Günlerden perşembe olması okulu biraz daha çekilebilir yapan nedenlerden biriydi. Yarından sonra iki gün tatildi ve ben kendimi bu hafta çok yorulmuş hissediyordum. Özellikle de ruhen bir yorgunluk vardı.
Dün akşam Feyza sayesinde masalarına oturduğumuz arkadaş grubunun tüm üyeleriyle Instagram üzerinden takipleşmiştik.
Şimdi de hazırlanmış ve evden çıkacaktım. Anneme kızgın olsam da "Ben çıkıyorum." diye seslendim. Bugün uyanmış ve evi toplamaya başlamıştı. "Tamam, dikkatli git."
Bir şey demeden botlarımı giyip evden çıktığımda Eren ile dün akşam konuştuklarımızı okudum bir kez daha.
Eren Aykut: Ben senden gitmem belki ama
Eren Aykut: Seni mutlu da edemem bilinmeyen.
Erenlendiniz: Bunu aşacağız, ben inanıyorum.
Erenlendiniz: Birbirimize çok iyi geleceğiz.
Eren Aykut: Gerçekten var mı böyle bir ihtimal?
Eren Aykut: İyi gelebilecek miyiz birbirimize?
Erenlendiniz: Sen izin verirsen neden olmasın ki?
Erenlendiniz: Kendini sadece biraz bana bıraksan,
Erenlendiniz: Beni sevmeyi denesen olur bence.
Eren Aykut: Ben...
Erenlendiniz: Biliyorum, biliyorum. Kalbin buna izin vermiyor
Erenlendiniz: Ama yine de dene olur mu?
Erenlendiniz: Olmazsa da kader deriz :")
Erenlendiniz: Yeter ki sen mutlu ol.
Eren Aykut: Sen... Sen çok güzel bir kalbe sahipsin bilinmeyen.
Erenlendiniz: Ve o kalpte sen varsın Eren :)
Eren Aykut: :)
Yüzümde dün akşamki gibi bir sırıtma oluşurken binadan çıkmadan önce mesaj yazdım.
Erenlendiniz: Günaydınlar!
Erenlendiniz: Bugün farklı bir heyecan var içimde, seni görmek için :)))
Telefonu montumun cebine koyduktan sonra hızlı adımlarla binadan çıkıp durağa ilerlemeye başladım. Hava yine buz gibiydi. Bartın'daki beremi alacağım için başka şapka takmamıştım kafama.
Durağa geldiğimde gözlerim Bartın'ı aradı ama göremedim onu. Belki geç kalmıştır düşüncesiyle beklemeye başladım. Aradan beş dakika kadar geçtiğinde otobüs gelmişti ama Bartın hala ortalıkta yoktu.
Özel olarak dikkat etmesem de normalde aksatmadan burada olurdu her sabah. Bu uzun zamandır böyleydi. Şimdi ise gelmemişti. Hem de dün, beremi sabah alabileceğimi söylediği halde.
Son olarak ben de bindiğimde otobüs hareket etmeye başladı. Bakışlarım otobüsün camından dışarıyı izlerken belki gelebilir diye bekliyordum. Otobüs oldukça uzaklaştığında gelmeyeceğini kesin olarak anlamış oldum.
Cebimdeki telefonu çıkarıp mesajlara girdim ve ismini yazdım. Yazıp yazmamak konusunda kararsız kalsam da beremin onda olduğunu düşünerek yazmaya başladım. En azından bir bahanem vardı.
Eva: Günaydın.
Eva: Beremi alacaktım ama durakta yoktun?
Mesajlarım tek tik olarak kaldığında internetinin kapalı olduğunu anladım. Açtığında görürdü artık. Aciliyeti yoktu, sadece biraz üşürdüm. Biraz da niye gelmediğini merak ederdim sadece.
Okula varana kadar kulaklıklığımı takıp şarkı dinledim. Otobüsten inip sınıfa girene kadar da aynı şekilde devam etti bu.
Sınıfa girdiğimde Feyza'yı diğerlerinin yanında gördüm. Dün bir, bugün iki. Onlarla yakın arkadaş olmak için üstün bir çaba gösteriyordu. Neyse ki hepsi çok iyi kişilerdi ve ben de onları sevmiştim. Yine de dünün hesabını Feyza'ya soracaktım.
Çantamı kapı kenarı, üçüncü sıraya bıraktıktan sonra orta sıradaki Feyza'ların yanına gittim.
"Günaydın."
"Günaydın." Hepsinin bir ağızdan verdiği cevapla gülümserken "Ne yapıyorsunuz?" diye sordum. Uraz yüzünü buruştururken "Matematikçiyi çekiştiriyoruz. Kadın illet bir şey." dediğinde kıkırdadım.
"Bence o kadar kötü değil ya."
Söylediğim şeylerle hepsi bana öldürecekmiş gibi baktığında ellerimi kaldırıp "Tamam, teslim oluyorum." dedim usulca. Hayvan gibi matematik çalıştığımdan o derste iyiydim ve hoca da bundan dolayı beni seviyordu.
Onlar kendi aralarında sohbete devam ederken montumu asmak için askılığa gittim. O sırada telefonum titrediğinde montumu asıp mesaja baktım.
Eren Aykut: Günaydın.
Eren Aykut: Bugün nöbetçiyim.
Eren Aykut: Gelip selam falan verebilirsin ;)
Erenlendiniz: O günler de gelecek inşallah da
Erenlendiniz: Şimdilik uzaktan ziyaret edeceğime emin olabilirsin.
Eren Aykut: Kim olduğunu gerçekten merak ediyorum ve umarım bir an önce karşıma çıkarsın.
Erenlendiniz: Umarım bir an önce beni seversin de karşına çıkarım :)
*Görüldü.
■■■
□Ay yazarınız tembellik ettiğinden bölüm atmayı unutmuş... Kusura bakmayın.
Bölüm nasıldı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözyaşlarıma Dokundun | Texting
Teen FictionEva: Sana yabancı bir şarkıda geçen, bir kısmın çevirisini ithaf etmek istiyorum... Eva: Sevgili günlük, Eva: Bugün bir çocukla tanıştım. Eva: O benim donuk kalbimi, neşeyle aydınlattı... Eva: Teşekkür ederim hayatıma girdiğin için :)) _____ #dostlu...