Minevra

6.4K 505 66
                                    

"Atina şehri yeni kurulmaktadır ve şehrin sahibinin kim olacağı tartışma konusu olur. Bütün Olimpos tanrıları bir araya gelirler. Çeşitli yarışmalar sonucunda bir tanrı ve bir tanrıça kalır. Bu tanrı ve tanrıça Poseidon ile Athena'dır. Jüri tanrılar bu şehre en büyük hediyeyi verecek olanı şehrin sahibi seçeceklerini belirtirler. İlk olarak kendinden emin Poseidon öne çıkar. Üç başlı mızrağını yere vurur ve yer yarılarak bir at ortaya çıkar. Poseidon atı herkese göstererek "Bu evcil bir attır, insanı yorulmadan istediği her yere götürür, onun yüklerini taşır." der. Bütün tanrılar büyülenmiştir bu hayvan karşısında. Athena ise küçük bir gülücük atar ve ünlü mızrağını yere saplar. Mızrağın saplandığı yerden bir filiz çıkar ve büyür büyür çok güzel bir zeytin ağacı olur. "Bu da zeytin ağacıdır. Meyvesi olan zeytinin saymakla bitmeyen özellikleri vardır. Zeytini insanlar yiyebilirler, yemeklerine katabilirler. Yağını yapıp, yakarlar, geceleri aydınlatırlar. Yemeklere dökerler, çok güzel lezzetler elde ederler. Aynı zamanda bozulmaz ve bozulmasını istemedikleri yiyecekleri saklarlar. Ve böyle faydaları daha da sayılabilir." der zeki tanrıça. Bütün tanrılar bakakalmıştır bu ağaca. Hepsi tebrik eder Athena'yı, artık şehir ona aittir. Şehrin ismine de Atina denecektir bundan sonra. İlk başta köylerden oluşan Atina zamanla önemli bir hal alır. Poseidon ise, belki de bir tanrıçaya yenilmekten, tüm siniriyle üç başlı mızrağını dağa fırlatır. Dağa saplanır mızrak, hala mızrağın izinin orada olduğu söylenir. Ayrıca Athena'nın o meşhur ağacının da Atina'daki Akropolis'te portikonun yanında duran zeytin ağacı olduğuna inanılır. Aynı zamanda Athena Arakne'yi kendisinden daha üstün bir dokuma yeteneğine sahip olduğunu iddia ettiği için örümceğe çevirir ve Medusa'yı da kendi tapınağında Poseidon ile beraber olduğu için baktığını taşa çeviren, yılan saçlı çirkin bir yaratığa çevirir. Daha sonra da Medusa'yı öldürmek üzere yola çıkan Perseus'a yardım eder. Benim Athena hakkında öğrendiğim bu efsaneler. Tabi tam dinlediysem Antik Yunan Tarihi'nde." dedim. Henüz normal bir insan olduğum zamanlarda derslerle aram pek yoktu. Ama bir şekilde hep başarılı bir öğrenciydim. Nedenini de 19 yaşıma kadar öğrenememiştim. "Athena ; zeka tanrıçası." diye fısıldadım tekrar. Jason gözünü yoldan ayırmadan beni dinlemişti. Persephone bize olan biteni anlattıktan sonra Pan onu Demeter'in yanına götüreceğini bizim bir an önce Athena'yı bulmamız gerektiğini söylemişti. Oradan ayrıldığımızdan beri ise Jason donuk bir ifadeyle sadece arabayı kullanıyordu.
"Athena yani Ariçem ismiyle Minevra ki Dünya'da Roma mitolojisinde bu şekilde çağırılıyor , Aristo'nun kız kardeşi. Zeka, strateji ve barış tanrıçasıdır. Athena , Ariçem'in baş koruyucusudur. Aristo , Zaman Koruyucusu tarafından Ruh olarak seçildiğinde Tanrıça Minevra'da oradaydı. Zarafeti ve zekasıyla Zaman Koruyucusu'nun dikkatinden kaçmadı. Zaman Koruyucusu onu Ariçem'in koruyucusu ve baş tanrıçalardan biri olarak görevlendirdi. Çember üyeleri Zaman Koruyucusu ile Tanrı ve Tanrıçaların arasındaki bağdır. İki tarafın güçlerinin birleşimini temsil ederiz. Athena , Ariçem'i ve Sonsuz Çember Kurulu'nu korumaya yeminliydi. Walter'ın Ariçem'e el koymasının ardından Athena savaşa hazırlık için bizim gibi yandaş aramaya çıktı. Riddle ile irtibat halindeydi sürekli. Athena bu savaşta bizim için büyük bir yardımcı olacaktır. Athena , görevinin etkisiyle giderek bir Savaş Tanrıçası'na dönmeye başlamıştı. Stratejik zekası ve gücü hiç yenilmemesinin asıl nedenleri. Athena , Aristo'nun elementleri bükmesiyle yarattığı söylenilen özel bir kalkan taşır. Adı Aegis. Kenarı yılanlarla süslü kutsal bir kalkandır. Kalkanın üzerinde, değişik süslemelerle birlikte Medusa'nın başının resmi bulunur. Bu kalkanın önünde en güçlü ordular bile bozguna uğrar. Zeka tanrıçası olan Athena, bu özelliğini annesi Metis'ten almıştır. Metis , Aristo ve Athena'yı tek başına büyütmüş. Aynı zamanda Antik Yunan'da yani Zaman Koruyucusu çemberi kurup Aristo ve diğerlerini yanına almadan önce öğretmenlik yaptığından bahsedilirdi. Athena'nın bilgeliği ve adaleti kısa zamanda Arisler arasında baş tanrıçalardan sayılmasına neden oldu. Hatta onun hakkında yazılar yazıldı :
Ve Efendi çıkardı bir gün Dünya'dan

Çakır gözlü yaman Minevra'yı,

O Ariçem'i birbirine katan tanrıçayı,

O hiç yorulmadan orduları yöneten,

O cenk ve savaş bağrışmalarından hoşlanan,

Yüceler yücesi sayılan tanrıçayı. " diye bitirdi. Minevra'nın bizim tarafımızda olması içimi bir nebze de olsa rahatlatmıştı. Daha fazla ortamdaki gerginliğe dayanamayarak "Jason bu senin suçun değil. Seni kullanacaklarını tahmin edemezdik. En azından benim zihnim için." dedim. Jason yavaşça nefes alarak "Alison bu durumda böyle bir açık vermemiz sadece aptallık. Bunu düşünmem gerekirdi. Her dakika , yanımda olduğun her dakika neredeyse tehlikede sayılırsın. Zihnini serbest bıraktığın anda her türlü saldırıya kalkışabilirler." dedi. Sinirle ifadesi kaskatı kesilmişti. Her an her şeyi kontrol altında tutmaya çalışmak çok zor olmalıydı ve Jason bunu neredeyse kusursuz bir şekilde hallediyordu. Her zaman bir şekilde bizi en kötü durumdan bile kurtarmıştı. "Jason... Lütfen. Sen elinden geleni yaptın." diyerek elimi yavaşça omzuna koydum. Nefes alış verişini kontrol etmeye çalıştığını görebiliyordum. Pişmalığını da...
***
"Merhaba Ruh'un çocukları , neye borçluyum ziyaretinizi ?" dedi. İkna edici bir ses tonu vardı. Kibar ve dinlendirici... Jason bir adım öne çıkarak "Tanrıça Minevra izin verirse göstermek isteriz." dedi. Sakin bir tavırla bakışlarını bana çevirdi. Elini bana uzattığında yanına gittim. Minevra gözlerini üzerimden ayırmadan baştan aşağıya beni inceledi. Her hareketi üstün bir asalet ve zarafet içeriyordu. Birkaç adım atarak tam önümde durduğunda "İzin verir misin ?" diyerek Jason'a elimi bırakmasını işaret etti. Jason bir adım gerileyip arkamıza geçti. Minevra şimdi gözbebeklerimi delip geçmek istermiş gibi bakışlarını bana odakladı. Elini alnıma koyup boşta kalan eliyle de diğer elimi ters çevirip baş parmağıyla avuç içime dokundu. Bir anda tüm odanın karanlığa bürünmesiyle sert zemine çarpmam bir oldu. Olup bitenleri tam hatırlayamasam da sadece Minevra'nın "Ölüm geliyor , çok fazla ölüm..." dediğini duymuştum.

ARİÇEM 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin