaşırdım sadece."
"Tabii bu benim için fazla hafif bir motor. Kendime alacak olsam daha büyük ve erkeksi bir şey alırdım ama senin için katlanacağız artık."
"Senin ehliyetin var mı ki?"
Yine ciddi misin bakışı attı.
"Ben bunlara 16 yaşında biniyordum."
![](https://img.wattpad.com/cover/13703178-288-k172154.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Surrender
FanfictionZeynep, yeni bir sayfa açmak için, yeni başlangıçlar, yeni maceralar yaşamak için çok sevdiği şehre, İstanbula, geri döner. Sadece mutlu olucak, huzurlu olacaktır. Kalp kırıklıklarına, kavgalara, hayal kırıklıklarına bu sayfada yer yoktur onun için...