Kırılan Kalp...

46.2K 2.2K 79
                                    

Birgün,
Herkes kendi bahçesine, derlerse...
Hazır mısın?

Özdemir Asaf









Mirza ve Kenan neredeyse tüm adamlarını Ömer'i bulmak için seferber etmişlerdi. Ama sanki yer yarılmış içine girmişti. Mirza'nın Urfa'dan adamlarını çağırması Azad ve Asım tarafından merak edilmiş, ne kadar Mirza'ya sormuşlarsa da, Mirza onları geçiştirerek konuyu kapatmıştı.

Mirza, yaşananlardan sonra Rozalin'in tüm itirazlarına rağmen evde yalnız bırakmamış, kendi ile birlikte şirkete götürmüştü. Toplantı için Mirza, İpek ile son kez dosyalara bakarken, Rozalin içinde tarifsiz bir duyguyla ikisini izlemişti. Mirza'nın başını dosyalardan kaldırıp İpek'in yüzüne bakmaması onu rahatlatırken, İpek'in sürekli ona yaklaşıp dokunarak konuşması onu fazlasıyla rahatsız etmişti.

Rozalin, daha fazla yerinde oturamamış, masaya giderek Mirza'nın sağ tarafına, İpek'in karşısına oturmuştu. Mirza Rozalin'e dönmüş elini yanağına koyarak hafifçe okşamış;

" Sıkıldın mı? " demişti tebessüm ile bakarken.

" Biraz. " diyerek hafifçe tebessüm etmişti aynı şekilde Rozalin.

İpek, karşısındaki çifte öfke ve nefretle bakmıştı. Mirza'nın evlenmiş olduğuna alışamıyordu. İçindeki aşk yerli yerindeyken alışması da hiç kolay olmuyordu. Sinirle Rozalin'e dönmüş;

" Gelmeseydin Rozalin'cim! Evde kalmak senin için daha iyiydi. Biz çalışırken sıkılmazdın böylece. " demişti küçümseyen ses tonuyla.

Rozalin, tıpkı Mirza gibi içinde başlayan sinir ile dönmüştü İpek'e. İlk günden beri ısınamamıştı. Her fırsatta üst perdeden konuşması ve aşağılama çabası Rozalin'i fazlası ile rahatsız ediyordu. Rozalin tam cevap vereceği sırada odanın kapısı çalınmış, ardından Mirza'nın sekreteri girmişti. Toplantı için onları beklediklerini söyleyerek çıkmıştı.

Mirza, önündeki dosyaları toplayarak Rozalin'i bakmış;

" Hadi toplantıya gidelim! " demişti.

Rozalin, tıpkı tam kapıdan çıkarken Mirza'nın söylediği şey ile olduğu yerde kalan İpek gibi şaşkın gözlerle Mirza'ya bakmıştı.

Mirza, kendisine şaşkın gözlerle bakan karısının elini tutarak kaldırmış, elini beline koyarak yaklaşmış;

" Aklını dağıtmak için iyi gelecekdir. " diyerek yanağından öpmüş, Rozalin'in elini tutarak kapıya yönelmişti.

Rozalin, hem şaşkın hemde elini sıkıca kavrayan Mirza'nın eli ile heyecanını bastırmaya çalışarak adımlarını Mirza'ya uydurmuş, onunla birlikte arkalarında şaşkın ve öfkeli İpek'i bırakarak toplantıya gitmişlerdi.

Toplantı boyunca dilinin ucuna gelenleri söylememek için çabalamış, kendini tutmakta zorluk çekmişti Rozalin. İşin içinde olmamasına rağmen anlatılanlardan yanlış giden bir şeylerin olduğunu görmüş, bunun nasıl Mirza ve Kenan tarafından fark edilmemesine de şaşırmıştı. Rahatsız bir şekilde yerinden kıpırdamış, İpek'in sorusu ile bakışlarını ona çevirmişti.

" Hayırdır Rozalin sıkıldın mı? Ee haklısın tabi hiçbir şey anlamadın değil mi? " diyerek sinsice Rozalin'in yüzüne bakmıştı. Niyeti herkesin içinde Rozalin'i utandırmaktı.

Rozalin, kendine sinsice tebessüm eden kadına bakmış, ardından aynı onun gibi yalandan yüzüne bir tebessüm yerleştirerek onun anlayacağı dilden konuşmaya başlamıştı.

" Aslında evet sıkıldım! Ama işi bilmediğim için değil, siz bilmediğiniz için! " demişti masadaki herkesi göstererek.

Saatlerdir konuşulanlardan sıkılmış, düşüncelerini söylemek istemişti. Tabi buna fırsat veren İpek'e de memnuniyetlerini göstermeyi de ihmal etmeyecekti.

ROZALİN...(Söz Serisi 1)✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin