26.ISSIZ ANKARA: KABUĞA ÇEKİLME

680 52 5
                                    





7 Mart Cuma
Bilge'nin evi

Anladım sonu yok yalnızlığın
Her gün çoğalacak
Her zaman böyle miydi bilmiyorum
Sanki dokunulmazdı çocukken ağlamak
Alışır her insan, alışır zamanla kırılıp incinmeye
Çünkü olağan yıkılıp yıkılıp yeniden ayağa kalkmak


Çatı katında pencerenin önünde oturmuş Sezen'in sesi eşliğinde sigaramı içiyor yağan yağmuru seyrediyordum.
Normalde kış bahçesi hariç evin herhangi bir odasında sigara içmeyi içilmesini sevmezdim.
Ama artık bazı şeylerin bir önemi yoktu.
Gözlerim kül tablasında duran sigaraya takıldı.
İçin için yanıyor yok olup havaya karışıyordu.
Bir an kendimi sigaraya benzettim.
İçim yanıyor ve ben bu yangına çare bulamıyordum.

Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş, beklemekte
Acılar gözlerini dikmiş üstüme, nöbette
Bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum
Hadi gelin üstüme, korkmuyorum

Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş, beklemekte
Acılar gözlerini dikmiş üstüme, nöbette
Bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum
Hadi gelin üstüme, korkmuyorum



Sezen ne güzel söylemiş acılar gözlerini dikmiş nöbette.
Bu cümlenin verdiği hissettirdiği ağırlık zoruma gidiyordu.
Sezen korkmuyorum diyordu am ben çok korkuyordum.
Korkumdan kendimi eve kapatmış dış dünya ile ilişkimi kesmek istemiştim.

Bulutlar yüklü
Ha yağdı, ha yağacak üstümüze hasret
Yokluğunla ben başbaşayız nihayet
Bulutlar yüklü
Ha yağdı, ha yağacak üstümüze hasret
Yokluğunla ben başbaşayız nihayet

Yalnızlığım yollarıma pusu kurmuş, beklemekte
Acılar gözlerini dikmiş üstüme, nöbette
Bekliyorum, bekliyorum, bekliyorum
Hadi gelin üstüme, korkmuyorum

Bugün hastaneden çıkalı 5 gün oldu.
Beş gündür kendimi ahşap oymalara vermiş yarım kalan her oyuncağı her objeyi tamamlamıştım.
Oyulması gerekeni oymuş,zımpara yapmış boyalarını yapmıştım.

Kendimi meşgul etmek kafamı dağıtmak istiyordum.
Her zaman kafa meşgul etmek konusunda başarılı olan hobim bu sefer beni yarı yolda bırakmıştı.

Bende acaba ortam sessiz ondan mı aklım dağılmıyor diye düşünüp son çare sürekli yüksek sesli müzik açmıştım.
Zihnindeki sesleri susturabilmek için ama yine başaramadım.
Zihnim kalbim karşıma geçip oturmuş gerçekleri yüzüme avaz avaz bağırıp haykırıyordu.

Gerçekleri ilk öğrendiğim gün geçen hafta perşembe günüydü.
Bütün gün kardeşlerim ile oturup sohbet ettim.
Civcim sağolsun ben uyurken olan herşeyi eksiksiz halde anlattı.

İlker'le enişte baldız olmuşlar.
Bunu duyunca hem çok sevinmiş hem şaşırmıştım.
İlker'in şüphesiz arasının en iyi olduğu kişi civciv di.
Doktorlar yanıma ziyaretçi alacaklarını söyledikleri zaman İlker Cennet'in girmesini istemiş.
Bu durumdan herkes memnun kalmıştı.

İlker sinek üçlü hariç herkesle iyi anlaşmış baya kaynaşmışlardı.
Ben onların kıskançlıklarını yerdim ama ya.
Biz o gün öğleden sonra odada hep birlikte otururken Kaan ve İlker ikisi birlikte geldiler.
Oda kalabalık olduğu için başta konuşmadılar.
Yüzlerine bakıp anlamaya çalışıyordum ama ikiside çok iyi gizliyordu surat ifadelerini mimiklerini...

ISSIZ ANKARA YENİ HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin