66.ISSIZ ANKARA: SAPLANTILI AŞK

537 40 45
                                    

Herkese Merhaba 🤗

Yeni bölüm geldi...

Yine rekor kırarak yaklaşık 14.000 kelimelik bir bölüm oldu.

Yine beğendiğiniz içinize sinen bir bölüm olmuştur umarım.

Oy verip yorum yapmayı unutmayalım.

Keyifli okumalar dilerim...

&&&

Bu bölüm İlker'in anlatımından olacaktır.

Arkadaşlar İlker ile alakalı fazla mesaj ve yorum geldi.

Normalde bu bölüm 3 bölüm sonra yayınlanacaktı.

Bir yer değişikliği yaparak bu bölümü öne çektim.

Benim hikayemdeki bütün karakterlerin psikolojik sorunları var Hiç kimse dört dörtlük değil bunlardan biri de İlker.

Ben Real kendi yaşamımda fazlaca özgürlükçü, etliye sütlüye karışmayan herkesin hayatı kendine kafasında olan bir insan olduğum için,
Size göre belki bazı noktaları yanlış yazmış olabilirim.

Satır arası yorumlarda aklınıza takılan yerleri konuşabiliriz yorumlarınızı bekliyorum.

Bu bölümü İlker üzerinden yazdım.

Birazda İlker'i dinleyip onun penceresinden geçen olayları görelim.

Hadi gidelim geçmişe...






12 Temmuz Salı

Kurban Bayramı 4.gün

Nişan günü

Bugün Bilge'yle sonunda nişanımız vardı.
Sayılı gün çabuk geçer diyorlardı ama hiç te çabuk geçmiyor, sanki gün geçtikçe günlerin azalması gerekirken benim için artıyordu.

Daha birde düğün vardı anasını satayım.
Düğüne kadar nasıl dayanacaktım hiç bilmiyordum.

Ah Bilge beni biraz dinleseydi...

Hiç nişan falan uğraşmaz, hemen yıldırım nikahını basardım.
Hiçbir ritüele gerek yoktu bana göre.
Boş beleş yapılan işlerdi.

Ama işte ilk erkek torun olunca herşey farklı oluyordu.
Sanki tüm sülale benim evlenmemi bekliyormuş gibi, her kafadan farklı sesler çıkıyordu.

Her laf söyleyene kafa sallayıp, Bilge ne derse o olur diyerek topu Bilge'ye atıyordum.
Ben nereden bileyim nişan bohçasında ne olur, ne zaman götürülür.
Sanki kadın olan benim, erkek olan onlarda herşeyi bana soruyorlardı.
Kızın iki tane annesi var sorun işte birine.

Gece boyunca önce Alp'in çenesinden, sonra da bugünün heyecanından uyuyamadım.
Zaten kendi evime gitmeme de izin vermediler.

Evin içi insan doluydu.
Her kapıdan biri çıkıyordu.
Ne var sanki gideydim kendi evime.
Ama yok olmaz.
Asım Bey tüm aileyi bir arada istiyor.
Tabii kimse karşı gelemediği için mecbur sesimizi çıkartamadık.
Yoksa benden önce Alp, tası tarağı toplayıp çoktan benim eve geçmişti.

ISSIZ ANKARA YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin