✑𝓨𝓸𝓸𝓷𝓸𝓱
Kim demiş,hayatınızın en boktan ilerlediği dönemde bir mucize olur,sizi bok çukurunuzdan çekip çıkarır diye?
Okuldan atılmıştım.Çalıştığım işimden yeteri kadar para alamadığım için çıkmak zorunda kalmıştım.Annem aramalarıma dahi cevap vermiyordu.Ve üstüne üstlük ödeyemediğim doğalgaz faturam yüzünden ev,kıçımı ayazdan dondurabilecek kadar soğuktu.
Şişme,pofuduk montumu giydikten sonra bordo rengindeki eldivenlerimi ellerime geçirdim.Sağ cebimden çıkardığım,üzerinde adres yazan kağıda son kez göz gezdirip adımlarımı hızlandırarak evden ayrıldım.
İlk önce caddeye kadar yürümem ve oradan da otobüse binmem gerekiyordu.Ve ben,yaklaşık bir ay önce kullanmayı bıraktığım otobüs kartımın içinde para bulunduğundan bile şüpheliydim.
Yaklaştığım durak tıklım tıklımdı.Otobüse ilk binenlerden birisi olmak istediğim için önlerde bir yerde durmaya karar vermiştim.
Aralık ayının ikinci haftasına girmiştik.Bugün günlerden pazartesi,saat 12:50.İki aydır düzensiz bir şekilde yönlendirdiğim iş bulma çabalarım,bu sabah eski çalıştığım işimde bana her zaman yardım olmuş orta yaşlı teyzenin,yani Bayan Choi'nin aramasıyla ve bana bir iş bulduğuna dair bir kaç cümle kurup bana bir adres bırakmasıyla son bulmuştu.
Adresi adamakıllı araştırma gibi bir şansım olmamıştı.Çok geç kalmamak için on iki buçuğa kadar hazırlanmaya çalışırken,sadece hangi otobüslere binebileceğimi öğrenebilmiştim.
Gelen otobüse binmiş,kartımı okuturken gelen kalp sıkışmasını 'dıdııt' sesiyle kısa sürede atlatmış ve oturmak için boş bir yer bulamadığımdan cam kenarında sırtımı bir demire yaslayarak yolculuğuma başlamıştım.
Görüşeceğim işin nasıl bir iş olduğunu bile bilmiyordum daha.Umarım bu zamana kadar otobüs ile ayakta gelmeme değerdi.Bıkkınca nefesimi bıraktığımda,kulaklarıma dolan 'hat meşgul' sesi ile telefonumu kulağımdan uzaklaştırdım ve kilitleyip cebime koydum.
İneceğim durağa vardığım sırada,arabanın çoktan boşaldığını görmüştüm.Kırmızı düğmeye basıp beklemeye başladım.Otobüs sıcacıktı,dışarı çıkmaya hiç niyetim yoktu.
Araba durduğunda aşağı indim.O sırada cebimden adres kağıdını çıkartıp bir ona bir de etrafa göz gezdiriyordum.
No:13.
Daire:?Kafamı kaldırdığımda,karşımda gördüğüm küçük bir bahçeye sahip,her bir tarafı dışarıdan mavi yansıyan kalın camlarla kaplı göktelen,üzerinde kocamanca '13' sayısını barındırıyordu.Yutkundum.İş görüşmemin yapılacağı dairenin kaçıncı katta olduğunu düşünmeye başladığım sırada telefonum çalmıştı.Cebimden telefonumu çıkarttım ve ekranda yazan isime bakmadan kulağımı götürdüğümde,hala önümdeki yirmi katlı binaya bakıyordum.
"Alo?"
"Seul,kızım komuştun mu adamla?Aldın mı işi?"
Gözlerimi karşımdaki binadan çekip sol elimi belime yerleştirdim.
"Choi teyze? Yok,daha daireyi bulamadım."
"Adam daha çok genç,küçücükte oğlu var.Ama senin bebeklerle aran iyidir kızım.Alışırsın.Biaz yaramazdır ama-"
"Bir dakika bir dakika!Çocuk mu?"
Elimi belimden çekip olduğum yerde dikleştim ve kaşlarımı çattım.Ne yani,yapmayı isteyeceğim iş çocuk bakmak mı olacaktı?
Ben Kang Seul,yirmi bir yaşında,çocuklar hakkında hiçbir şey bilmeyen Seul,çocuk bakıcılığı mı yapacaktım?
@sysisi
10.12.2019[Hikaye başlıkları emoji olarak yayımlanıyor. Aynı emojiye sahip olan bölümler birbirinin devamıdır.
(Örn; 💸, 💸~2) Okuduğunuz hikayenin devamını okumak için lütfen aynı emojiye sahip bölümlere gidiniz.]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🌇🌆🌃✨🌌 ; NCT KISA HİKAYELER
Novela Juvenil[NCT AND MORE] ❅ ❅ ❅ ❅ [SHORT STORIES] [Top 10] #1- Renjun , #1- Winwin , #1- Taeil , #2- Doyoung , #2- Yangyang #4- Marklee , #8- Wayv , #9- Xiaojun , #4- NctU , #6- NctDream , #5- Nct127 , #8- Lucas , #10- Taeyong , #10- Jungwoo , #4...