Bu kitapta geçen tüm kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.
Unutmak; senden göçmek, demekmiş.
İhtimali bile sarsar yüreğimi.°°°
Susmak, kabul görmek midir? Evet, çoğu zaman sessiz bir kabulleniştir. Hissizliğin dem vurduğu, beni kendimden soyutladığı şu kısacık zamanda sergilediğim tek performans, susmak olmuştu. Duyduklarım, beni kırmış mıydı? Emin değildim.
"Ne tuhaf bir çark değil mi?" diyerek cebine uzanan kanlı eli, ezilmiş bir paketi gün yüzüne çıkarırken o hâlâ dimdik yüzümü izliyordu. "Ölmek için yaşıyoruz, yaşamak için öldürüyoruz." Paketi ters çevirerek içindekilerin dökülmesini sağladı. Kırık bir sigara ve siyah bir çakmak, uzatmış olduğu bacakları üzerine düşerken kısa bir süre gözlerini benden ayırarak sigarayı parmakları arasına alıp çakmak yardımıyla tutuşturdu. Hafif karanlık mahzende, sigaranın turuncu ışığı minik bir ışık huzmesi yaratırken düşüncelerimin beni yerden yere savurmasını sessiz bir kabullenişle izliyordum.
Kırık sigara parmakları arasında ikiye ayrılırken ateşlenen tarafı beyaz pantolonun üstüne dökülüp saniyeler sonra minik bir delik açmıştı. En ufak bir tepki vermedi, yeniden sigaraya uzanıp aynı sakinlikle bir defa daha tutuşturdu. İnce dudakları arasına kıstırdığı sigaradan büyük bir nefes çekerken gözlerini kısmış, dikkatle yüzümü inceliyordu.
Sigarayı yavaş bir hareketle dudakları arasından çekip bana doğru uzattı. "İster misin?" diyerek alayla sırıttı. Bir tepki vermeden öylece onu izlediğimi görünce sigarayı yeniden dudaklarına götürdü."Neden?" dedim hesap sormak ya da gerçekten de nedenini öğrenmek istemiştim.
Kısık gözleriyle sigarasını içmeye devam ederken gözlerini benden çekerek, isle kaplanmış olan tavana dikti. Sol gözünü kapatarak sigara dumanını havaya üfledi.
"Bilmem," dedi omzunu silkerken fazla umursamaz duruyordu. Sağ gözünü de kapatarak başını arkasındaki duvara yaslayıp iç çekti."Küçükken arkadaşım olmadı hiç," dedi içimde ufak bir sızı hissetmeyi bekledim, ama en ufak bir kıpırtı dahi yoktu.
"Hep yalnızdım," dedi bitmek üzere olan sigarayı dudaklarına doğru götürürken gözlerini aralayarak devam etti. "Babam," dedi yüz ifadesi sertleşip tiksinç bir hale büründü, bu kelimeden hoşlanmadığı belliydi. "Arkadaş edinmeme asla izin vermedi, kilit altında tutardı beni." Sigarayı ayaklarımın önüne fırkatırken yüzünde tek bir mimik yoktu. "Bir canavar gibi," dedi gözleri gözlerimle kesişirken ürperdiğimi hissettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zehap
Teen Fiction°°° ''Ağlama! Gözlerin yeşilken güzel, onları buğulu olunca göremiyorum,'' dedi gaza biraz daha yüklenirken üzerindeki bakışların yoğunluğunu hissedebiliyordu, dayanamadan yeniden döndü Şirasına. Yeşilin kendince en güzel tonuydu onun gözleri, yeşil...