Muhteşem yemeklerle donatılmış masayı görünce hepsi de aynı duyguyu hissetti; felaket acıkmışlardı. Aslan deseni işlenmiş gümüş şamdanların aydınlattığı şık masanın etrafında dizilen kadife sandalyelere oturdular. Arthur bu seferlik onlara eşlik edemeyecekti; şövalyeleri ile toplanıp yeni akınlar üzerine çalışacaklardı. Masada hakikaten güzel yemekler vardı. Hizmetçiler tavuk çorbası ile servise başlarken kapı açıldı ve yeşil gözlerinden karanlık ışıklar saçan leydi Morgana görüldü. Nazik ya da sinsi sayılabilecek adımlarla yerine geçti ve kral onun gelmesiyle yemeğe başladı.
Poyraz iki dakika sadece çatalıyla oynadıktan sonra kafasını kaldırdı. Yeşim ona 'hadi artık açsana konuyu' diyen sabırsız kahverengi gözleriyle bakıyordu. Çatalını bırakıp söz aldı.
"Misafirliğiniz için çok teşekkür ederiz. Ben ve kardeşlerim artık eve dönme vaktinin geldiğini düşünüyoruz."
"Bu kadar erken mi? Bu olmadı ama. Keşke biraz daha kalsaydınız" dedi Uther Sesindeki şaşkınlık Merve'yi gülümsetti.
"Teşekkürler majesteleri. Ancak ülkemizi özledik."
"Ailemiz bizi iyi bir eğitim almak için Kamelot'a göndermeyi düşünüyor." dedi Yeşim önündeki içecekten bir yudum alırken. Poyraz gözlerini kıstı. Yeşim'in senaryoları gittikçe can sıkıcı olmaya başlıyordu.
Uther pek rahattı.
"Tabi ki Leydi Alessandra. Burada eğitiminiz için her imkanı sağlarız."
"Bundan eminim kralım" dedi Yeşim nazikçe ama Uther'ın onlar üzerinden bir plan yapmasından korkuyordu. Politika her zaman tehlikelidir.
Poyraz ise oldukça rahatsız hissediyordu kendini. Yeşim'in aklından neler geçtiğini bilmemek onu geriyordu. Ayağa kalktı ve müsaade istedi. Sonra birşey unutmuş gibi arkasına döndü.
"Alessandra, biraz benimle gelebilir misin?"
Yeşim meraklanmıştı. Poyraz'ın mavi gözlerinde yanan ateşi fark edince onu kızdırdığını anladı. Gülümseyerek yanıt verdi.
"Tabi ki sevgili kardeşim."
Koridorlarda yürürken aniden duran Poyraz Yeşim'e fırça atmaya başlamıştı. Yeşim ise sakince onu dinliyordu.
"Sen delirdin mi? Bunca yalan üzerine kurulmuş bir senaryonun içinde yakalanma korkusu yaşarken bir de kraliyet eğitiminden mi bahsediyorsun?"
Yeşim sakinliğini korudu ve Poyraz'ın kabaran öfkesinin dinmesini bekledi.
"Sakin ol. Geri döneceğiz ve sarayda makul bir sebepten kalmamız gerekir. Eğitim uzun bir süreç ve bizim bu uzun sürece ihtiyacımız var. Aklından geçenleri biliyorum, ama bu zamana kadar idare etmişiz, bundan sonrası ne kadar zor olabilir ki? Gördüğün rüyaları hatırla Poyraz. Benimki gibi senin hayatını da etkileyen rüyalarını hatırla. İçten içe hep O'nun varlığını bilerek gelişen bir nesildik biz ve O eğer bu yolculuğa çıkmamızı istemişse bir bildiği vardır."
Poyraz teslim olmuş gibiydi. Yeşim devam etti.
"Merlin diğer zamanı durdurdu. Burada kaldığımız zaman diger zamanın yalnızca üç dakikasına denk geliyor. Güven bana, iyi olacağız."
Poyraz cevap vermek yerine odalarına yönelmeyi tercih etti. Odalarına geçtiklerinde arkadaşlarını onları bekler vaziyette buldular. Poyraz onlara Yeşim ile konuştuklarını anlattı.
O gece deliksiz bir uyku çektiler.
Yeşim rüyasında Anka'nın sesini duydu. Kendini güvende hissetmiyordu. Bütün gece bir o yana bir bu yana döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zaman Yolcuları [ZAS -2] (Tamamlandı)
Ciencia FicciónZÜMRÜD-Ü ANKA SERİSİ -2 Hiçbir insan sıradan değildir, her birinin kendine has yetenekleri vardır. Süper kahraman olmaya gerek yok, eğer kontrollü davranırsanız, dünyayı kurtarabilirsiniz. Sıradan olduklarını sanan beş genç bir gün yeteneklerinin ve...