BİR SICAK, BİR SOĞUKSUN GİRAY KAYMAZ.

78 34 0
                                    

İyi okumalar...❤

Biraz hüzünlüyüz sanki.🥺

bakmaya gittim. Onlarda çoktan uyumuşlardı hatta ikisi de sırayla horluyordu... Bir an gülümsedim. İkisi de çok komik, ikisi de birbirlerine çok değer veriyor... Sonra geri yerime döndüm. Giray uyumuş gibiydi. Yavaş adımlarla yanına doğru ilerledim ve tam karşısına oturdum.

Başımı hafifçe bükerek izlemeye başladım yüzünü. Elleri damarlı ve parmakları inceydi, kaşları çok güzeldi, gözleri kapalıydı ama gözleride bir insanda neredeyse olmayacak kadar nadir bir renkti, göz altları hafif kızarmış, göz kapaklarının üstünde iki tane çizgi oluşmuştu, burnu sanki estetikli gibiydi, benim burnumdan güzeldi. Saçları kumral, teni beyaz, dudakları kalın ve hafif kırmızı... Yüzünde çene kasları var ve çenesinde de Gamze... Yüz hatları o kadar belirgin ki.... Bakan, sürekli bakar... Bir iç çekerek içimden mırıldanmaya başladım. "Off çok yakışıklı, her bir detayı çok güzel ama neden her seferinde canımı acıtıyor. Beni sevmiyor ama beni yanında tutuyor olayların dışında olduğumuzda bile, bir sıcaksın bir soğuksun Giray Kaymaz."Giray birden gözlerini açtı ve gözlerime baktı. O an sadece yutkundum ve onu izledim... Dediğim her şeyi duymuş muydu acaba? Yavaş yavaş bana doğru eğildi ve kısık sesle konuştu.

-Bunları neden sorguluyorsun, yoksa bana mı aşıksın?

Bu nasıl bir soru ve nasıl bir ego. Evet Giray Kaymaz senden hoşlanıyorum çünkü çok temiz bir kalbin var ve çok yakışıklısın... Dememi mi bekliyor analamdım ama ne derse desin, ne sorarsa sorsun hiç bir zaman ondan hoşlanacak, onu sevecek, ona aşık olacak kadar mal olmayacağım. Bende ona doğru yaklaşarak kısık bir ses tonuyla cevap verdim.

-Sen neden sürekli bana "aşık mısın" diye soruyorsun, yoksa sana aşık olmamı mı istiyorsun?Sırıtarak cevap verdi.

-Bu hayatta bana aşık olmasını isteyeceğim son kişisin.

-Sende bu hayatta aşık olabileceğim son kişisin.

Biraz duraksadı. Dediğime bozulmuş gibiydi ve konuyu değiştirdi.

-Peki neden karşıma geçip beni izliyordun?

-Ee çünkü... Çünkü birini izlemek hoşuma gidiyor.

Bana iyice yakınlaşarak cevap verdi

-Beni izleme o zaman.

Hiç bir şey demeden ayağa kalkıp duvarın diğer ucuna gittim ve sessizce ağlamaya başladım. Göz yaşlarım tek tek yere düşüyordu ve ben sessiz sessiz ağlamaya devam ediyordum. Kafamı hafifçe Giray'a doğru çevirdiğimde, umrunda bile olmadığımı fark ettim. Uyuyordu... Hiç bir şey olmamış gibi uyuyordu. Ama artık yeter. Benden buraya kadar. Kendimi daha fazla üzmek istemiyorum ve burada kaldıkça sürekli mutsuz olacağım. Giray hiç değişmeyecek çünkü. O yüzden yarın gideceğim. Bir şekilde uyumaya çalıştım. Sabah olduğunda, Yiğit başımda beni uyandırmaya çalışıyordu. Gözlerimi hafifçe aralayarak Yiğit'e baktım ve ayağa kalktım.

-Günaydın.

-Günaydın.

-Hadi gel çay yaptık.Kafamı çevirip dışarıya baktığımda Giray'ın çayları koyduğunu gördüm ama içesim bile yoktu. İçmeyi bırak Giray'la bir saniye bile durasım yoktu.

-Ben gidiyorum Yiğit.

Yiğit kaşlarını çatarak cevap verdi.

-Nereye gidiyorsun?

-Yurda gideceğim ben artık burada kalamam.

Dediğimde bile gözlerim dolmuştu ve Yiğit bunu anlamıştı. Omzundan tutarak

-Kumsal sen iyi misin, bir şey mi oldu?-Hayır... Gitmek istiyorum sadece yoruldum.

-Ama...

-Aması yok Yiğit gideceğim!

Çantamı da alıp hızlı adımlarla dışarıya çıktım ve ilerledim. Ateş, arkamdan seslendi.

-Kumsal nereye!

-Gidiyorum.

-Neden?

-Burada daha fazla kalmak istemiyorum.

Giray, Ateş'e doğru dönerek.

ESİR! Kitap Olacak!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin