Her seven sevilenin,
Boy aynasıdır.
Sevmek, sevilenin o
Aynaya bakmasıdır...
Özdemir AsafRozalin, Mirza'nın dudaklarından dökülen iki kelimeyle, nefessiz kalarak donup kalmıştı. Gözlerini Mirza'nın maviliklerinden çekememiş, alabora olmuştu âdeta.
Mirza, karısının gözlerinde an be an gördüğü şaşkınlık mutluluk ve en son acaba doğru mu ikilemini görmüş, Rozalin'e biraz daha yaklaşmıştı.
" Cevabım seni tatmin ettimi Rozalin Şiyar? Belki artık konuşursun? " diyerek Rozalin'in kulağının hemen altında kalan noktayı öpmüştü.
Rozalin, konuşmak için ağını açmış, ama Mirza'nın tenine değen dudakları ile konuşamamıştı. Zor da olsa yutkunmuş;
" Gidelim mi artık geç oldu? Vapur saatini kaçırmayalım! Hem Hava bozucak gibi. " demişti seri konuşarak. Ardından dilini ısırmıştı.
Mirza Rozalin'in kaçamak konuşmasıyla başını hafifçe sağ omzuna doğru eğmiş, ardından tebessüm ederek başını iki yana sallamış;
" Kaçıyorsun Rozalin! Neyse, öyle olsun! " demiş yerinden kalkarak Rozalin'in elini tutmuş, geldikleri yolu dönmeye başlamışlardı.
Mirza ve Rozalin yarı yola geldiklerinde birden bastıran yağmur ile en yakın evin tentesinin altına girmiş, yağmurun dinmesini beklemeye başlamışlardı.
" Beklemeyelim gidelim! " demişti Rozalin.
" Bu yağmurda?"
" Evet. Hem şeker miyiz ki eriyelim? Hadi! " demiş, elini uzatmıştı.
Mirza, Rozalin'in eline bakmış gülerek elini tutmuştu ve yağmurda yürümeye başlamışlardı.
Her geçen saniye daha da, şiddetini arttıran yağmurla, Mirza daha fazla dayanamamış, Rozalin'i kendine çekerek başka bir evin kapısının tentesinin altına girmişlerdi.
Birden şimşek çakması ile Rozalin küçük bir çığlık atmış, Mirza'ya sokulmuştu. Önünde durdukları evin kapısı açılmış, yaşlı bir kadın çıkarak;
" Ne yapıyorsun böyle çocuklar kapıda? Ay ay nasıl da ıslanmışsınız içeri gelin! "
" Sağ olun gerek yok biraz yağmur yavaşlasın hemen gideceğiz. " diyerek kadını geri çevirmişti Mirza.
" Gene gidersiniz canım. Hasta olacaksınız böyle ıslak ıslak. Gelin içeri. " diyerek Rozalin'in bileğini tutmuş, içeri çekmişti yaşlı kadın.
" Ay nasıl da ıslanmışsınız alın şu havluları da kurulanın. En iyisi üstünüzü değiştirmek gerek ama. " demiş, elindeki iki havluyu Mirza ve Rozalin' e uzatmıştı yaşlı kadın.
" Hiç gerek yok çok teşekürler. " demişti Rozalin, Mirza ile birlikte havluları almışlardı. Ardından salona yüzünde kocaman gülümsemeyle giren yaşlı adama dönmüşlerdi.
" Hanım misafirimiz varmış niye haber vermiyorsun? "
" Gel bey, tanrı misafiri onlar. "
" Ama olmaz ki böyle ıslak ıslak hasta olacaksınız. "
" Bende söyledim ama beni dinlemiyorlar! " demişti yaşlı kadın kocasını destekleyerek.
" Ama olmaz böyle hadi kalkın!" diyerek yaşlı adam Mirza'nın kolunu tutarak kaldırmış, Mirza' nın tüm itirazlarını duymamazlıktan gelerek onları zorla odaya götürmüş ikisine de üst vererek Rozalin'i odada bırakarak Mirza'yı çıkarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROZALİN...(Söz Serisi 1)✔
RomanceRozalin, içinden geleni yapmış, karşılık vermişti Mirza' ya ama, sırtı yatağa değdiği anda aklına gelen şey ile buz kesmiş, duraksamışdı. " SEN, KARIM OLMAYA LAYIK DEĞİLSİN! " Rozalin, zorda olsa Mirza'dan ayrılmış, elini göğsüne koyarak kendinden...