BÖLÜM-90

6 0 0
                                    

            Haftaya Almanya ve Fransa Başbakanının Ekonomi ağırlıklı toplantısını izleyerek başladılar. Mali problemli iki ülkeye yapılacak yardımlar konusunu görüşüyorlardı. Günün ikinci yarısında Fransa'nın mali yardımın boyutu ile Banka kurtarma operasyonuna karşı olduğunu açıklaması borsalarda zincirleme sarsıntıyı başlatırken Maliye Bakanı ve Merkez Bankası Başkanı ekonomik göstergelerdeki olumsuzluklar ile enflasyon oranlarındaki yükselişler konusundaki açıklamaları da üstüne tuz biber olunca Borsa tepetaklak olmuştu.

         Borsa genelinin hisseleri orantılı düşüş yaşarken SERENLİ Holding ve Bağlı A.Ş. lerinin hisseleri sanki yıldırım hızıyla düşüyordu. Seans sonuna doğru hisselerin tamamı ikinci dibi görmüştü. Kapanış sonra arayan Serkan " Sinem Hanım Müthiş organize çalışıyorlar. Alıcı ve satıcılar kendileri. Alt basamaklara yoğun alım emri verirken üst basamaktan gelen satışları topluyorlar. Şu ana kadar tüm kuruluşların arz hisselerinin %48 kadarını topladılar" diye bilgi geçmişti.

        İkinci günün seanslarında Borsa geneli hemen hemen ikinci diplerinde yatay seyre geçerken SERENLİ ve bağlı kuruluşlarının hisseleri Üçüncü dibi zorlamaya başlamıştı. Serkan Hisselerin % 90' ı geçtiğini haber verdi. Sinem Ece ve Serkan'a operasyona başlamaları talimatını verdi. Serkan ve Ece disket emirleri ile birlikte Hisselerin bir baremden fazla yükselmesine izin vermeyecek şekilde sürekli arz miktarının % 50 fazlası alım emri gireceklerdi. Bıkıp usanmadan kaç gün sürerse sürsün Arz hisselerinin tamamını toplayana kadar bu şekilde devam edeceklerdi.

         Üçüncü günün seans açılışını izlerken Serkan ve Ece' nin alım emirlerini hatasız girdiklerini görünce sevindi. İlk 15 dakikanın sonunda Serkan " Alım emirlerimize cüzi miktarlarda satışlar geliyor Sinem Hanım. Sanıyorum satıcılar Borsadaki krizi kaçıran küçük yatırımcılar. Yabancılar toparlanmayı bekleyip küçük miktarlarla tavan satışlar yapmayı planlıyorlardı. Alım miktarlarımız şok etmiş olmalı" dedi. " Bu şekilde devam edin ben ayrılıyor sahayı size bırakıyorum. Ara sıra haberleşiriz" dedi Sinem.

        Telekonferans ile Kırka sahasından ve Eskişehir'den bilgi aldı. Sahadaki gelişmeler canını sıkmıştı. Planlanandan yavaş gidiyorlardı. Güvenlik Müsteşar Bey'in girişini haber verince Kocası ve beraberinde gelen Savcı Hakan BİRBEY 'i karşılamaya indi.

         Savcı İle Müsteşar araçtan indiler. Müsteşar Savcıya Sinem'i tanıştırdı. Savcı Hakan BİRBEY Müsteşar gibi boylu, yapılı, oldukça yakışıklı, gözlerinden zekâ fışkıran, bakımlı ve karizmatik bir adamdı. Üstelik oldukça da şık giyinmişti. Savcı Hakan Bey'in iltifatları eşliğinde Müsteşarın SİSER 'deki odasına girdiler. Müsteşar masasına geçip koltuğuna kurulurken Sinem ile Savcı Bey de karşılıklı misafir koltuklarına geçtiler.

        Yerlerine oturunca Savcı Bey " Makam Koltuğuna geçip oturduğuna göre burası senin çalışma odan olmalı. Yemeğe gidiyoruz diye kandırdın mı yoksa beni" diye Müsteşara takılınca " Evet Hakancım burası benim çalışma odam. Eşimin çalışma odası bitişikte. Üstelik kandırmadım. Sana Ankara' nın en güzel manzaralı restoranında eşsiz bir yemek ısmarlayacağım. Ama ne yazık ki bu restorana bir daha gelemeyeceksin. O nedenle iyice acıkıp yemeklerin tadına varmanı istiyorum acele etme lütfen. O zamana kadar sana yetkili olduğun bazı adli dosyalar ile ilgili bir sunum yapmak istiyorum. Geldiğinden beri o dosyaları incelediğini ve dosyalara vakıf olduğunu biliyorum. O dosyalar dolaylı olarak MİT'i de ilgilendiriyor. Sunumdan sonra sana teklifim olacak. Kabul edersen ne ala. Kabul etmez isen sana böyle bir sunum yapılmamış olacak, sadece manzaralı restoranda muhteşem bir yemek yemiş olacaksın. Başlayalım mı?" dedi.

SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin