7

4.3K 253 50
                                    

"Babamlar 2 haftalığına tatile gidiyor ama okul olduğu için ben gidemiyorum. Evde tek kalacağım." dedi elimle oynarken.

"Korkuyor musun?" dedim önümdeki testi çözerken.

Sağ elim onda olduğu için sol elimle yazmaya çalışıyordum ve bu oldukça zordu.

"Korkmuyorum ama sıkılıyorum. Babamlar gelene kadar bende kalsana."

"İmkânsız."

"Sen yine de izin almayı denesen?"

Kalemi kitabın arasına bırakıp ona doğru döndüm ve yüzümü yaklaştırdım.

"Hadi diyelim ki izin aldım. Sence ben seninle kalmak istiyor muyum?"

"Bence kolyeni alabilmen için iyi bir fırsat."

"Nasıl yani?" dedim kaşlarımı çatarak.

"Eğer o 2 haftayı benimle geçirirsen kolyeyi sana geri vereceğim."

Derin bir nefes verip kalemi tekrar elime aldım ve kitaba döndüm.

"İzin almam imkânsız."

"Denemeden bilemezsin."

"O kadar eminim ki denemeden bile biliyorum."

Eğer böyle bir şey için izin almak istesem babam gülmeye başlardı. Hatta benimle dalga bile geçerdi. Böyle bir şeyi aklımdan geçirmek bile saçmalık olurdu.

Elimi elinden çekip ayağa kalktım. Yattığı yerden doğrulurken bakışlarını gözlerime çevirdi.

"Nereye?"

"Kantine. Su alacağım."

Geçebilmem için ayağa kalkıp bana yol verdi. Hızlı adımlarla ilerleyip sınıftan çıktım. Kantine indiğimde çok fazla sıra yoktu. Hemen suyu alıp sınıfa dönmek için yürümeye başladım. Bir el beni gömleğimin yakasından yakalayıp geriye doğru çekti. Bakışlarım arkama döndüğünde Ege'nin sinirli yüzü vardı. Beni çekiştirerek soyunma odasına soktu ve duvara doğru attı. Kapıyı kilitleyip bana döndü.

"Benimle senin yüzünden konuşmayı bıraktı lan!" diyerek badimin boğazını çekti.

"Bırak!" diye bağırdım ellerim koluna giderken. "Sorununu onunla çöz!"

"Bizim sorunumuz sensin!"

Kurtulmak için erkekliğine dizimi geçirip geriye doğru ittirdim. Acıyla inlerken ellerini erkekliğine koydu.

"Sikeyim!" diye bir küfür savurdu. "Niye senin yerinde değilim?" diye bağırırken gözünden bir yaş düştü.

Sorgulayan bakışlarım yüzündeydi. Benim yerimde mi olmak istiyordu?

"Kafayı mı yedin lan sen?" derken ona doğru ilerledim. "Anahtarı ver."

"Beni sevmesini istiyorum!" dedi başını yere koyarken. "Ben ona karşı ne hissediyorsam o da öyle hissetsin istiyorum!"

Derin bir nefes alıp ellerimi yüzüme götürdüm. Salak saçma aşk itirafını neden bana yapıyordu ki!

"Bunları Atlas'a söylersin. Anahtarı ver!"

"Neden seninle bu kadar ilgileniyor?"

"Bak Ege." deyip elimi omzuna koydum ve gözlerimi gözlerine çevirdim. "Atlas'ın yaptığı hiçbir hareketi bende anlayamıyorum. O yüzden bana salak saçma şeyler sormak yerine kapıyı aç, çıkalım. Aklına takılan soruları da Atlas'a sorarsın."

Cebindeki anahtarı çıkarıp yavaşça elime bıraktı. Gözlerinden nefret akıyordu.

"Nefret ediyorum senden." diye mırıldandı.

DerLas (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin