25

357 17 3
                                    

Sabah gözümü adliyede açtıktan sonra başka bir ihbarla olay yerine gitmek zorunda kalmıştım. İşin garip tarafı ilk defa bir ormanda yaşanan olay için gidiyordum. Kadın cinayetiydi. Garipti. Çok garipti hem de. Bir insan, bir insanı neden öldürmeye ihtiyaç duyardı? Birini sevmiyorsan hayatından çıkarırdın. Öldürmek neyin nesiydi?

''Savcım siz gelmeden cesede dokunmadık.'' Memura anlayışla kafamı salladığımda komiserden bilgileri alıp siyah örtüye yaklaştım. Gericiydi. Bana verilen eldivenleri giydikten sonra örtüyü kaldırmalarını istedim. Gördüğüm manzara dehşet vericiydi. ''Reha.'' Dediğimde anlam verememiştim. Gerçekten oydu. ''Tanıyor musunuz?''

Cevap veremediğimde idrak etmeye çalıştım. Daha geçen hafta tartıştığım kız gözlerimin önünde ölü bir biçimde yatıyordu. Nasıl olurdu? ''Otopsi için alabilirsiniz.'' Görünürde bir sorunu yoktu. Kafasından darbe alındığı bilgisi vardı. Etraf incelendiğinde ben de bakındım. Aklımdaki tek soru Defne neredeydi? Haberi var mıydı ya da? Kafam yine darmaduman olmuştu. Her ne kadar kötü birisi de olsaydı ölümü beni üzmüştü. En azından bu şekilde ölmesi doğru değildi. ''Yakınlarda bir eşya var mıydı bulduğunuzda?'' Komiser hayır anlamında kafasını salladı. ''Yoktu efendim. Telefon, cüzdan hiçbir şeye rastlamadık.''

''Anladım.'' Benim bilgim sadece adıydı. Bunu onlara da bildirdikten sonra olay yerinde işim bitene kadar kaldım. Tekrar arabaya yürüyecekken ayağım bir şeye takıldı. Bileğim biraz yan döndüğünde hızla dengemi sağladım. ''Savcım iyi misiniz?'' Hemen kafamı salladığımda dikkati üstüme çekmek istemedim o an. Farkettiğim şey çarptığım taştı. Onu işaret ettim. ''Taşı çıkarın. Üstünde kan var.'' Birkaç kişi yöneldiğinde toprağı eşeleyip bir kısmı gözüken taşı çıkardılar. Kim yaptıysa iyi bir şekilde cinayet silahını saklayamamıştı. ''İncelemeye alın onu da. Parmak izi kalmıştır elbet.''

Belli bir vakte kadar orada durduğumda başka kanıt olabilecek şeyleri araştırdım. Tutanağı imzalayıp adliyeye döndüğümde otopsinin çıkmasını bekledim. Bugün içinde belki mümkün değildi ama olabildiğince hızlı çıkmalıydı. Kendi odama girdiğimde düzgünce düşünmeye çalıştım. Kapıda adımı her gördüğümde içimi bir burukluk kaplıyordu. Aylar öncesi kulis odalarında ismim yıldızla yazılırken şimdi adliye koridorlarında yazıyordu. Bu o kadar acıydı ki benim için. Hareketleri unutmamak için bazı geceler tekrar tekrar sanki gösterideymişim gibi dans ediyordum. Unutmak istemediğim tek şeydi. Bir de Araftı.

Yine görmüyordum onu. Kahretsin ki görmüyordum. Sadece Buğra ile konuşuyordum, ondan alabiliyordum haberini. Onu özlüyordum. Bu düşüncelerden sıyrıldığımda odanın kapısı çalmıştı. ''Gir.''

Reha'nın kimlik tespiti yapıldığında onun hakkında bilgiler verilmişti. Gerisi adli tıpa kaldığında girmem gereken duruşma için hazırlandım. Annemin aradığını görmemle odamdan çıkarken onu yanıtladım. ''Canım.''

''Çiçeğim napıyorsun?'' Elimdeki dosyalarla yürürken onu yanıtladım. ''Duruşmaya gireceğim birazdan dosyalarımı inceliyorum. Sen napıyorsun?'' Koşuşturmaca içindeydi her zamanki gibi. ''Ay bende hazırlanmaya çalışıyorum. Akşam gelecek misin diye sormak istedim.''

''Geleceğim. Zaten duruşmadan sonra işim kalmadı bugünlük, çıkarım hemen.'' Başka zaman olsa kalırdım ama görmek istediğim biri vardı. ''Tamam elbiseni hazırlattım ben. Eve gelince görürsün.'' Onu onaylayıp telefonu kapattığımda salona ilerledim. Birkaç kişi ile selamlaştıktan sonra başlayacak duruşmaya girdim. İnsanlar bir garip bakıyordu. Sadece birkaç sorguya girmiştim buna rağmen çok katı olduğumu düşünüyorlardı. Konuşurlarken duymuştum. Bence değildim. Her işin bir ciddiyeti vardı, bu da böyleydi sonuç olarak.

Hakimin sözüyle hazırladığım dosyadaki delilleri okuduktan sonra geri yerime oturdum.

Tutuklanması sonucu cezaevine gönderilirken birkaç belgeyi imzalayıp oradan da ayrıldım. Yeterince geç olmuştu bugün için zaten. Eve dönerken yol üstünde bale kursunu görmemle burukça gülümsedim. Birkaç gün sonraki bir gösteri için protokol olarak davet edilmiştim. Gitmeyi de düşünüyordum ne yalan söyleyeyim. Ama izlemektense o sahnede olmayı özlemiştim. Şu an için oluru yoktu. Umarım gözlerimi kapatmadan o sahneye son kez de olsa çıkabilirim.

GirdapHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin