39. "Sahne"

96 9 8
                                    

Siyah Gitar
39. Bölüm

(İki Hafta Sonra)

İkinci Konser Geliyor!

Siyah Gitar ismiyle tanınan Lavinia Turan'ın doğumundan bir hafta sonra yaptığı konser ülke çapında büyük ses getirmişken ünlü sanatçının bugünki konseri de şimdiden seyirci sınırını doldurmuş durumda! Biletler çoktan tükenmişken konser salonunda oluşan yoğunluk sebebiyle güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkarıldı! Hem tek başına, hem de eşi Baran Turan ve arkadaşları Ersel Erkul ile yeniden faaliyete geçen Kırık Notalar grubu ile sahne alan Siyah Gitar'ın bugunki konserinde tek başına mı yoksa grubuyla mı sahneye çıkacağı hâlâ merak konusu sevgili dinleyiciler! Detaylar geldikçe paylaşmaya devam edeceğiz...

Magazin haberinin sesini kısıp Ayşıl'ı beşiğine yatırdım. Boy aynasında kendimi bir kez daha kontrol ettim. Siyah deri bir crop ve aynı deri kumaştan yapılma bir pantolon giymiştim. Baran odanın kapısını tıklatıp içeri girdiğinde beni baştan aşağı süzdü.

Ayşıl'ı uyandırmamak için sessizce "Çıkalım mı?" Dedi ve onay olarak başımı salladım. Salonda bizi bekleyen Lale Ablanın yanına gittik. "Abla seni de akşamın bir vakti buralara getirdik kusura bakma ya." Baran mahcup bir ses tonuyla konuşunca Lale Abla gülümsedi. "Olur mu hiç öyle şey. İşiniz bu sizin."

Evden çıktığımızda bütün magazin kanallarında konserin haberleri yapılıyordu. "Sence Karan gelecek midir?" Baran'ın sorusuyla bilmuyoru der gibi dudaklarımı yamulttum. "Muhtemelen."

Bir saatin sonunda önce Ersel'i yeni evinden aldık ve konser salonuna giriş yaptık. Arka kapıdan kulise girdiğimizde Ersel "Bu hep böyle mi olacak?" Diye sordu.

"Artarak devam edecek gibi duruyor..." Dedim. Yarım saat konuşup gitarların akordunu yaptıktan sonra sahneye çıkmam için komut aldım.

İlk konserimde olduğu gibi gitarımı omzuma takıp Baran'la el ele sahne arkasına kadar yürüdüğümüzde bir an kendimi rahatsız hissettim. "Size haksızlık ediyormuşum gibi geliyor seni burada bırakınca." Baran gülümsedi.

"Sakın öyle düşünme. Sen bu sahnede tek başına olmaya yakışıyorsun." Elini bırakıp sahneyi adımlamaya başladığımda daha fazla bir kalabalık vardı ilk konsere göre.

"Hoş geldiniz ateşböceklerim!" Diye mikrofona doğru bağırdığımda kopan alkış tufanının arasında gitarımı arkaya bıraktım. "Bugün biraz Oğuzhan Koç söyleyelim diyorum, ne dersiniz?"

Alkış ve çığlık sesleri arttığında orkestraya işaret edip mikrofonu aldım. "Biliyorum çabuk geçer zaman
Zaman bile durur olur yalan"¹ Diyerek şarkıya girdiğimde ışıklar sadece benim üzerime yoğunlaşmış, bir kamera sürekli etrafımda dönüyordu.

"Bilemem belki de alışırım
Muhtemelen de alışamam"¹

Devam ederken salonun sağ ve sol tarafındaki büyük ekranlarda kameranın çektiği görüntüler canlı olarak veriliyordu. Arka sıradakiler de rahatça izleyebilsin diye.

Şarkının nakarat kısmına geldiğimde orkestranın önünde duran boş mikrofonlardan birini aldım ve koşar adım Baran'a tutuşturdum. Elini tutup sahneye doğru çekiştirirken nakaratı söylemeye başladım.

"Baktığında mazi yaradır geride kalana
Kaçtığın anılar kaçtıkça yapışır yakana"¹

Baran'ın sahneye çıkmasıyla alkışlar tekrar hızlanırken Baran şarkıya devam etti.

"Sordum aşka ben de bilemedim kimi seçiyor
Soldum bin kez ama üzülme hiç hepsi geçiyor"¹

Şarkı bittiğinde hemen arkaya bıraktığım gitarımı aldım. "Şimdi değerli orkestramızı biraz dinlendirip konserin geri kalanına Kırık Notalar olarak devam etmek istiyorum..." Dediğimde Baran birden şaşırdı. Sahne arkasından Ersel'e elimle 'gel' işareti yapıp gitarı omzuma taktım. Ersel bas gitarın, Baran'da baterinin arkasına geçtiğinde bana da bir kulak mikrofonu takılmıştı. Gitarımda amfilere bağlandığında önüme koyulan tabletteki repertuarı el çabukluğuyla Baran ve Ersel'e gönderdim.

Siyah Gitar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin