Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
✑𝓢𝓨 𝓖𝓻𝓾𝓹
Arada bir uğrayan tesadüfler insana çok hoş şeyler getirebilir. Ama tesadüflerin sık sık karşılaşılması insanı şüpheye düşürür. Şu anda yanı başımda dikilmiş, büyük bir beklentiyle bana bakan adama karşı öyle hissediyordum.
Bakışlarımı bir süreliğine önüme çevirdim. Ardından tekrardan bana bakan bedene döndüm. Gözlerini kırpıştırmıştı ve tek kelime etmiyordu. Bu adamı tanıyordum. Yani tanıyordum derken, ismini ya da kim olduğunu bilmiyordum ama birçok kez yolumuz kesiştiği için ve az da olsa aramızda bir diyalog gerçekleştiği için sima olarak tanıyordum. Ve şu anda, oturduğum kafede kendi halimde bir şeyler çizerken yanıma gelerek çizdiğim şeyi satın almak istediğini söylemişti. Anlam veremeyerek gözlerimi kırpıştırdım tekrar tekrar.
"Anlamadım," dedim kafamı hafif öne doğru yatırıp tek kaşımı kaldırırken. Sabırla yüzüme bakmaya devam etti ve hafifçe gülümsedi.
"Resminizi satın almak istiyorum."
Kaşlarımı çattım ve önümde açık bir şekilde duran çizim defterime baktım. Henüz boyamadığım, tam olarak çizimini bile bitirmediğim kadın siluetine baktım.
"Ama henüz bitirmedim. Ve onları satmak için çizmiyorum."
Sesim gayet ciddi çıksa da, bana nazikçe bakan ve hafifçe gülümseyen adama karşı mahcup hissetmiştim istemeden de olsa. Gözlerimi kaçırdım. Bakışlarımı çizim defterime çevirdim tekrardan.
"Sorun değil. Bitirdiğiniz de onu almak istiyorum."
Neden onu satın almak istediğini anlayamıyordum. Bu adamla daha önce bir barda da karşılaşmıştık. Ardından sonuncu sınıfında olduğum Üniversitemin ilerisindeki bir kafede, evimin yakınlarındaki bir markette ve şimdi de burada. Her defasında ufak tefekte olsa bir konuşmamız geçmişti. Tekrardan kaşlarımı çattım. Acaba bir sapık olabilir miydi?
Bakışlarımı bana aynı sabırla bakmaya devam eden adama çevirdim. Üzerindeki koyu gri takım elbisesi ve yapılı kahverengi saçlarıyla hiç de bir sapık gibi durmuyordu. Oldukça yakışıklı yüzü ve biçimli vücudu vardı. Boyu da oldukça uzundu. Yaklaşık 1,80'e yakındı. Ve genç birisine benziyordu.
"Neden resmimi almak istiyorsunuz Bayım?"
Kendimi tutamayıp sormuştum. Bana geniş bir gülümseme sunup kafasını hafifçe öne eğerek gözlerimin içine parıldayan gözleri ile baktı. Tatlı bir gülümsemesi vardı.
