Şiyar Aşiretinin Hanım Ağasıyım...

37K 2K 177
                                    

İki yüzlünün dilinde tat,
Kalbinde ise fesat gizlidir...

       Özdemir Asaf







Rozalin, dakikalardır yatakta bacaklarını uzatmış, Mirza'nın banyodan çıkmasını beklemişti. Bekliyordu çünkü Mirza tüm gün iş yaptığı için pek bir şey söylemese de, keskin bakışlarının hedefi olmuş, kesin bir dille yemeğe kadar yataktan kalkmamasını söylemiş, banyoya girmişti.

Bir süre yatakta uzanmış elindeki nikâh fotoğrafına bakmıştı. Ardından yüzünde oluşan tebessüm ile elini karnına koymuş, yavaş yavaş karnını okşamaya başlamış;

" Bebeğim! " diyerek mırıldanmıştı.

Her geçen gün bebeğinin varlığına daha çok alışıyor, bebeğinin iyi olması onun da iyi ve mutlu olmasına sebep oluyordu. Yıllarca kaçmıştı evlilikten. Ama hiç ummadığı bir an da kendini evli bulmuş, şimdi anne olmanın ayrıcalığının getirdiği mutluluğu yaşıyordu.

Mirza, banyodan çıktığında yatakta eli karnında yüzündeki tebessüm ile mırıldayan Rozalin'i görmüş, onun da yüzünde tebessüm oluşmuş kapı pervazına yaslanarak, Rozalin'i izlemeye başlamıştı. Rozalin'in her; " Bebeğim " deyişi ile içinde tarafsiz bir mutluluk oluşuyor o tatlı sıcaklık tüm bedenine yayılıyordu.

Rozalin'i izlemeye o kadar dalmıştı ki, orada ne kadar durup Rozalin'i izlediğini hatırlamıyordu. Taki Rozalin'in başını kaldırması ile olduğu yerden doğrulmuş, yüzüne soğuk ifadeyi takarak dolaba yönelmişti.

Mirza, sürekli kendini yoracak bir şeyler yapmasından ve onu dinlememesinden dolayı biraz Rozalin'e tavırlı davranmak istiyordu ama Rozalin'in gözlerine baktığı zaman bu pek de mümkün olmuyor, aksine ona sarıp sarmalama isteğine neden oluyordu.

Rozalin Mirza' yı görmesi ile tebessümü daha da büyümüş, ama Mirza'nın soğuk bakışlarını gördüğünde gülüşü solmuştu. Dolaba yönelen Mirza' ya iç çekerek bakmış, yerinden kalkmak için doğrulmuştu ki, Mirza'nın sesini duyduğunda olduğu yerde kalmıştı.

" Sakın yerinden kalkayım deme Rozalin! "

" Sıkıldım Mirza! "

" Tüm gün sıkıntını gidermişsindir! " demiş, Rozalin'e sırtını dönerek dolaptan aldığı iç çamaşırı giymeye başlamıştı.

Rozalin Mirza'nın giyinmeye başlaması özerine hemen başını eğmiş, sıkıntıyla nefesini vermişti.

" Mirza Kenan nerede? O niye gelmedi? "

" Acilen İstanbul'a dönmesi gerekti. "

" Vedalaşmadan mı? " demişti sessizce. Ardından Mirza'nın çalan telofonu ile bakışlarını komidinin üstünde duran telefona çevirmiş, göz ucuyla bakmıştı. Ekranda yazan Mert Yılmaz ismi ile gözleri büyümüş Mirza'nın telefonu alması ile bakışlarını Mirza' ya çevirmişti.

" Söyle! "

Mirza, susmuş Mert'in söylediklerini dinlemeye başlamıştı. Rozalin'in meraklı bakışlarını görmemezlikten gelerek gömleğini giymeye devam etmişti.

Rozalin, heyecanla yerinden kalkmış, Mirza'nın yanına gitmişti. Ne olduğunu anlamaya çalışatak Mirza'nın gömleğinin düğmelerini iliklemeye başlamıştı.

Mirza, dikkatle Mert'i dinlerken, bakışlarını Rozalin'inden çekememişti. Rozalin merakla gözlerine bakarak gömleğini iliklemesi ile şaşkın halinden dolayı gülmemek için kendini zor tutumuştu. Rozalin'in elini tutarak bir süre daha sessizce Mert'i dinlemiş, ardından telefonu kapatmıştı.

ROZALİN...(Söz Serisi 1)✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin