41.ISSIZ ANKARA: 16 YILLIK ACI

616 56 2
                                    






10 Mayıs Salı



Dün Mehmet Abimin ofisinden bir saat daha oturduktan sonra ayrılmıştık.
Eve geldiğimizde tonton tek başına dizi izliyordu.
Seren aldığı ilaçlardan yemeğini yiyip uyumuştu.
Seren'in odasına geçip ateşini kontrol ettim.
Çok fazla  ateşi yoktu.
Büyük ihtimalle yarına kendini toparlardı.
Ben üstümü değiştirip gelene tonton masayı hazırlamıştı.
Üçümüz birlikte sohbet ederek yemeğimizi yemiştik.
Yemek sonrası herkes kendi halinde takılıyordu.
Agresif sinek ikiliyle birlikte internetten online oyun oynuyordu.
Fatma annem de Ankara'dan arkadaşlarıyla görüntülü konuşuyordu.

Bende herkes kendi halinde olunca sırayla timdekileri aradım.
Kaan ve Murat ile görüştüm önce yemek hazırlığı yapıyorlardı.
Bu ara görevler varmış yoğun olduklarını söylemişlerdi.
Onlarla görüştükten sonra Beyza'yı aradım.
Onlarda Deniz ile sinemaya gitmişler filmin başlamasını bekliyorlardı çok kısa konuşup kapattık.
Civcivi aradım.
Evde tek başına oturuyormuş Maçkalı'nın verdiği dosyaları okuyormuştu.
Yarım saat kadar onunla da konuştuktan sonra telefonu kapattım.

İlker bugün nöbetçi savcıydı.
Çok kısa mesajlastık.
Bugünkü olanları şimdilik anlatmadım.
Boşuna canını sıkmasına gerek yoktu.
Yatağın içinde müzik dinleyerek uyuya kalmışım.
Tabii müzik dinleyerek uyuya kaldığımı sabah uyandığımda kulaklığın birini kulağımda diğerini yatağın içinde bulduğumda anladım.

Kahvaltının ardından önce emniyete sonra adliyeye geçtik.
Emniyetteki toplantıda bugünde takiptekilerden bir haber yoktu.
Ya bu adamlar çok iyiler bir sıkıntıları yoktu ya da bizim takiptekiler beceriksizdi.

Düşünmeden bir karar alarak yakalama kararı ile üç şahsın evine arama kararı çıkarttım.
Takiptekilere haber göndererek ortak bir operasyon ile şahısların alınmasını istedim.
Göz altına alıp nezarethaneye atsınlar bakalım.
Bayram günü orada olan Kılıç ailesini de yarın ifadeye  çağırdım.

Yarın artık dananın kuyruğu kopacaktı.

Berfin Ela'nın doğum günü saatinin yaklaşmasıyla eve geçip hazırlandım.
Zümrüt yeşili askılı uzun bir elbise giydim.
Evdekilerin de hazır olması ile
Hediyeleri arabanın bagajına yükleyerek yola çıktık.

Abimlerin attığı konumdan cafeye geldik.
Agresifin Enes ve Eymen'i çağırması ile hediyeleri alıp içeri geçtik.
O kadar hediyeyi tek seferde taşıyamazdık.
Koca koca kutulardı ne aldılarsa artık.
İçeri geçince önce bizimkilerle tek tek sarıldık.
Doğum gününe göre oldukça kalabalıktı.
Gerçi ailede üye sayısı fazla olunca
Kalabalık olması normaldi.

Cafe tam Berfin Ela ile baktığımız gibi süslenmişti.
Konsepte uygundu herşey.
Fıstık etrafta koşup duruyordu.
Berfin Ela'ya bakarken birden karşına dayısı yani ağa bozuntusunun çıkması ile hemen sarıldı.
Bizimki dayısını  çok seviyordu demek ki.

Mehmet abim Agit'in gelmiş olduğunu görmüş olacak ki gelip yanıma oturdu.
Zaten Serhat yanımdaydı.
Kaş göz işaretiyle kim olduğunu anladı.

ISSIZ ANKARA YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin