ISSIZ ANKARA YENİ HAYAT

31:ISSIZ ANKARA:ARAŞTIRMA

25 Nisan Pazartesi

Mardin/ARTUKLU

Dün gece geç saatlerde Maçkalı'nın ayarladığı teşkilata ait güvenli evlerden birine gelmiştik.

İlker'e ve timin grubuna geldiğimizi mesaj atıp odalarımıza geçtik.

Dördümüz de yolda çok fazla yorulmasak da uykumuz gelmişti.
Uyumadan gece bir de Tonton'un Ankara'dan valize koyup getirdiği nevresimleri sermiştik.
Gece gece işkence etmişti bize.

Hiç birimiz alarm kurmadan yattık.
Sabah uyandığımda öğle olmuştu neredeyse.
Evde mutfak boş olduğu için kahvaltıyı dışarıda yapmaya karar verdik.
Sivil sıradan bir kıyafet giyemezdim.
Havada sıcak olduğu için lila rengi kare yaka kumaş bir elbise ile rahat bir babet ayakkabı giydim.

Ben ve tonton ilaç kullandığımız için oruç tutmuyorduk.
Agresif ve Seren zaten tutmuyorlardı.

Koruma polislerden rica ettim.
Kahvaltı yapabileceğimiz bir mekana götürmelerini istedim.
Hep birlikte Mardin'in yakıcı sıcağında kahvaltımızı yaptık.

Kolumdaki saate baktığımda saatin öğle 1'e geldiğini görünce plan yaptık.
Seren ve Fatma anne ile yolumuz ayrıldı.
Onlar bir ekip ile evin ihtiyaçlarını karşılamak için alışverişe çıktılar.

Bizde agresif ve diğer ekiple Emniyet Müdürlüğüne doğru yola çıktık.
Önümuzdeki araçta giden Komiser Emniyete gittiğimizi haber verilmesini isteyip istemediğini sordu.
Bende haber vermesini istedim.
Agresif'in kullandığı bizim araç önümüzde ki aracın durması ile durdu.
Mardin Emniyet Müdürlüğü binasının önündeydik.
Komiserin yol göstermesi ile Makama doğru yola çıktık.
Müdür Bey'in odasına gelince geldiğimi haber verip odaya buyur ettiler.

"Hoşgeldiniz Savcım"

Diyerek koltuğunda ayağa kalktı.
Masasının önüne doğru bastonla yavaş yavaş yürüdüm.
Agresif de yanımdaydı.

"Hoşbuldum Sayın Müdürüm "

El sıkıştık.
Eliyle koltukları gösterdi.

"Buyurun lütfen"

Oda da üç Müdür daha vardı.
Onlarlada tanıştık.
Koltuklara geçip oturdum.

"Geçmiş olsun Sayın Savcım nasılsınız "

" Teşekkür ederim daha iyiyim sağolun Sayın Müdürüm."

Bir yarım saat kadar normal sohbet ettik.
Serhat'ta yanımda makama çıkınca
Müdür Bey kim olduğunu sordu.
Serhat'ta kendisini tanıttı.
Kahveler geldi.
Kahvelerimizi içerken konuya giriş yaptım

"Sayın Müdürüm bir soruşturma kapsamında faili meçhul bir davayla yolumuz kesişti.
29 Ekim 2006 yılında ölen Berfin Ateş'in dosyasını tekrar açmak durumundayım.
Arşivden ifade tutanaklarını dosyayı bulmanızı rica edeceğim sizlerden."

"Tabi ki de Sayın Savcım arkadaşlar duydunuz Savcı Hanımı gerekeni yapalım."

Biraz daha Sayın Müdür ile soruşturmadan konuştuk.
Benim kaza olayını sordular
O konular üzerinde konuştuktan sonra müsade isteyerek makamdan ayrıldım.
Yarın öğleden sonraya istediğim dosyaların hazır olacağını söylediler.
Asayiş şube müdürü ile yarın öğleden sonraya toplantı ayarladık.