27. BÖLÜM

7.1K 237 7
                                    

Şuan da kucağımda Mert, yanımda abim konağın kapısının açılmasını beliyoruz. Stresten dolayı oluşan gerginliğimi mesleğimdeki direktiflerle bile  geçiremiyordum. Abim gerildiğimi anlamış olacak ki sırtımı sıvazladı.

"Gerilme bu kadar." Gözlerimi devirip ona döndüm.

  "Söylemesi kolay tabi. Şuan aklımdan binbir tane senaryo geçiyor."

"Biliyorum senin için zor ama sakin olmaya çalış. En azından Mert için." Cidden Mert bile benim bu gerginliğimden etkilenmiş sus pus kucağımda duruyordu. Sonunda kapı açılınca bizde içeri girdik.

"Dedemler neredeler Zilan?"

"Salondalar." Başını sallayıp elini belime koyarak beni yönlendirdi. Merdivenlerden çıkıp karşıdaki kapıdan girince bizi büyük bir oda karşıladı. Baş köşede dedem diye tahmin ettiğim yaşlı biri oturuyordu. Yanında babam ve diğer yanında babaannem. Babaannemi geçen Miran ile otururken de görmüştüm.

Babaannem yüzündeki gülümsemeyle bana bakarken o an içimden tebessüm etmek geldi. Küçük bir gülümseme sundum ona. Dedemin ise yüzü ifadesizdi. Ne düşündüğünü anlayamıyordum. Babam benim gelmeyeceğimi sanmış olmalı ki hala şaşkınlığını üzerinden atamamıştı.

"Git ellerini öp" diye fısıldayınca kaşlarımı kaldırdım.

"Emin misin? Bunun iyi bir fikir olduğnun sanmıyorum."

"Dediğimi yap sen" dedi.

"İyi de görüşmeyi onlar istemiş. Sanki ben istiyormuşum gibi bir de ellerini mi öpeyim? Ayrıca insan bir hoşgeldin der. Bu ne geldiğimden beri yüzüme bakıyorlar." Öksürerek gülümsemesini saklayıp

"Sen bilirsin" dedi ve dedemlere döndü.

"Dede. Sana bahsettiğim torunun Esim." Burun kıvırınca şaşkınlıkla kaşlarım kalktı.

"Esim de ne biçim isimmiş öyle. Yok muymuş bilindik bir isim." Anlaşılan dede biraz huysuz birisi.

"Valla oğlunuz koymuş ismimi. Tabi yine de siz daha iyi bilirsiniz." Adam beni takmadı! Abimin dibine girip fısıldadım.

"Abicim sen emin misin beni görmek istediklerine? Sanki biraz zorlama görüşüyormuş gibi bir hali var." Elini ensesine götürüp kaşıdı.

"Şey... seni babaannem görmek istedi. Dedemi de zar zor ikna etti. Aslında seni merak ediyor ama şuan ağırdan alıyor." Dişlerimi sıkarak söylendim.

"Keşke söyleme zahmetine girseydin abi!" Birşey söylemeyerek beni sedire yönlendirdi. Babaannem elini dizime koydu.

"Esim kızım."

"Efendim?"

"Sen dedene bakma. O da alışacak sana merak etme. Kaç yaşındasın?"

"21"

"Annen nerede?" Boğazıma oturan yumruyla babamın gözlerinin içine bakarak cevap verdim.

"Öldü." Abim konuyu değiştirmek için söze girdi.

"Yemek hazırdır. Hadi yemeğe geçelim." Herkes ayaklanıp yürümeye başlayınca bende Mert ile birlikte onları takip ettim.

"Eşim?"

"Efendim canım?"

"Onlay kim?"

"Onlar benim babaannem ve dedem."
"Şeni üzüyoylay mı? Üzüyoylaysa hemen eve gidelim." Bu haline gülümsedim.

"Hayır birtanem. Beni üzmüyorlar. Eğer üzerlerse gideriz." Kollarını boynuma sarıp yanağımı öptü.

"Tamam o zaman. Ben çok acıktım."

GEÇMİŞTEKİ YARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin