SIRA DIŞI YAŞAM ÖYKÜLERİ-2 ( KAYIP FORMÜL )

BÖLÜM-29

            Kemal SOYUER ve Tonton Can odaya döndüklerinde Sinem Dr. Meral' i de çağırdı. Serap Hemşire ve Canan Hemşire izin isteyip odadan çıktıklarında Sinem " Sizleri işinizden alıkoyduğum için özür dilerim. Sizinle konuşmak ve içimi dökmek istiyorum. Rica ediyorum lütfen söyleyeceklerimi bitirene kadar sözümü kesmeyin toparlayamamaktan korkuyorum. Öncelikle Hocam size, Meral Hanıma, çok ama çok teşekkür ediyor, minnetlerimi ifade edecek kelime bulamıyorum. Şu an öyle mutluyum ki büyülü bir rüyada gibiyim. Herkes öyle tatlı, öyle ilgili, öyle sevgi dolu ki mutlu olmamak elimde değil bu madalyonun bir yüzü. Madalyonun öteki yüzü ise bambaşka ve şu an madalyonun öteki yüzünden ölesiye korkuyorum. Ben kimim? Sinem SERENLİ kim? Gerçekten Sinem SERENLİ' miyim? Sinem SERENLİ isem kaza öncesi neden yok? İnsan annesini, babasını, çevresini nasıl hatırlamaz? Beynimde uçuşan yüzlerce soru işareti beynimle birlikte bedenimi mi de kemiriyor sanki. Ben ki Sinem SERENLİ' miyim diye şüphe ederken sizler şüphe etmiyor musunuz? Benimle ilk karşılaşan Merve " Sadece bakışlarınıza şaşırdım hiç böyle tatlı baktığınızı görmemiştim " dedi. Bir kaza insanın bakışlarını değiştirir mi? Kemal Bey sizi diğer beylerle ilk gördüğümde içim ısındı sanki. Bana bir babanın evladına baktığı gibi bakıyordunuz. Yine de bakışlarınızda soru işaretleri vardı. Merve bana Nadir Bey ile kaza öncesi aramın iyi olduğunu söylemişti. Oysa sizinle birlikte odaya girdiklerinde o adamdan iğrendim sanki. Bitim kadar sevmedim. Hayri Bey ise tüylerimi diken diken etti, adeta midemi bulandırdı. O ikisinden neden daha görür görmez iğrendim? Özür dilerim Kemal Bey bu söylediklerimin sizi çok şaşırttığını fark ediyorum ama içimden geçenleri söylemek zorundayım ve söylediklerimin size neler düşündürdüğünü de bilmiyorum. İkiniz de bana şu an şaşkınlık içerisinde soru işaretleri ile bakıyorsunuz. Bu bakışlarınıza rağmen ikinizi de çok sevdim ve hala da seviyorum. O adamları ilk gördüğümde ne kadar iğrendiysem ikinizi de o kadar sevdim. Alman Hocayı hep birlikte dinledik. Doktor KOREL ile zaten tedavi sürecinde uzun uzun konuştuk. Hoca özetle çevre hazır olmalı diyor. Yarın bir konuda karar verdiğimde Kemal Bey " Kızım daha önce öyle değil böyle söylemiştin " derse ne derim? Kusura bakmayın ama içimden güçlü bir ses o ikisi için " Bunlar kesinlikle namussuz " diyor. Diyelim ki Avukat durumumu bir şekilde öğrendi ve işi hukuki boyuta dayandırdı. O namussuzla nasıl savaşacağım. Kemal Bey bilgisayarı inceledim. Hatırı sayılır bir servet var ortada. Böyle bir konumda aklınızdan onlarca soru işareti geçerken bu servetin yönetimini yine de bana bırakmaya gönlünüz razı mı? Görünen o ki dünyada ikinizden başka kimsem yok. Babam size güvendiğine göre mutlak bir bildiği vardır ve ben de ikinize sonsuz güveniyorum. Sizden dileğim odur ki lütfen hazır bir aradayken oturup enine boyuna düşünüp karar verin. Ben eğer Sinem SERENLİ olacak isem Hoca' nın söylediği beşeri durum umurumda değil. Zaten hısım akrabam yokmuş. Üç kıçı kırık kız da zaten bana param için tahammül ediyormuş etmeyiversinler. Benim için şu anda üçünüz, Merve, Serap ile Canan'dan başka kimse yok. Olsun da istemiyorum. Daha ötesi Servet de umurumda değil. Her şeyden önce yaşamak istiyorum ben, hayatımın her anını doyasıya yaşamak. Savaşmak da isterim ama siz yanımda olursanız. Sinem SERENLİ olacaksam da Ali Fuat ve Elaine' nin kemiklerini sızlatmayacak, adlarına şanlarına yaraşır bir evlat olmak istiyorum. İkilemler içinde yaşamaktan çok sıkıldım. Yalvarırım size bir an önce karar verin yoksa çıldıracağım" dedi. Artık engellemekte güçlük çektiği gözyaşlarını tutmaktan vazgeçti.

          Tonton Can " Meralim Sinem ile ilgilen biz Kemal ile bir Kahve içelim. O zamana kadar Sinem de biraz rahatlamış olur" dedi. Tonton Can ve Kemal Bey odadan çıkarken Dr. Meral etajerin üzerinden aldığı ıslak mendil ile Sinem'in gözyaşlarını siliyordu.