ISSIZ ANKARA YENİ HAYAT

30.ISSIZ ANKARA:NEŞELİ YOLCULUK

24 Nisan Pazar

Perşembe günü Maçkalı ile konuşmamız sonrasında yolculuk için hazırlığa başlamıştık.
Timden iki kişiyi yanıma almamı istemişti.
Bu hafta çok fazla görevi olmayan agresif ve barones di.Onlarla birlikte gidecektim.

Önce uçakla gitmeyi düşündük ama sonra araba ile gidelim diye ısrar ettiler.
Ankara Mardin arası  bin kilometreden fazlaydı.
10 saat sürüyordu nerdeyse ama bizimkiler
"üçümüzün  de ehliyeti var yorulursak nöbetleşe devam ederiz "
diye kendi aralarında plan yaptılar.

Ama bizim deli ile sinirlinin asıl niyeti benim yeni arabayı sürmekmiş.

Birde pişkin pişkin sanki kendi arabaları yokmuş gibi
"insan hayatında kaç defa  çakarlı arabaya  bi' de Volvo xc 90 a biner ki "
diyip alay ediyorlardı.Amaçları arabanın çakarlı olması değildi.Volvo olmasıydı.
(Harika Volvo reklamı yaptım :)  )

Evet Fatma annenin de ehliyeti vardı araba kullanıyordu.
Bende sürerim diyerek bizim iki deliye destek çıktı.
Bir deli bir sinirli ile Mardin'e gitmek uzun bir yolculuğa çıkmak iyi bir fikir miydi işte buna emin olamıyordum.

Maçkalı dediğini yapmış Adalet Bakanlığından benim için özel bir soruşturma yetkisi çıkartmıştı.
İstediğim gibi her kurum üzerinde yetkim var Emniyet,Mit,Askeriye ,ve Mardin'de ki Baş Savcı soruşturmada bana yardımcı olmak zorundaydı.
Maçkalı Teşkilata ait evi de hazırlatmıştı.
Yola çıkmadan Mardin Emniyetinden Güvenlik Şube ve Koruma Şube ile irtibata geçmiştim.
Mardin il sınırında bekliyor olacaklardı.

Çok gerekli olmadığı müddetçe Agresif ve Barones gerçek kimliğini açık etmeyecekti.

Dün gece timle gitmeden toplanmış konuşmuştuk.
Kaan Berfin'in mezarına yerleştirdiği dinleme cihazıyla bütün konuşmaları dinlemişti.
Ama ben istemedim dinlemeyi.
Ses Kayıtlarını dinlemeyi geçtim hiç birinin dosyasına bakmamıştım.
Ne iş yapıyorlar evliler mi haklarında tek bir bilgim dahi yoktu.
Şu an nasıl görünüyorlar  görünüşleri nasıl onu bile bilmiyordum.
Herşeyi  eğer yanlarına gidersem onlardan öğrenmek istemiştim.

Mutlaka ailemle konuşmamı çok acı çektiklerini annemi daha fazla ağlatmamamı istedi.

İlker ile de dün gece vedalaşmıştık.
En doğrusunu yaptığımı  söylemişti.
O da herkesle aynı fikirdeydi.
Ailemle yüzleşmem gerektiğini artık onlara daha fazla acı çektirmememi istedi.

Haftada üç gün terapiye gittiğim için doktorumla onu da konuştuk.
Bu dönem sıkıntılı olacağı için  haftada üç kez online seans yapmayı istedi.
Agresif ve Barones ile de konuştu.
Elim titremeye başladığı anda beni ortamdan konuşulan konudan uzaklaştırmalarını istedi.

Şimdi ise Nevşehir yolundaydık.
Yola çıkarken güzergah konusunda bir tartışma yaşamıştık.

Agresif illa Aksaray Adana GaziAntep üzerinden gidelim diye ısrar etti.

Barones ise daha fazla il görelim geze geze gidelim diye ısrar edince aralarında tartışma yaşadılar en sonunda geze geze gitmeye karar verdik.
Giderken Seren'in istediği güzergâhtan gidip  dönüşte ise Serhat'ın istediği güzergâhtan dönecektik.