AY TEPEDE...

84 30 0
                                    

İyi okumalar🤍

Yazarken en çok etkilendiğim, nefesimin kesildiği bir sahne diyebilirim... "Hayat ayrıntılarda gizli"

bir şekilde arkasını kontrol ediyordu ve uzaklaşıyordu. Nasıl yani Giray haklı mı çıkmıştı... Katil Batu olabilir miydi? Bu kağıtta yazılanları o mu yazmıştı, ama nasıl... Batu zaten benden hoşlanıyor gibiydi yani ben öyle anlıyordum. Ya oysa... Zaten saatte ondan çıktı. Kağıdı da alıp hemen hastaneden

uzaklaştım ve yurda gittim. Eslem'de gelmişti. Olanları anlattım ve o da benim gibi çok şaşırdı çünkü Batu'yu hiç istemezdim. Yani bir katil olarak düşünemiyorum onu... Kafam o kadar karışık ki ve benim kafamı dağıtmam gerek. Bu yüzden sahile inmek istedim. Akşam üstü sahile inmek beni en çok rahatlatan şey...

-Eslem ben sahile ineceğim.

-Tamam bende geleyim mi?

-Sen bilirsin...

-Tamam hadi çıkalım.Dedi. İkimiz birlikte yurttan çıktık ve sahile doğru yürüdük. Hatta yol çalışması bitmişti. Ayakkabılarımı çıkarıp kumlara bastım ve denize doğru ilerledim. Ayağıma değen her bir kum parçası içimi öylesine rahatlatıyordu ki. Denizin kıyısına doğru iyice ilerledim. Denizde bir kaç kişi vardı. Yüzüyorlardı... Ve şuan tam gün batımıydı... Manzara çok güzel, gökyüzü çok güzel. Ay tepede... Ayaklarıma değen deniz suyu... Hafiften ürpertiyordu içimi. Ama şuan tek istediğim şey bu denize kendimi salmak, denizin kollarına bırakmak kendimi. İçimi ve düşüncelerimi rahatlatmak istiyorum.

-Kumsal kıyafetlerinle mi gireceksin!

Diye seslendi Eslem. Ama şuan hiç bir şeye cevap vermek istemiyordum. Sadece ilerledim... Ve bıraktım. kendimi. Denizin suyu yavaş yavaş, saçlarımdan ayaklarıma kadar süzülüyordu. Kapattım gözlerimisıkıca. Ve hiç bir şey düşünmedim... Öylece yüzüyordum. Ayağıma bir şey değdi bir anda. Ne olduğunu fazla önemsemeden yüzmeye devam ettim ama ayağıma değen her neyse tekrar tekrar değiyordu. En sonunda olduğum yerde durdum ve suyun içine bakmaya çalıştım. Ardından havaya kalktım birden. Biri beni omuzuna aldı ve ben suyun yüzeyine çıktım... Sıkıca tuttum kafasından ve o da saçlarını savurdu. Bacaklarımdan sıkıca tutuyordu. Kafasını geriye doğru attı ve bal rengi

gözleriyle gözlerime baktı... Bu

Giray'dı... Ağzım açık baka kaldım

sadece.

-Selam.

Dedi. Kaşlarımı havaya kaldırdım birden...

-Ne oldu, beklemiyordun değil mi?Giray'ın hayatı iyi değil ama benimde iyi değildi şimdi büyüdüm ayaklarımın üzerinde durabilirim dediğim anda yeniden başa döndü her şey... Neyse ben bakarım bir çaresine.

Eslem beni bir yatağa yerleştirdikten sonra oturup uzun uzun konuştuk ve sonunda akşam olmuştu. Yemekten sonra odalarımıza çıkarken yurtta çalışan kadınlardan biri bize seslendi.

-Kumsal, Eslem! Dışarda iki çocuk sizi çağırıyor.

-Kim ki?

-Ben bilmem çocuğum çağırır mısınız dediler çağırdım.

-Tamam fatma teyzecim sağol.

Dedikten sonra aşağıya indik. Ve gelen kişiler Çınar ile Batu'yduDedikten sonra beni suya bıraktı. Beyaz tişörtünün ardında karın kasları belli oluyordu ve ben sadece gözlerine odaklanmıştım. Elini, gözlerimin önünde salladı ve birden ürperdim.

-Ee... Evet şaşırdım.

-Ne yapıyorsun burada?

-Yüzüyorum işte.

-İyi misin?

-İlgileniyor muydun?

Giray kaşlarını çattı birden.

-Anlamadım?

-Sen birilerinin iyi olup olmadığıyla ilgileniyor muydun?

-Birilerinin değil Kumsal, senin iyi

ESİR! Kitap Olacak!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin