İyi okumalarr🐼
Bu bölümün şarkısı; Billie Eilish- LOVELY...
-Bekleyip göreceğiz bakalım daha neler olacak. Daha ne gibi deliller atacak ortaya. Onu bunu bilmem ama ben bu katili bulmayı her şeyden çok istiyorum. O yüzden bu yolda, bu tehlikeye esir olmaya benimle bu yolda yürümeye var mısınız?
Giray'ın bu sözleri kalbime işledi... Bunu o kadar çok istediği her halinden belli oluyordu ve bende bu tehlikeyi, hem Giray'ı ne kadar sevmesem ve hoşlanmasamda onun için hemde fotoğraf makinem için kabul etmek zorundaydım o yüzden bir adım öne çıkarak...
-Ben varım!
Dedim. Giray kaşlarını kaldırmış uzun uzun baktı gözlerime. Şaşırmış gibiydi... O da biliyor iyi bir başlangıç yapmadık ama bu bir ekip işi ve ben ne olursa olsun bu ekibi yalnız bırakmak istemiyorum...
Benim ardımdan Yiğit ve Ateş'te aynı
anda "Bizde" dediler. Artık ekip tamamdı her şey daha yeni başlıyordu... BU YOLDA HER ŞEY BİR TEHLİKEYE ESİR OLMAKLA BAŞLAYACAKTI.
-O zaman dağılalım. Yarın neler yapabileceğimize bakarız. Bu arada Kumsal...
Giray'ın adımı seslenmesiyle gözlerimi gözlerine diktim.
-Bundan sonra buluşma noktamız burası anlaştık mı?
Kafamı sallayarak cevap verdim ve hepimiz oradan ayrıldık. Eve geldiğimde direk odama çıkıp uyumaya çalıştım... Bugün değişecekti sanki hayatım. Hissediyor gibiydim... Çözülmesi gereken bir cinayet ve ulaşılması gereken her bir çözüm var. Bu yol nasıl olacak, başımıza neler gelecek bilmiyorum ama her ne olursa olsun bir ekip olabilmeyi başarmak istiyorum... Evet belkide
onları henüz tanımıyorum. Sadece hastanede birlikteydik ama hepsinin bir çabası var Giray'ın hayatı Yiğit ve Ateş'in de hayatı olmuş hepsi birlikte hareket ediyorlar ve hepsi birbiri için her tehlikeyi göze alabilecek kadar cesur davranıyorlar... Gözlerimi kapattığım anda uyumuşum.
Sabah uyandığımda hemen telefona baktım kimseden ne bir mesaj ne de bir arama vardı bugün hafta sonu olduğu için okul yoktu tabii... Yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve üzerimi değiştirirken kapı çaldı. Kapıyı açmaya indiğimde karşımda Giray'ı gördüm.
Bir kaç saniye baştan aşağı süzdü beni.
-Hazırsan gel.
-Hazırım ama bir plan var değil mi?
-Konuşup bakacağız.
-Tamam.
Dedikten sonra ayakkabılıktan ayakkabılarımı çıkarttım ve giydim kapıyı da çekip evden uzaklaştık yaklaşık 5 dakika sonra telefonum çaldı arayan Çınar'dı...
-Kim?
Diye sordu aniden Giray.
-Çınar. Arkadaşım...
-Ne diyor?
Giray sürekli sorarken elimle "sus" der gibi bir işaret yaptım ve telefonu kapattım.
-Ee ne dedi?
-Ya bir sabret anlatacağım herhalde... Ofise çağırıyor babasının ofisine
-Neden?
-Bilmiyorum. Gidince öğrenirim ben
-Bende geliyorum.
-Saçmalama.
-Banane bir iş içerisindeyiz. Senin her gittiğin yere gelmem gerekiyor
-Bana güvenmediğini biliyor-
Sözümü keserek devam etti...
-Güvenmediğimden değil. Sadece bu aralar yalnız kalman iyi değil artık bizim ekiptesin ve birlikte hareket etmek zorundayız!
En azından Giray, bana güvenmediği için değil bir ekip olarak hareket etmemiz gerektiği için beni yalnız bırakmak istemiyordu... Bu da bir şeydir ama değil mi?
İkimizde birlikte Çınar'ın babasının ofisine doğru ilerledik. Bu ofis bir inşaat mühendisliği için çalışmalar
Çınar ve ailesi zengin ve benim yakın arkadaşım. Şu sıralar pek yakın olamasakta öyle...
Ofise girdiğimizde her yerde durmadan her birinin elinde kâğıtla koşturarak bir yerlere yetişmeye çalışan insanlarla karşılaştık. Çınar bizi görünce hemen yanımıza geldi
-Hoş geldin Kumsal...
-Hoş bulduk. Ee bu arkadaşım Giray
Çınar ve Giray birbirlerine bir garip baktılar... Çınar elini Giray'a doğru uzatarak
-B-ben sanki seni bir yerden hatırlıyorum ama çıkaramadım...
-Bende... Lisede ki Çınar olabilir misin?
-Ve sende lisede ki Giray...
Ne yani Giray ve Çınar lisede
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESİR! Kitap Olacak!
Teen FictionYıkılmış bir hastanede olan biten olayları bir fotoğraf karesi içerisine almak isteyen Kumsal'ın tehlikeli bir yola nasıl "Esir" düştüğünü, bu yolda kimlerle karşılaşıp hayatına nasıl yön verdiğini anlatan biraz korku, biraz acı ve biraz da gerilim...