" Benimle bir ömür geçer mi ki? " dedim...
" Senle geçirmeye ömür yeter mi? " dedi.
İşte bu bana bir ömür yetti...Özdemir Asaf
Mirza, olduğu yerde kalmış ne bir adım ileri, ne de bir adım geri gidebilmişti. İçini saran korku ile zor da olsa ablasının yanına gitmiş;
" Abla? " diye bilmişti zor çıkan sesi ile.
" Mirza! Rozalin! " demiş tekrardan ağlamaya başlamıştı Ruken.
Ruken'in ağlaması Mirza'nın korkusunu büyütüyor onu soluksuz bırakıyordu.
" Rozalin nerede? "
" Müşaade odasına aldılar. "
" Ne oldu abla? " demiş, Ruken'in önünde diz çekerek akan gözyaşlarını silmişti.
" Ne oldu bilmiyorum Mirza. Zaten hastahaneye geliyorduk kontrolüm vardı. Yolda kötü olmaya başladı. Zaten evdeyken de iyi değildi. Belinde büyük bir morluk vardı. Sordum, vurdum dedi. Ah Mirza birden öğle yere yığıldığın da çok korktum. " demişti ağzından kaçan hıçkırık ile.
Mirza, ablasını kollarının arasına alarak sıkıca sarılmıştı. Ablasının anlattıkları yüreğine kor düşürmüş, nefessiz bırakmıştı. Belindeki morluğun sebebiyken onun yüzünden Rozalin'in bu durumda olması kendinden nefret etmesine neden olmuştu. İçerden çıkan doktor Doğan ile hemen ablasından ayrılmış, doktorun yanına gitmişti.
" Karım nasıl? "
" Rozalin iyi birazdan odaya alacaklar merak etmeyin. "
" Peki neden bayılmış? " diyerek araya gitmişti Ruken.
" Rozalin buraya geldiğinde düşük yapıyordu. "
" Rozalin hamile mi? " diye bilmişti şaşkınlık ile zor da olsa Ruken doktorun sözünü keserek.
" Neyse ki kanamayı durdurmayı başardık ama tehlike hâlen devam ediyor. İlaç verildi bekleyip göreceğiz. Daha detaylı olarak kadın doğum uzmanımız Neriman hanım size bilgi verir. Çok geçmiş olsun. " demiş tam gidecekken tekrardan Mirza'ya dönmüştü. " Rozalin'in beline ne oldu Mirza Ağa? " diyerek bir süre beklemiş, ardından sıkıntıyla nefesini vererek; " Her ne olduysa büyük ihtimalle düşüğü tetiklemiş. " diyerek bir süre Mirza'ya bakmaya devam etmişti. Ardından Ruken'in sorusunu yanıtlaması ile başını sallamış acile tekrardan gitmişti.
Mirza, duyduklarının ağırlığı altında kalmış, nefes alamamıştı. Beyni duyduklarının şoku ile işlevini yitirmişti âdeta. Baba olacaktı. Bir bebeği olacaktı. Varlığını öğrendiği an, yine onun yüzünden kaybetme durumuyla karşı karşıya kaldığı bir bebeği olacaktı. Ya da olmayacak! Yüzünde acı bir tebessüm oluşmuştu. Sırtını duvara dayamış, gözlerini kapatmıştı.
Daha fazla ayakta durmakta zorluk çekmıştı Mirza. Yavaşça çökmüştü duvar dibine. İçi yanıyordu. Baba olma mutluluğunu yaşaması gerekirken, kaybetmenin çaresizliğini yaşıyordu.
" Mirza metanetli ol lütfen! " demişti Ruken ağlamaklı sesi ile.
" Benim yüzümden! "
" Ne diyorsun Mirza? Neden senin yüzünden olsun? "
Mirza sıkıntıyla nefesini vermiş, gözlerini açmıştı. Yanında diz çökmüş hüzün ve dolu gözlerle ona bakan ablasına bakmış sıkıca sarılmıştı.
" Öfkeme sahip olamadım... Dün gece Dicle'ye olan öfkemin sonucunda Rozalin orada yatıyor. Belki bebeğimin ölümüne neden olacağım! " demiş daha fazla konuşamamış akıtmıştı gözyaşlarını ablasının omuzunda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROZALİN...(Söz Serisi 1)✔
RomanceRozalin, içinden geleni yapmış, karşılık vermişti Mirza' ya ama, sırtı yatağa değdiği anda aklına gelen şey ile buz kesmiş, duraksamışdı. " SEN, KARIM OLMAYA LAYIK DEĞİLSİN! " Rozalin, zorda olsa Mirza'dan ayrılmış, elini göğsüne koyarak kendinden...