Bu da Zeynep'in Canını Yaktığın İçin

4.4K 155 8
                                    

Hepinize Merhaba

Bölüm şarkısı Boy Epic-Wicked

* * * * *

Bin kere git başımdan desem sana yine orada durup bana bakmaya devam edeceksin biliyorum.. Sen bana baktıkça saatler, günler, aylar, yıllar geçecek ikimizin üstünden..Beni bırak Zeynep. Gelme peşimden. Beni arama. Sorma. Çıkma karşıma. Benden sana hayır gelmez. Yalnızım ben. Kötüyüm. Hırçınım. Sevmem kimseyi kendimden başka.. Kimseyi yaklaştırmam yanıma. Sen de gelme.. Gelme Zeynep. Yaklaşma. Benden uzak dur. Sakın gelme yanıma...

Zeynep'in arkasından ne kadar koşsam da nafile. Taksiye atladığı gibi kaçıyor yanımdan. Korktuğum başıma geldi demek ki. Aşık olmuş bana işte. Söyledikleri konusunda haklıydı, çok haklıydı. Söylediği gibi biriydim ben. İzin vermezdim kimsenin bana ulaşmasına. Sözleriyle bana ne kadar çok değer verdiğini anlatmaya çalıştı ama bilmiyor ki ben kendimi korurken insanları da kendimden koruyorum. Ona söyledim çünkü iyi gelmeyeceğim ona. Kendi karanlığıma sokup tüm neşesini, içindeki çocuğu öldüreceğim belki de. Hem o benimle olmaya ayak uyduramaz. O kadar farklıyız ki aslında birbirimizden. O sadece tutunacak bir dal arıyor. Bilmiyorum belki de başta ona iyi davranarak hata yaptım. O da ümitlendi kendince, bir anda aşık oldu bana. Belki aşık bile değil sadece öyle sanıyor. Evet evet ne yaşadık ki aşık olsun bana? Ayrıca ben aşık olunacak biri değilim ki. Ona iyi bile davranmıyorum. Çoğu zaman tabii. Benden vazgeçmesi gerek. Onu da kendi yalnızlığıma hapsederim yoksa. O da benim gibi ruhsuz biri olur. O ışıl ışıl neşe saçan gözleri benimkiler gibi boş ve duygusuz bakmaya başlar. Ona öyle bir şey yapmalıyım ki bu sefer gerçekten benden nefret etmeli, adımı bile duyunca tiksinmeli.

----ZEYNEP----

"Teşekkürler." dedim beni eve getiren taksiciye parasını uzatırken. 

Bütün yol boyu ağladığım için bana garip garip bakmaya devam ediyordu. Hızlıca arabadan indim ve anahtarla kapıyı açtım. Kapıyı kapatırken sokağa son kez baktığımda aklıma Kerem'in beni eve bırakışı ve içeri girene kadar beklemesi geldi. Hemen yüzümü buruk da olsa bir gülümseme ele geçirdi. İç çekerek kapıyı kapattım. Cuma gecesi olduğundan Gece evde yoktu. Kendimi odama atıp üzerime pijamalarımı geçirdim. Belki de söylediğim iyi olmuştu. En azından rahatlamış hissediyordum. Ben söyleyip kurtulmuştum. Şimdi o düşünsün bakalım. Yani umarım düşünür. Acaba arkamdan gülüp başka bir bara gidip kızlarla eğleniyor mudur şuan? Yok canım yapmaz öyle. Arkamdan koştu o kadar. Belki de benimle dalga geçmek için geliyordu peşimden. Offf. Beni dinlerken, kendi anlatırken çok ciddi duruyordu ama. Ah aşk çok boktan bir şey. Birini seversin o da seni sever olur biter ama olmuyor işte. Böyle olmuyor. Bu kadar basit görünen bir şeyin insana bu kadar acı vermesi ne kötü ama aşk buymuş işte. Kimsenin seni bulaşma diye uyarmadığı bir lanetmiş meğer. (Yazar burada gülümsüyor.)

----KEREM----

Zeynep'le oturduğumuz bankta bir süre daha oturduktan sonra telefonumu çıkarıp Burak'ı aradım.

"Alo Kerem. Hayırdır abi gece gece."

"Pardon Burak. Bana Zeyneplerin ev adresi lazım da verebilir misin?"

"Tamam sen kapat ben sana mesaj atarım."

"Okay sağ ol."

Telefonu kapattıktan sonra yolda taksi aranmaya başladım. Telefona mesaj geldiği sırada bir taksi de durdu. Hemen taksiye binip adresi tarif ettim.

Ne kadar kesin kararlar almış olsam da Zeynep'in eve sağ salim varıp varmadığını merak ediyordum. O yüzden uzaktan evdeki ışıklar yanıyor mu diye bakacağım sadece. Sonra da gideceğim zaten.

Surrender Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin