Sinem ile Müsteşarı Başbakan ve Eşi evlerinin kapısında karşıladılar. Müsteşarın ani evliliğine çok şaşırdıklarını, birbirlerine çok yakıştıklarını söyleyip tebriklerini yinelediler. Kısa bir süre sonra Dış İşleri Bakanı ve eşi ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve eşi de onlara katılıp onlar da tebriklerini ilettiler.
Dışişleri Bakanı " Sinem Hanım Sayın Başbakan ve Enerji Bakanının bir arada olduğu bir görüşme talebiniz vardı. Görünüşe göre galiba görüşme kendiliğinden gerçekleşiyor " diyerek gülümseyince Başbakan ve Enerji bakanı dikkatlerini Sinem'e yoğunlaştırdı.
Sinem " Ah Sayın Bakan çok tatlısınız ama küçük bir nüansı kaçırdınız sanıyorum" dedi şirin bir gülümsemeyle. Dış İşleri bakanı " Rus Ticaret Heyeti'nin yemekli toplantısında benden rica etmiştiniz. Yanılıyor muyum yoksa?" dedi.
Başbakan ve Enerji Bakanının ilgisi daha da artmıştı." Estağfurullah Sayın Bakan. Elbette yanılmıyorsunuz. Talebi size Sinem SERENLİ iletmişti. Sinem SERENLİ ve SERENLİ Holding'in randevu talebi hala geçerli ama Sinem SERENLİ burada değil. Üstelik talep edilen randevu ile ilgili iletilmiş herhangi bir bilgi de mevcut değil. Burada Sinem GÜVENER var öyle değil mi?" diye gülümsedi.
Başbakan keskin zekâsı ile durumu hemen kavrayıp araya girerek Dış İşleri Bakanının imdadına yetişti " Yahu Sayın Bakan yurt dışı seyahatleri seni fazlasıyla yormuş galiba. Gündemi kaçırmışsın. Bu akşam çiftimizin evliliklerini kutluyoruz. İş konusu başka" deyince Dış İşleri Bakanı " Çok özür dilerim galiba pot kırdım. Telafisi de bana düşer. Lütfen bağışlayın. Yahu Şahin O kadar bekâr beklemenin ardında turnayı gözünden vurmak varmış haaa. İnanın evliliğinize çok sevindim" diyerek olayı toparladı.
Başbakan'ın eşi fırsatı yakalamışken hemen araya girip " Bu siyasilerin arasında azıcık yalnız bırakmak zorunda kaldım hemen sıkıştırdılar mı yoksa taze gelinimi? Siz beyler devlet İşleriyle uğraşın haydı çalışma odasına gelinimi bana bırakın bakayım" deyince beyler gülümseyerek çalışma odasına geçerken Başbakan Dış İşleri Bakanına " Hadi gene tam zamanında yetiştim. Az daha bir çuval inciri heder edecektik. Yahu sandığımdan da çetin cevizmiş. Tevekkeli değil Borsa Başkanı öve öve bitiremiyor " diye fısıldayınca Dış işleri bakanı " Geçen krizde kendi servetinden 86 milyon dolar, Holding servetinden de 114 milyon dolar aktarmış borsaya. Bu sayede para kaçışını engellediği gibi yabancıları da 50-60 milyon dolar tokatlamış. Bakar mısınız mütevaziliğe dobra dobra kocamın karısıyım diyor yahu. Size bahsetmiştim Rus Ticaret Heyeti bile hayran oldu. Sıkıntıları şip şak çözüp gitti ağzım açık kaldı vallahi. Bir kez daha hayran oldum. Randevu talebini bir an önce verin vallahi meraktan öleceğim Sayın Başbakanım" diye fısıldaşarak çalışma odasına geçtiler.
Hanımlar bir arada kalınca Başbakanın eşi Sinem'e " Lütfen merakımı mazur görün Sinem Hanım neden dövme yaptırma gereği duydunuz? Tabii sakıncası yoksa" dedi. " Elbette sakıncası yok hanım efendi. Öyle zevk için yaptırmadım onları. Yakından bakın lütfen?" dedi.
Bayanlar kolundaki dövmelere yakından bakınca Başbakanın eşi " Aaaaa yara izi varmış. Bacağınız da mı aynı?" diye sordu. " Ameliyat izleri. Bacağımdaki yara izi daha uzun" dedi. " Yaa gerçekten çok hoş olmuş. Tv. De gördüğümde çok beğensem de aklım onaylamamıştı. Bunları hep uçuk kaçıkların işi olarak değerlendirirdim. Ne kadar güzel olmuş. Zevkinize hayran oldum. Defne dalı pek yakışmış " dedi Hanımefendi. " Aaaa Defne dalımıymış? İnanın bilmiyordum Hastanede Canan Hemşirenin sevimli oğlu ve benim de sonradan kankam olan Erdal attı ortaya fikri. İnternetten bir sürü resim çıkardı. Şakaydı eğlenceydi derken silinebilenlerden uyguladık. Beğenince kalıcı yaptırdım. Valla Sizin gibi Prof. Dr. Can ATAKLI bile onaylamasa da beğendi. " Hastanemde böyle bir şey yaptırdığınızı birinden duyarsam seni öldürürüm " diye de tehdit etti" deyince hanımlar gülüştüler.
Başbakanın eşi kısa bir süre izin isteyip başka bir odaya giderek geri döndü. Elinde kenarları el işlemeli kare atlas kumaş parçası, diğer elinde de aynı parçanın katlanmış olanları vardı. Elindeki işlemenin içinde ise dövmelerinin aynı altın sırma ile işlenmiş defne dalı figürleri vardı. Getirdiklerini Sinem'in kucağına koyup " Lütfen kabul edin Sinem Hanım. Küçük bir evlilik armağanı" dedi.
Sinem birinin katlarını açıp hayranlıkla seyrederken " Ayyy hanımefendi çok tatlı bir şey. Çok beğendim. Cehaletimi bağışlayın yurt dışında yetiştim ve böyle bir şeyi hiç görmedim. Eh annesizlik ve yabancı ellerde büyüyünce de eğiten öğreten de olmadı. Bunların ne amaçla kullanıldığını da anlatırsanız seve seve kabul ederim" dedi.
Başbakan Eşi tatlı bir gülümseme ile " Salonlarda Koltuklara ve sehpalara, Yatak odasında ise Yatak örtüsü üzerine ve oda takımlarının üzerlerine örtülür. Türk kadınlarına özgü bir gelenektir. Yurt dışında kullanılmadığından bilmemeniz gayet normal. Üstelik senin kulvarın çok farklı canım. Bilmiyorum diye üzülme ve bilmeyişini de önemseme. Bunlar da zaten artık nostalji oldu" dedi.
Zaman çok çabuk geçti. Vedalaşıp ayrıldılar. Araba Başbakanlık köşkünün kapısından çıkar çıkmaz Müsteşar " Akıllı karım, gururum. Yerim ben seni yer" diye dudaklarına yapışınca onların öpüşmelerine Fidan ile Gülce kikirdeştiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )
General FictionSina Amerika'da doğup büyüyen, Stajını NASA'da tamamlayan Bilgisayar donanım ve yazılım Mühendisiydi. Babası Cevdet SOLEY ise Türkiye' nin yetiştirdiği önemli bilim insanlarından biriydi. Sinem eğitimini Avrupa'da tamamlayan moda tasarımcısıydı. Bab...