İyi okumalar...
Düzenlenmiştir.
Berke'den
Aklımı kaçırmak üzereyim.!Hala Alara'dan bir haber yoktu. Annesi ile Gamze'ye gittiklerini düşünüp onu aramıştım ama ondan da iyi bir haber çıkmamıştı. Bunun üzerine herkes ayaklanmıştı. Hepsi burada. Abisi, Cemre, Mert, Meriç, Gamze, Yağmur, Emre hatta Kaan bile buradaydı. He birde şu arkadaşı olacak Doruk o çocuğu hiç sevmiyorum ama neyse.
Birden kapı çaldı. Bu Alara olabilirdi. Herkesin gözü kapıdaydı. Koşarak kapıyı açtım. Karşımdaki şerefsizi görmemle kaşlarım çatıldı.
"Ne işin var lan senin burada?"
"Alaradan haber var mı diye sormaya gelmiştim."
"Bak şimdi geldiğin gibi buradan gidiyorsun yoksa senin için hiç iyi olmaz."
"Ben Alara için geldim. Şimdi çekil önümden!"
"Ne Alarası be! Kız seni istemiyor sen de onun götünün dibinden ayrılmıyorsun. Eğer bu işin içinde parmağın varsa öldün . Şimdi siktir git."deyip kapıyı suratına kapattım.
Etrafımdakileri aldırmadan Alara'nın odasına gittim. Kapıyı kapatıp kendimi yatağa attım. Yastığını alıp kokusunu içime çektim. Özlemiştim onu. Gülüşünü gözlerini kokusunu dokunuşunu sarılmasını birlikte bir şeyler yapmayı triplerini kıskanmasını dudaklarını daha şimdiden özlemiştim. Aklıma onu ilk gördüğüm gün gelince tebessüm ettim. Müdürün odasına endişeyle girmişti. Bizi görünce hepimizi baştan aşağı süzmüştü. Daha o zaman anlamıştım aramızda bir şeyler olacağını. Bir arada merdivenlerde çarpışmıştık. İkimizde suçlu olduğumuzu inkar edip kavga etmiştik. Sonra o gün tekrar tartışmıştık. Derste hoca varken kavga etmiştik ve ceza almıştık. Bazen düşünüyorum da iyi ki ceza almışız. Çünkü onu tutmaya çalışırken bende düşmüştüm ve ilk defa gözlerine uzun uzun bakmıştım. İşte yangını körükleyen bu olmuştu. Gözleri beni benden almıştı. Sanırım o gün aşık olmuştum ona. İlklerim hep onunlaydı. İlk onunla beraber şarkı söylemiştim. Sesimin güzel olduğunu biliyordum ama söylemiyordum. Parkta yanına gidip dayanmayıp söylemiştim işte. Gözlerimden yaşlar akmaya başlayınca kafamı iki yana salladım. Eğer daha fazla onunla olan anılarımızı düşünürsem benim için hiç iyi şeyler olmayacaktı.
Alara'dan
Başımdaki ağrıyla zor olsa da gözlerimi açtım. Neredeydim ben? En son evde Bekre'nin kaslı ve huzurlu kollarında uyuyordum. Etrafı incelemeye başladım. Anlaşılan uzun zamanadır kullanılmıyordu ya da depo gibi bir yerdi. Her yer karanlık ve toz içindeydi.Bende öyleydim. Odanın için bir tane cam vardı oda bayağı yüksekti. Kaçırılmış mıydım ben? Ama beni Berke'nin yanından nasıl almışlardı? Ya da odaya nasıl girmişlerdi? Tabii! Berke'nin açık bıraktığı pencereden. Şerefsiz. Acaba beni kim kaçırmaya cesaret etmişti? Gördüğüm ilk yerde ebesinin yanına göndereceğim onu.
Birden kapı açıldı. Bu bu Buraktı. Demek o kaçırmıştı beni.
"O sonunda uyanmışsın."
"Neden kaçırdın beni?"
"Sana söylemiştim dimi taktığım zaman tam takarım diye."
"Aşağılık köpek! Berke beni bulunca güzel benzetecek seni haberin olsun."
"Ağzını düzelt yoksa ben benzeteceğim seni. Ayrıca o şerefsiz seni zor bulur."
"Düzeltmiyorum ne yapacaksın?"
"Dua et kızlara el kaldırmıyorum. Ama üzülme başka şeylerde yapabilirim." dediğini anladığım zaman yüzümü buruşturdum. Nasıl bir insandı böyle?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON
Genç Kurgu"Bitti buraya kadar bir daha sakın karşıma çıkma.!" "Alara dur bekle bak açıklayabilirim." "Ne saçmalıyorsun sen ya. Yaptığın şeye bak ve bana hala açıklayabilirim diyorsun. Kapa çeneni ve bir daha karşıma sakın sakın çıkma.!" "Alara Alara bekle Ala...