Hepinize iyi okumalar:)
----BUĞRA----
Başak'a doğru yürümeye başladım. Biraz eğlence benim de hakkım.
"Başak." dedim bistronun üstünde duran kıza elimi uzatırken. Yüzünü kocaman bir gülümseme kapladı bir anda.
"Buğra Sayer."
Nazik bir hareketle elimi kavradı ve kendini yere attı.
"Seni burada görmek ne güzel böyle."
"Esas seni görmek." duraklayıp Başak'ı baştan aşağı süzdüm. "Çok güzel."
Kendini bilmiş, yapmacık gülümsemesi yüzünü kapladı hemen.
"Bazı şeyler hiç değişmiyor."
"Bence de öyle." dedim gözlerimle bistroyu işaret ederken.
"Kerem burada olduğunu biliyor mu?"
"Burada."
"Siz ikiniz beraber mi geziyorsunuz?" Şaşkınlığını gizleyememişti.
"Hayır ama Zeynep olunca bir şey diyemiyor. Sahi siz tanıştınız mı?"
"Şu Kerem'in sevgilisini diyorsun değil mi?"
"Evet."
Kerem tüm bu olaylar olduktan sonra Başak'ı hiç görmemişti. Bense onu sürekli görüyordum. Birkaç defa onun için Fransa'ya gittiğim bile olmuştu. Oysa Kerem yıllardır onu görmemişti. İlk gördüğünde nasıl davrandığını merak etmeden duramadım.
"Tanıştık. Şirin, sessiz, sakin bir şey." dedi elini sanki çok saçma bir konudan konuşuyormuşuz gibi sallarken.
"Kerem'in seni aşması hoşuna gitmemiş bakıyorum."
"Ne diyebilirim ki insanların hayatlarında kalıcı olmayı seviyorum."
"Artık seni umursamadığı için kızgınsın yani."
"Hah. Ben o kadar kolay unutulmam Buğra. Küçük bir kız gelip her şeyi değiştiremez."
"Siz kadınlar ve sıfatlarla aşağılamalarınız. Şu büyük egonu her zaman sevmişimdir."
"Başka şeylerimi de sevmiştin."
"Bir zamanlar."
Bana birkaç adım yaklaşıp dibime girdi.
"Bir zamanlar olduğuna emin misin?"
Yüzüme meydan okurcasına baktı. Kerem ile aramız azda olsa düzeliyor gibiydi. Bunu mahvetmek istemiyordum. Tamam yaptıklarımdan pişman olduğum çok söylenemezdi. Yine de kuzenimle aramdaki ilişkiyi berbat etmek istememiştim.
"Şuan midemin bulandığına emin olduğum kadar eminim."
"Hayret. Hayatında ilk defa bana hayır demeyi başarıyorsun sanırım."
Doğruydu. Başak'ı ilk gördüğüm andan beri istiyordum. Her bana yaklaştığında daha da çok. Sonra işler değişti, biz değiştik. Hayatlarımız bambaşka oldu. Başak benim için elde etmek istediğim şeydi. Elde edince de cazibesi kayboldu. Keşke sonu daha iyi bitseydi ama olay buydu. Kerem ve benim aramdaki tek fark ben Başak'ın nasıl biri olduğunu çok iyi biliyordum ama Kerem gerçek Başak'ı görmüyordu. Bu yüzden canı yanan o oldu.
* * * * * * * * *
----ZEYNEP----
Bir süre kalabalığın içinde kaldık. Sonra bir köşeye çekilip uzaktan Başak ve Buğra'yı gözlemeye devam ettik. Yani Kerem bunu istiyordu sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Surrender
Fiksi PenggemarZeynep, yeni bir sayfa açmak için, yeni başlangıçlar, yeni maceralar yaşamak için çok sevdiği şehre, İstanbula, geri döner. Sadece mutlu olucak, huzurlu olacaktır. Kalp kırıklıklarına, kavgalara, hayal kırıklıklarına bu sayfada yer yoktur onun için...