49.ISSIZ ANKARA: MAÇKALI'NIN VARİSİ

557 57 0
                                    








İlker'in ardından anahtarlarımı alarak Maçkalı'nın yanına gitmek üzere evden çıktım.
Garajdan arabayı çıkarıp site içinde çıkışa doğru sürmeye başladım.
Her ihtimale karşı biraz ağırdan alarak dakikalar sonra çıktım siteden.

Aklımdaki soruların cevabını bugün almazsam uyuyamazdım.
Asım bey de tamamen net bir şey söylemedi lafı çevirip durdu ağzında.

İlker ile Ayperi arasında birşeyler olmuştu demekki.
Olmasa Ferda hanım'la Ahsen bu kadar yükselmezdi ilker'e karşı.
İlker'in 9 yıldır beni sevdiğini düşünürsek demek ki aralarındaki mesela ya üniversiteden ya da daha öncesindendi.
Aslında bu durumu çok kafama takmadım kafama takılacak mevzu değildi sadece kuruldan neden bu evliliği istemedikleri kafama takıldı.
Şimdiki hayatımı maçkalıya borçluydum onun sayesinde buralara gelmiştim.
Maçkalı'nın varisi olduğumu zaten biliyordum çünkü beni o yetiştirdi her sözünde her görüşmemizde beni onun varisi olduğumu söyleyerek eğitti.

Ben aklımdakilerle savaşırken çoktan maçkalı'nın evine gelmiştim arabanın camını açıp kapıdaki korumaya selam verdim.
Beni gören koruma eli kulaklığına giderek geldiğimi içeriye haber verdi.Ardından hemen kapı açıldı.
Bahçeden geçerek arabayı evin önüne park ettim.

Kapımın açılmasıyla kimin açtığına baktım.
Maçkalı'nın yakın koruması benim çocukluktan beri sürekli didiştiğim Levent'ti.
Aramız oldukça iyi ve samimiydi kendisiyle.
"İyi geceler Tomris hoşgeldin"

"İyi geceler Levent nasılsın "

Çantamı alarak arabadan indim.
Levent'le konuşarak eve girip Levent'in yönlendirmesiyle salona geçtik.
Maçkalı her zamanki koltuğunda  oturuyordu.
Yanında küçük bir çilingir sofrası da hazırdı.

"İyi geceler Amca kusura bakma seni de rahatsız ettim böyle"

Kaşlarını çatarak baktı.
"Ne zamandan beri evime kızım gelince rahatsız oluyormuşum ben"

Güldüm sözlerine.
"Geçin oturun hadi.
Levent Tomris'e bardak getir oğlum."
Levent sözlerimi tam dinlemeden çıkıp gitti salondan.
"Yok almayım Amca yarın nöbetim var."
Karşısına geçip oturdum.
"Yarın sabah nöbete gideceksinde gecenin bu saatinde ne işin var yatıp uyusana kızım."

Hafif sesini yükselterek konuşmasına tebessüm ettim.
Bu sırada elinde kupa bardakla giren Levent konuşmaya başladı.

"Demek ki savcının kafasına Asım Bey'in evinde bir şey takıldı ki onu sormaya geldi"

Şaşırdım Levent'in nerede olduğumu bilmesine.
"Sen nereden biliyorsun orada olduğumu "
güldü gelip yanıma oturdu.Levent konuşmasına devam etti.
"Ben senin Savcı çıktıktan 5 dakika sonra evden çıktığınıda biliyorum."

Gözlerimi kısıp levent'e baktım.
"Sen beni takip mi ettiriyorsun."

Getirdiği kupanın birini bana uzatıp.
"Öyle demeyelim de görevimi yapıyorum "
"Hahaha çok farketti."

"İkiniz de hâlâ aynısınız çocuk gibi didişmeyin"
Amcamın sözleriyle sessiz kalıp Levent'in elime tutuşturduğu çayı içtim.
"Anlat bakalım gecenin bu vakti seni uyutmayan kurtçuk ne "

ISSIZ ANKARA YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin